Kategoriler
Uncategorized

Yeğenim Fatma ve Kocasına Seks Dersi Verdim! (Gül

Yeğenim Fatma ve Kocasına Seks Dersi Verdim! (Gül

Merhaba sevgili Seks Hikayeleri okuyucuları. Ben 54 yaşında evli bir bayanım. Yeğenim Fatma 23, kocası Cengiz 25 yaşında ve 3 yıllık evliler. Yeğenim bir gün bana geldiğinde, ağlayarak, evliliğinin bitmek üzere olduğunu anlattı. Kocası Cengizin kendisini hiç orgazm etmediğinden, sadece kendi zevkini yapıp bıraktığından, başka arkadaşlarının çok büyük zevkler yaşadığından, böyle giderse evliliğini bitireceğinden bahsederek, ne yapabileceğini sordu. Ben de, “Bekle kızım acele etme, bir doktora falan gidin!” dedim. Ama kocasının doktora gitmeye yaklaşmadığını anlattı. Ben, “Biraz daha sabret, her derdin bir çaresi vardır.” diyerek teselli etmeye çalıştım.

Aradan 15 gün kadar bir zaman geçti. Cengizin Bursadaki amcasının çok hasta olduğunu söylediler. Kocam da bana, “Ben izin alamıyorum, Cengizler gidiyor, sen de bizi temsilen onlarla git.” dedi. Sonuçta ben, Fatma ve Cengizle Bursa yoluna koyulduk. Bir gün sonrası da yıl başı gecesi. Bursaya vardık, hastayı hastanede kısa bir ziyaret ettikten sonra evlerine geldik. Evleri 3 katlı. Üst iki katlar Cengizin babasına ve hasta amcasına aitmiş. Alt katın sahibi Almanyada olduğu için, orayı bize tahsis ettiler. Biz biraz dinlendikten sonra ben Cengize, “Oğlum, biraz içecek al, bu gece yılbaşı gecesi…” dedim.

Cengiz bir büyük Rakıyla, bir şişe şarap ve meyva falan alarak geldi. Önce üst katta yemekler yendi, sonra biz izin isteyerek katımıza çekildik. Fatma sofrayı kurdu. Sohbet ederek içeceklerimizi de içmeye başladık. İkinci bardaklardan sonra ben Fatma ile Cengize, “Çocuklar evlilik nasıl gidiyor?” diyerek başladım. Fatma başladı yine ağlamaya. Cengiz bozuluyor Fatma anlattıkca. Ben de, “Oğlum, bu kız benim kızım sayılır, sen de oğlum sayılırsın, utanmanın gereği yok, mutlu olmak istemiyormusunuz?” dedim. Cengiz, “İstiyoruz halacığım, ama Fatma memnun olmuyor bir türlü.” dedi. Ben de, “Size yardımcı olabilirim, ama bu gece utanmak yok, itiraz yok, yalan yok, herşey açık açık konuşulacak ve ben ne dersem yapacaksınız! Eğer söz verir ve dediklerimi yaparsanız, ben sizin mutlu olmanızı sağlarım, size yardım ederim!” dedim. Cengiz itiraz edecek gibi oldu. Fatma ise, “Aşkım beni seviyorsan lütfen evet de! Yoksa böyle giderse senden ayrılacağım!” diyerek, Cengizi evet demek zorunda bıraktı.

Bu arada üçüncü bardakları da doldurduk, benle Cengiz Rakı, Fatma şarap içiyor. “Anlatın bakalım, nasıl bir sex yaşamınız var?” dedim. Fatma olduğu gibi anlattı. “Oğlum doğru mu?” dedim. “Evet halacığım, ama bu olmuyor, olamıyor!” dedi. Ben de, “Olmuyor diye birşey olamaz oğlum, bazı yöntemleri sen bilmiyor olabilirmisin?” dedim. “Hepsini biliyorum!” dedi. “Ama demek ki tam bilmiyorsun o zaman!” dedim. İkisi de çakır oldu bu arada, rahatlar yani. “Bu gece size ben yardımcı olacağım, ama bu gece burada yaşananlar burada kalacak, tamam mı?” dedim. Fatma tamam dedi. Cengiz sessiz kaldı. “Evet oğlum?” dedim. İstemeyerek de olsa, “Tamam halacığım…” dedi. Ben başladım, nasıl sevişilir, nasıl oral yapılır, kadın sekse nasıl hazırlanır gibi anlatmaya. İkisi de dikkatle dinliyorlar…

Epeyce anlattıktan sonra, “Uygulamak istermisiniz?” dedim. Bana tuhaf tuhaf baktılar. “Bakmayın öyle, ben bu gece öğretmen, siz öğrenci olacaksınız ve bunu bir ders gibi düşünün!” dedim. Kız, “Evet halacığım.” dedi. Ama oğlan, “Ben utanırım, olmaz öyle!” dedi. Kızdım, “Kız utanmıyor da, sen mi erkek olarak utanacaksın? Sendekinden kocamda ve oğlumda da var. 35 yıldır sende olanla oynuyorum ben!” dedim. Çekinerek o da tamam dedi, ama alkolün de etkisi var elbette. “O zaman Fatma sen başlat, ben ne dersem yapacaksınız ikiniz de! Kalk oğlanı yavaş yavaş soy! Oğlum sen de kıza aynısını yap, ama bu arada öpüşerek, sevişerek, birbirinizi okşayarak, acele etmeden yapın!” dedim. Biraz tereddütten sonra rahatladılar. Ben ne dersem yaparak, karşımda külotlarla kaldılar…

“Şimdi sevişin!” diyerek ben tarif ediyorum, onlar yapıyor. Bir süre bunları seviştirdim. İkisi de zevk almaya başladılar. Derken kıza, “Oğlanın yarağını okşayarak çıkart ve yavaş yavaş dondurma yalar gibi yala!” dedim. Kız yarağı çıkardı. İnanın keser sapı gibiydi oğlanın yarak. 15 cm kadar, ama sert, baştan dibe doğru kalınlaşan, harika bir yaraktı. Kıza dediğim gibi, taşaklarından yarağın başına, başından taşaklara kadar yalatıyordum. Oğlanın gözleri yumulup yumulup açılıyor. Kız acemi de olsa, dediklerimi yaptıkça kavrıyor. Yarak elinde, harika bir görüntü vardı. İnanın içim gitmedi değil o yarağa. Kız yaladıkça oğlan inliyordu. Sonra, “Oğlum şimdi sıra sende!” dedim. Kıza da, “Otur kanepeye!” dedim. Oğlana kızın külotunu çıkarttırdım. “Şimdi memelerini, kulak memelerini yalyarak, amını okaşayarak kızı iyice sev!” dedim. Dediğimi o da yapıyor. “Yalayarak şimdi amına in, orayı da yala!” dedim. Oğlan artık ne dersem yapıyor. Bu sefer kız gözler kapalı inlemeye başladı…

Ben hem tarif ediyor, hem izliyorum. Sonra, “69 olun şimdi!” dedim. Baktım, nasıl 69 olunacağını bilmiyorlar, oğlanı sırtüstü yatırdım, kızı da üzerine ters yatırdım, “Şimdi birbirinizinkini yalayın!” dedim. Yalamaya başladılar. “Ben bırakın deyinceye kadar yalayın!” dedim. Kızın başı ve oğlanın yarağı benden taraftaydı, harika bir manzara vardı karşımda. Oğlanda yarak çelik gibi oldu. Kız amının yalanmasından aldığı zevkle deli gibi yalıyordu oğlanın yarağını. Oğlana, “Sakın boşalma, boşalacağın zaman kızın ağzından yarağını çıkart, ama kızın amını yalamaya devam et!” dedim. Oğlan alkolün de etkisi ile uzun süre boşalmadan dayandı…

Bir süre 69’dan sonra, “Tamam, kalkın!” dedim, kalktılar. Kızı sırtüstü yatırdım. Oğlana, “Gel bakalım kızın önüne!” dedim. Cengiz kızın önünde diz çökerek o harika yarağı kızın amına doğrulttu. “Acele etme, şimdi yarağını tut kızın amcık yalağında yüzdür biraz!” dedim. Yüzüme bakıyordu. “Oğlum yarağının başını kızın amının dudakları arasında içine girmeden yüzdür!” dedim. Baktım dediğim gibi olmuyor, “Bir dakika…” dedim. “Anlaşıldı ben yardım edeceğim, kusura bakma!” diyerek, oğlanın onayını almadan yarağı aldım elime. İnanın o an heyecandan ölecektim. Harikaydı. Ateş gibi sıcak, çelik gibi sertti yarak. Kocamın ve oğlumunkinden sonra ilkkez bir yabancı yarak tutuyordum, ama şeytan içimi öyle dürtüyordu ki anlatamam…

Neyse ben yarağın başını elimle kızın amcık deresinde biraz yüzdürdüm, başı iyice ıslandı, am suyuyla yağlandı. Sonra yine kendi elimle kızın amına yarağın başını yavaşca soktum, oğlanın kalçasını diğer elimle yavaaaaşca iterek kızın içine tamamen sokturdum. Kız derin bir “Ooohhh!” çekti ki anlatamam. Sonra oğlana, “Bir süre bekle, yarağın amcık sıcaklığına alışsın!” diyerek beklettim. Yarağı kızın amcığında bir süre beklettikten sonra, “Şimdi bana bırak!” diyerek, oğlanın kalçalarını ve hatta zaman zaman taşaklarından tutarak, kızın amcığına giriş çıkışlarını ben idare ederek, kızı siktirmeye başladım. Oğlana sık sık, “Acele etme!” diyorum. “Boşalma durumun olursa dur!” diyerek, kızı 15-20 dakika kadar siktirdim. Bu arada Fatma 2 kez orgazm oldu, evet hiç olmayan kız 2 kez orgazm yaşadı, hemde ağlayarak, kasılarak…

“Oğlum dediğim gibi sikmeye devam et!” diyerek ben geçtim karşılarına, canlı porno izliyorum adeta. Ama benim de içim gitmeye başladı. Hatta içimden müthiş bir şekilde bu yarağa sikilme arzusu doğdu ki, delireceğim nerdeyse. Kocamdan başkasına sikilmeyen ben, delirircesine o yarağı arzulamaya başladım. Bilmiyorum belki görselliğin, belki alkolün, belki de yasak arzunun dürtüsü vardı. Bilmiyorum, ama müthiş şekilde hiçbir değeri düşünemeden o yarağa sikilmek istiyordum. Bu arada oğlan da hızlanmaya başladı. Ben de daha müdahele etmedim, kadehimi yudumlayarak izlemeye geçtim. Bir süre sonra Cengiz de kasıla kasıla boşalmaya başladı. Derken Fatma onun peşinden ağlayarak bir kez daha orgazm oldu ve ikisi birden yığılıp kaldılar. Ben dördüncü bardağı doldurdum içiyordum onları izlerken. “Kalkın duş alın!” dedim, banyoya gittiler. Ama benim içimdeki fırtınayı durduramıyordum ve kendime kızıyordum.

Temizlenip geldiler. “Giyinmeyin, çıplak oturun, birbirinizi izleyin!” dedim. İkisi de tamamen çıplaklar. Onlar da kadehlerini içiyorlar. Hiç kimsede ses yok. Ama Fatmanın yüzünde gülümseme ve mutluluk, Cengizin yüzünde biraz utançlık belirtileri okunuyor adeta. Sessizliği ben bozdum, “Çocuklar, biliyorum utandınız, ama başardınız da!” dedim. Fatma kucakladı beni, hem sevinçten ağlıyor, hem beni öpüyor, “Halacığım senin sayende ben bu zevki ilkkez yaşadım! Yoksa yuvamı yıkmayı göze almıştım!” diyerek. Sonra Cengizi öptü kucakladı, ona da teşekkür etti. Ama Cengiz hiç konuşmadan Rakısını yudumluyor ve Fatmanın çıplak vücudunu izliyordu. Benden tarafa ise bakmamaya özen gösteriyordu.

Bu manzara bir süre devam etti. Birer kadeh daha içtik. Derken yeni yıla girdik. “Evet çocuklar, yeni yıla, size ve zevkinize içiyorum!” dedim, hep birlikte kadeh kaldırdık. “Ne dersiniz çocuklar, yeni yılın ilk zevkini de yaşamak istermisiniz?” dedim. Fatma hemen, “Çok sevinirim halacığım!” dedi. “O zaman yatağınıza gidin! Ama dediklerimi unutmayın!” dedim. Kalktılar gittiler. Ben bir bardak Rakı daha doldurdum kendime ve salonda içmeye devam ettim.

Saat 00:30 gibi Fatma yatakodasından seslendi, “Halacığım lütfen gelirmisin?” diye. Birşey oldu galiba diyerek gittim. Baktım oğlanda yarak yine çelik gibi, kız yarağın üzerinde kalkıp kalkıp iniyor. Her kalkışında yarak meydana çıkıyor, amcık suyu ile yağlanmış şekilde ışığın şavkı ile parıl parıl parlıyor her amcıktan çıkışta. Zira ışığı söndürmeden, birbirlerinin vücudunu görerek sikişmelerini tembihlemiştim. “Ne oldu kızım?” diyerek ben içeri girince, kız yarağın üzerine oturdu ve o şekilde kaldılar. “Halacığım, senden birşey istiyorum…” dedi. “Söyle kızım?” dedim. “Sen bizim evliliğimizi kurtardın, bu gece bir fedakarlık daha yapabilirmisin?” dedi. “Nedir kızım söyle?” dedim. “Ama kızmayacaksın…” dedi. “Yok kızım niye kızayım? Yeter ki siz mutlu olun, ne istersen yaparım!” dedim. “Bize bir örnek sikişme gösterebilirmisin?” dedi…

“Anlamadım kızım, nasıl yani?” dedim, ama içimi müthiş bir heyecan sardı. Cengiz hemen, “Hayır olmaz!” dedi ve kızı üstünden attı kalktı. Kız, “Ya aşkım lütfen! Halam uygulayarak daha iyi öğretir, biz de daha iyi anlarız. Hem halam da eniştemden uzakta, bu gece o da bir kadın olarak zevkini yaşasın. Bizi izlerken canı istemiştir. Ne olur beni kırma Cengiz. Hadi halacığım…” gibi birşeyler saçmalamaya başladı. Cengiz, “Olmaz Fatma ya, sonra eniştemin yüzüne bakamam!” diyor da başka birşey demiyor. Ama benim içimde volkan kaynıyor. “Bir dakika çocuklar! Tamam Cengiz, seni anlıyorum, çok saygılı çocuksun, kaldı ki enişten burada değil, enişten duyarsa elbette yüzüne bakamazsın, ben de bakamam. Ama bu gece burada olanlar sadece üçümüzün arasında kalacak. Fatma haklı, benim de canım istiyor, hem de uygulayarak gösterirsem daha iyi anlar, daha iyi öğrenirsiniz. Ben de katılayım size, ama yarın hiçbirşey olmamış gibi olacak!” diyerek yaklaştım…

Cengize fazla söz etme fırsatı bırakmadan yarağını aldım elime, usta bir yalayıcı olarak dil darbeleri ile o muhteşem yarağı yalamaya başladım. Cengiz kendisini benden çekme gibi hareket yapınca, gözlerine sert bir ifadeyle baktım ve kızarak, “Yarak birtek sende yok oğlum! Kendini naza çekme!” dedim ve yalama işine devam ettim. Harika yalıyordum yarağı, Cengizin gözleri sönmeye başladı yine. Kız da benim üzerimi çıkarmaya başladı. Ben Cengize öyle bir muamele çekiyordum ki, çok hoş bir yarak, yalamaya bayılıyordum adeta. Kız beni çırılçıplak bırakacak şekilde soyduktan sonra, memelerimi okşamaya ve yalamaya başladı. Meğer Cengizden zevk alamadığı zaman birkaç kez kızarkadaşıyla Lezbiyen denemesi olmuş zillinin, (bunu sonradan söyledi). Ben Cengizin yarağını, kız benim göğüslerimi yalıyordu…

Derken yavaş yavaş oğlanı öpüp okşamaya, sevişmeye başladım. Hem ne yaptığımı söyleyerek, anlatarak yapıyorum öğrensinler diye. “Şimdi sen yala oğlum!” diyerek amımı ağzına dayadım. Başladı yalamaya. Harika bir duyguydu bir başka erkek tarafından yalanmak. Deliriyordum heyecandan, kalbim duracaktı sanki. Cengiz yalarken talimat veriyordum ve elimle de yönlendiriyordum zevkime göre. Fatma da göğüslerimi ve götümü okşayıp duruyordu. Ben çok çabuk orgazm olan biriyim. Cengiz amımı yalarken kasıla kasıla ilk orgazmımı oldum. Sonra Cengizle 69 pozisyonu aldık. Bir süre de öyle yalaştık. 69’da ben harika orgazmlar yaşadım. Şimdi o muhteşem yarağı içime almaktaydı sıra. Cengize, “Gel oğlum…” diyerek bacaklarımı açtım. Kıza da çok iyi izlemesini söyledim…

Cengizin kalçalarını elimle kontrol ederek, bir süre yarağını amımın oluğu içinde yüzdürdüm. Sonra yarağın o muhteşem başını amcığımın deliğinden içeri soktum ve bir süre öyle durdurdum. Sonra yavaşca kalçalarını iterek, o harika yarağı amcığımın derinliklerine, dibine kadar aldım. Harikaydı, kalbim sanki fırlayacaktı. Müthiş heyecan ve zevk alıyordum. Kalçalarını bastırdım, bir süre öyle kalakaldık. Yarak içimde tık tık atıyordu adeta. Cengizde ses yok, robot gibi ben ne dersem onu yapıyor, gözleri yarı açık, zevkin doruklarını yaşamaya veriyordu artık kendisini. Bu arada Cengizle öpüşüyorum, kulak memelerimi, boyun bölgelerimi yalattırıyorum, göğüslerimi yalattırıyorum. Dudakları ıslak öptürüyorum. Sikişmek ve sevişmek aynı anda nasıl yapılır öğretiyorum…

“Şimdi çok yavaş girip çıkacaksın!” diyerek bir elim kalçasında kontrol ederek, yarağının başı gözükene kadar çıkarttırıyorum, sonra çok yavaş dibine kadar alıyorum. Amıma her girişinde klitorisim zevkten yanıyor adeta. Bir süre öyle sikildim ve 2 orgazm daha yaşadım. Birkaç pozisyon denemesinden sonra 30 dakika kadar daha sikişerek birçok orgazm yaşadım. “Finale geçiyoruz şimdi!” diyerek bacaklarımı omuza verdim. Yine bir elimle kontrol ederek bir süre de öyle sikildim ve birkaç orgazm daha yaşadım. Cengiz hem Fatmayı sikip boşalmasının, hem alkolün, hem utancının, hemde yavaş hareketlerin ve benim kontrolümün ortak etkisiyle oldukça uzun süre sikebildi bu sefer beni…

Derken, “Halacığımmm, halaaaaammm, dayanamıyorum artık!” diyerek hızlanmaya başladı. Tam o arada amcık kaslarımı sıkarak, amıma giriş çıkışında yarağını amcığımla adeta inek memesi gibi sıkıştırarak sağmaya başladım. Cengiz öküz gibi böğürerek ve müthiş bir kasılma ile öyle bir boşalmaya başladı ki, içime fıskiye gibi fışkırdı. Kendimi bu harika zevke son kez teslim ederek, ben de onun bu zevki ile müthiş bir kasılma ve inilti ile hemen peşinden harika bir final orgazmı yaşadım. Kucak kucağa yığıldık kaldık. Yarak içimde halen atıyor, sanki yine boşalmak istiyordu. “Oğlum hadi bakalım göster kendini, içimden çıkmadan devam ediyorsun, en az 3 orgazm daha istiyorum! Ama bu sefer sen idare edeceksin! Taaki yarağın soluncaya kadar sikeceksin beni!” dedim.

Cengiz bir başladı gidip gelmeye, nasıl sikiyor anlatamam. Yarak çelik gibi, sanki boşalan o değilmiş gibi. İnanın 5 orgazm daha yaşadım ama ben de bittim. “Tamam oğlum, yeter, mahfoldum, çık!” dedim. Amımdan çıkardığında halen çelik gibiydi yarak. Fatmayla birlikte yalayarak boşalttık Cengizi…

Kocamdan sonra ilkkez bir yabancı yarağa sikilmiştim ve bu yarak yeğenimin yediği yaraktı. Onlara sex dersi vermekten ve kendim de sikilmekten pişman değilim. Üçümüz için de çok güzel ve heyecanlı zevklerdi. O gece sabaha kadar, Fatmayla birlikte ikişer kez daha sikildik, yeni yılın ilk gününe harika bir bir giriş yaşadık. Akşama Bursadan ayrıldık ve adını bile etmedik bir daha o gecenin. Şu anda hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza saygı ve sevgi içinde devam ediyoruz.

Kategoriler
Uncategorized

yengemi sikmeden once kopekler gibi yalvartiyorum

yengemi sikmeden once kopekler gibi yalvartiyorum

Yengemi Sikmeden Önce Köpek Gibi Yalvartıyorum! (Berk 22 Y., Ankara / Türkiye)

Adım Berk. 22 yaşında, 1.84 boyunda, sarışın, yeşil gözlü biriyim. Ankara’da özel bir Üniversite’de okuyorum. Çevrem tarafından çekici yada yakışıklı olduğum yönünde tepkiler alsam da, ben mütevazılığı koruyorum. Olayın kahramanı Sevgi yengem 24 yaşında. Ankara’nın zengin tüccarlarından olan amcam ise 40 yaşında ve ikinci evliliğini Sevgi yengem ile yaptı. Amcamlarla evlerimiz biribirine yakındır, sürekli beraber yer içeriz. Yengemi ilk gördüğümden beri güzel bulmuşumdur, 1.70 boyunda, sarışın, çıtır bir hatundur kendisi. Amcamla evlendiklerinden beri yengemle çok rahat şekilde konuşup sohbet ederdik. Kız arkadaşlarımı yengeme rahatlıkla anlatırdım, ancak cinsel konulara girmezdik.

Geçen sene, aylardan Ağustos, birgün amcam bize gelip, “Hadi önümüzdeki hafta hep beraber yurtdışına bir gezi yapalım, Paris’e gidelim birkaç günlüğüne!” dedi. Bu fikri babam dışında herkes olumlu karşıladı. Babam işlerinden dolayı gelemeyeceğini söyledi. Biz de tamam deyip annem ben amcam ve yengem gitmeye karar verdik. Paris’te 3 gece 4 günlük bir tatil yapacaktık. Bir hafta geçti ve gitme günü geldi çattı.

Paris’e indiğimizde akşam üzeriydi, hemen otele geçip yerleştik. Herkes çok yorgundu, bilirsiniz işte sıradan pasaport işlemleri uzun sürmüştü. Bu arada otelde annemle ben bir odada, amcamla yengem ayrı bir odada kalıyorlardı. Akşam herkes dinlenmiş, duşunu almış, hazırlanıp, saat 22:00 gibotelin akşam yemeğine inmişti. Amcamla yengem geldiğindeyse şaşkınlıktan küçük dilimi yutacaktım. Yengem üzerine tek parça siyah transparan bir elbise giymişti, iççamaşırları olduğu gibi belli oluyordu. Yengem önceden hep amcamın hiç kıskanç olmadığını söylerdi, ama bu kadarını da beklemiyordum açıkçası.

Neyse, yemekler yenmeye başladı. Yemek yerken yengem öyle seksi görünüyordu ki, ben çadırı kurmuştum masanın altından. Yemek açık büfe olduğundan tabağım bitince gidip birşeyler almam gerekiyordu, ama sikimin kalktığı belli olacak diye kalkıp alamıyordum. Haliyle yemek masasından aç karınla kalktım. Yemekten sonra otelin lobisinde hep beraber oturup muhabbet ettik biraz. Saat 24:00’ü geçmişti, Annem yatmak üzere odaya çıktı. Yengemse henüz 24 yaşında olduğundan kanı kaynıyor, dışarı çıkmak, Discoya gitmek istiyordu. Amcam çok yorgun olduğunu, hiç biryere gidemeyeceğini söyleyince, yengem suratını asmıştı. Ben de yengeme bıyık altından gülüyordum. O sırada amcamla yengemden dışarı çıkacağımı söyleyip odama gidip hazırlanmak için izin isteyip kalktım. Yengemin o an yüz ifadesini görmeniz gerekirdi, benim dışarı çıkıyor olmamı çok kıskanmış, amcama surat yapmaya başlamıştı.

Ben yukarı odamıza çıkıp, önce bir duş aldım, sonra Paris’e uygun olarak çok şık şekilde giyindim, parfümümü sıkıp odadan çıktım. Asansörle aşağı inip, lobiden geçerken, yengem bir anda üzerime atladı. Çok şaşırmıştım, sevinçten zıplıyordu. Amcam, yengemin gece benimle dışarı çıkmasına izin vermiş, kendiyse gidip uyumuştu. Ben o an inanılmaz hayal kırıklığına uğramıştım, aklımda Fransız kızlarıyla ilgili ne planlar vardı, ama yanımda yengem olduğu için uslu uslu oturmak zorunda kalacaktım 🙂

Otelin önünden bir taksi çağırıp şehrin iyi Discolarından birine götürmesini söyledim. Bu arada yengemde yabancı dil olmadığından, herkesle ben konuşuyordum. Taksici bizi şehir merkezinde şık bir yere götürdü. Ben tam Discoya girecekken, yengem biraz dolaşmak istediğini söyledi, ben de mecburen tamam dedim. Paris’in ara sokaklarında dolaşmaya başlamıştık. Yürüdüğümüz yolda, bir bardan iki Vodka Redbull alıp dışarı çıktım, içerek dolaşıyor bir yandan da sohbet ediyorduk. Ellerimizde içki, Paris sokaklarında başbaşa dolaşmanın romantik bir etkisi olmuştu, yengem bana sokulmuş, elimi omzuna koymuştu. Ben halen iyi niyetle düşünüyordum, sadece sohbet ediyoruz diyordum. Bir ara yengem, “Hadi bir yere girelim artık!” dedi. 1 saat boyunca bilmediğimiz bir şehirin ara sokaklarında dolaşmış, haliyle kaybolmuştuk.

Yakınlarda bir yerde parlayan ışıklarla ‘Club’ yazıları görünüyordu, biraz izbe biryer olmasına rağmen oraya girmeye karar verdik. İçeri girdiğimizde etrafta bizden ve barmenden başka kimse yoktu. Ben mekandaki direkleri görünce, mekanın bir Striptiz Club olduğunu anladım, ama yengeme birşey demedim. Sahneye yakın bir yere oturup birer içki aldık. Biz içkilerimizi yudumlarken, sahneye esmer bir afet çıktı, üzerinde sadece bikinisi vardı, direğin etrafında dans etmeye başlayınca yengem olaya uyandı. Biraz utanmış, ama içkisini daha hızlı içmeye başlamıştı. Saat ilerledikçe Striptizci kadınlar sürekli değişiyor ve git gide daha açık saçık şeyler giyiyor, şovun sonundaysa tamamen soyunuyorlardı. Ben tepki vermeden arada bir kadınlara bakıyor, arada bir telefonuma bakıyordum.

Yengem bana, “Çok alışkınsın galiba, kadınlara hiç bakmıyorsun!” dedi. “Bunlardan Türkiye’de çok var!” dedim. Yengem, “Hadi ya, ben neden hiç görmedim?” dedi. Ben de gülerek, “Bana özel çalışıyorlar, benim Türkiye’de beraber olduğum kadınlar bunları üçe katlar!” dedim. Yengem, “Çok hızlısın galiba?” dedi. “Bilmiyor gibi konuşma yenge!” dedim yine gülerek. Bu arada mekana başka adamlar da gelmiş ve yavaş yavaş herkes yaraklarıyla oynamaya başlamıştı. Yengem alkolü fazla kaçırmış, gözlerini onlardan ayırmıyordu, adamlara hiç çekinmeden bakıyordu. O sırada benim Türk erkeği damarlarım kabarmıştı, masaya hesabı bırakıp, yengemi kolundan tutup çıkardım mekandan. Sokakta konuyu hiç açmadan biraz daha dolaşıp, bir taksi durdurduk. Saat 03:00’ü bulmuştu. Taksiye binip otelin adresini verdim.

Yengem çok içmiş olduğundan takside sızıp, başını dizime koyup yatmıştı. Yatarken bütün eteği açılmış, küloduna kadar sıyrılmıştı, (Ben tabii özellikle yapmış olduğunu düşünüyorum!). Bacakları dolgun ve o kadar seksi görünüyordu ki, bir süre bakakaldım. Sonra üşümesin bahanesiyle bacaklarını ovmaya başladım. “Hava soğudu yenge, üşümüşsündür!” diye söyleniyordum, ama yengemden hiç tepki yoktu, tamamen sızmıştı. Ben de bunu fırsat bilerek, elimi bacak arasına atıp, külodunun üzerinden amını hafiften okşamaya başlamıştım. Yengemin külodu sırılsıklamdı. Külodu kenara çekip elimi amının dudaklarında dolaştırmaya başladım. Aman Tanrım, tam istediğim gibi, harika bir amcığı vardı yengemin. Bu sırada otele gelmiştik. Yengeme bir seslenmemde ayağa kalkmıştı. Çok şaşırmıştım, o çok içip sızmış kadın, bir seslenmemle kendine gelmişti. Taksiden inip otele yürürken gayet normal yürüyordu. Kendi kendime bu kadın sarhoş değilmiydi diye sordum.

Otelin içine girdiğimizde yengem, “Ağzım alkol kokuyor, amcan anlarsa kızar, ne yapacağız?” dedi. Ona, “İstersen bizimkilerden gizli bir oda tutayım, orada duş alıp toparlanıp geçersin odanıza?” dedim. Yengem bu teklifime resmen atlamıştı. Hemen bir oda istedim Resepsiyondan. Anahtarı alıp odaya girdiğimizde ben yatağa uzandım, yengem duşa girdi. Az sonra duştan önce paldır küldür sesler geldi, ardından acılı, “Ahhhh!” diye bir inleme. Koşarak gidip banyonun kapısına tıkladım, “Yenge iyimisin?” diye sordum. “Berk düştüm, çok içmişim herhalde, başım dönüyor!” dedi. “İyimisin? Yardım etmemi istermisin?” dedim. “Evet, lütfen gel yardım et, kalkamıyorum!” dedi. Kapıyı açıp banyoya girdiğimde gördüğüm manzarayı hiç tahmin edemezdim, yengem çırılçıplak yerde yatıyordu. Hemen tutup kaldırmaya çalıştım, o sırada bacaklarını götünü avuçluyordum. Sonunda kaldırıp, yarı dolmuş küvete sokmaya çalışırken, ben de dengemi kaybedip, yengemle beraber küvetin içine düştük. Yengemin çıplak vücuduyla altımda kalmıştı.

Ben kendime küfrederek kalkıp içeri geçtim. Islanmış elbiselerimi çıkarıp, kurumaları için pencerenin kenarına serdim. Yatağa ıslak boxerle uzanmıştım yengemi beklerken. Yengem 15 dakika sonra banyodan bornozla çıktı. Karşıma geçmiş bana bakıyordu. Ağustos ayındaydık ve havanın gayet sıcak olmasına rağmen, yengem üşüdüğünü söyleyip yanıma geldi ve bana sarılarak yattı. Sonra, böyle ısınamadığını, battaniyenin altına girmek istediğini söyledi. Oysa ortam gittikçe ısınıyordu. Battaniyenin altına girerken üzerindeki bornozu ustaca çıkarıp kenara atmış, battaniyeyi üzerine çekmişti. “Hadi sen de gir battaniyenin altına, ısıt beni, üşüyorum!” diyordu. Ben üzerimdeki ıslak boxerle yatağa girdiğimde, yengem böyle rahatsız olduğunu, boxerimi çıkarmamı söyledi. Ben de dediğini yaparak boxeri çıkarıp battaniyenin altına girmiş, artık olacakları bekliyordum. O sırada yengem bana sarılma bahanesiyle bacağını bacağımın üzerine atmış, amını bacağıma sürtüyordu. Amı resmen sulu bir şeftali gibi bacağımı ıslatıyordu.

Yengemin bu hamlesinin üzerine ben de kazık gibi olmuş yarağımla onun tarafına dönerek, yarağımı yengemin göbeğine yasladım. Yarağımı hissetmesiyle birlikte gözlerime bakmaya başlamıştı ve bir anda dudaklarıma yapıştı. Deliler gibi öpüşüyorduk, sanki beni öpmek değil yemek istiyordu. Öpüşürken eli de boş durmuyor, yarağımı kavramış, aşağı yukarı hareket ettiriyordu, ben de elimi onun bütün vücudunda gezdiriyordum. Birkaç dakika sonra öpmeyi bırakıp yarağıma doğru eğildi ve yumuşak öpücüklerle beraber yalamaya başladı. Öyle güzel yalıyordu ki, sanki yarağımı tamamen içine çekmeye çalışıyordu.

Yengem yarağımı yalarken, ben de ona ters dönmesini söyleyip 69 pozisyonuna getirdim. Yengemin o sarı amcığı sanki daha hiç sikilmemiş gibiydi. Az önce takside avuçladığım amcık, şuan dudaklarımın arasındaydı ve iştahla yalamaya başladım. Amının dudaklarını parmaklarımla açıp klitorisini yalıyor, bir parmağımlada içine giriyordum. Bu sırada yengem de yarağıma daha bir iştahla sarılmış, yarağım ağzında olduğu halde, “Mmmmmhhh, ooohhh!” gibi sesler çıkarıyordu.

Yengem yarağımı ağzından çıkarıp, “Artık daha fazla dayanamayacağım, sok sikini içime, doldur deliklerimi!” dedi. Ben de bu isteği geri çevirmeyip, yengemi önümde domalttım ve yarağımı amına sürtmeye başladım. “Hadi gir artık erkeğim, seni içimde istiyorum, yıllardır yanıyorum senin için, sik artık beni!” diyordu. Tam konuştuğu esnada amına öyle bir kökledim ki, nefesi kesildi. Amına seri şekilde girip çıkmaya başladım. Yarağım amının içinde yanıyordu sanki, o sulu amcığı ateşli bir fırın gibiydi. Bu şekilde 10 dakika kadar domalmış vaziyette onun ‘Ahhh, Oohhh ve Hadi’leriyle siktim. Daha sonra yarağımı amından çıkarıp sırt üstü yattım ve yüzü bana dönük şekilde üzerime çıkmasını söyledim.

Yengem eliyle yarağımı amına yerleştirdikten sonra üzerimde zıplamaya başlamıştı, ama zevkten bacakları gevşemiş, doğru düzgün zıplayamıyordu. Yengemi kendime doğru yaklaştırdım ve kulağına, “Bana bırak istersen, uçurayım seni orospu!” dedim. Başını sallayarak, “Hı hı!” dediği anda, alttan amına hızla çalışan bir piston gibi girip çıkmaya başlamıştım. ‘Şap, şup!’ sesleri bütün odayı doldurmuş, yengemin iniltilerine karışıyor, iniltileri de gitgide yerini çığlığa bırakıyordu. Öyle şiddetli orgazm oluyordu ki, rahatlıkla hissedebiliyordum. Alkolün de etkisiyle boşalmaya hiç niyetim yoktu. Ben alttan döşerken, yengem, “Siktiğin kızları ne kadar kıskanıyorum, biliyormusun? Hergün seni düşünerek kendimi tatmin ediyorum!” diyordu. Ben bu duyduklarımdan sonra gülüp, “Merak etme orospum, artık seni de sikerim!” dedim ve döşemeye devam ettim.

Ben amına hızla döşerken, yengem birden kendini sıktı ve üzerime oturup beni durdurdu, “Bundan sonra sadece beni sikeceksin, döllerinin bir damlasını bile başkasına boşaltamazsın, hepsi benim!” diyordu. Bu sırada ben iyice hızlanmıştım ve yengem benim geleceğimi anlayıp inlemeye başlamıştı. “Doyur orospunu erkeğim, doldur deliklerimi, ben sadece senin orospunum, amımı götümü dağıt!” diyerek beni iyice gaza getiriyordu. Ben alttan hızla pompalarken, “Geliyorum!” dedim ve çıkmaya çalıştım, ama yengem çıkmama izin vermeden, “İçime boşal aşkım, sıcacık döllerini içimde hissetmek istiyorum!” diyordu. Amına öyle bir boşaldım ki, her kasılmamda yengem de bir çığlık atıyordu. Döllerim amından taşmış, bacaklarından süzülüyordu.

Sonra üstümden kalktı, yarağımı yalayarak temizledi ve tekrar üzerine oturdu. Biraz yumuşamış olan yarağım yengemin fırın gibi amında yeniden sertleşmişti. Yengemi üstümden kaldırıp yatağın köşesine sırt üstü yatırdım. Bacaklarını geriye doğru bastırdım, amına biraz fırça çektikten sonra yine hızlıca soktum ve pompalamaya başladım. Altımda eze eze sikiyordum yengemi. Artık yengemin Ihhh’ları ve Ohhh’ları hiç durmuyordu. Sikişirken bir yandan kollarımı okşuyor dahada zevke geliyordu. Body sporuyla uğraştığım için kollarım ve göğüslerim yapılıydı, bunun kadınları etkilediğini bildiğim için uzun zamandır vücut geliştirmeyle ilgileniyor ve açıkcası ekmeğini de yiyordum. Yengem önceden beri sürekli kollarıma ve göğüslerime bakar dudaklarını ısırır ve benim farketmediğimi sanırdı.

Ben amına seri şekilde bastırarak girip çıkarken, yengem 2 defa orgazm olmuştu bile. Ben artık boşalmam gerektiğini biliyordum, çünkü amcam artık şüphelenebilirdi, saat 05:00 olmuştu. Bu pozisyonda boşalamayacağımı anlayınca, yengemi ayakları yerde, elleri yatakta domalttım ve saçlarını elimde toplayıp arkadan pompalamaya başladım amına. Yengemin bu pozisyondan çok zevk aldığı belliydi, “Parçala amcığımı erkeğim, benim gerçek erkeğim sensin, içime boşal, istediğin zaman istediğin yerde sik beni!” diyordu. Artık boşalmak üzereydim ve yengemin de inlemeleri artmıştı. Yengeme, “Beraber boşalalım!” dediğimde, daha sert sikmemi söyledi. Ben arkadan her vurduğumda biraz ileriye gidiyordu ve saçlarından tutup geri çekiyordum. Bir dakika sonra artık yengem çığlıklar atıyordu, ben de, “Geliyorum!” diye haykırdım. Yengem, “Boşal içime erkeğim, serp tohumlarını içime, heryerimde hissetmek istiyorum seni!” diye inledi ve o anda ikimiz de sarsıla sarsıla boşaldık.

Yorgunluktan ölmek üzereydim. Yengemin hiç suratına bakmadan ben duşa girerken, onun da hazırlanıp çıkmasını, amcamı daha fazla bekletmemesi gerektiğini söyledim. Ben duştayken yengem gelip sikimi yalamaya çalışıyordu, ama izin vermedim, “Hadi git!” dedim. Bir orospu gibi kullanılıp atılmak çok gururuna dokunmuştu anlaşılan. Oysa benim çok farklı planlarım vardı 🙂

Bu birkaç günlük Paris tatili boyunca yengem her fırsatta kulağıma eğilip sikişmek istediğini fısıldadı. Bense olmaz diyordum ve bu onu çıldırtıyordu. Tatil bitipte Türkiye’ye döndüğümüzde, ben yine Üniversiteden kız arkadaşlarımı eve getirip onları sikiyordum ve yengem de anneme uğrama bahanesiyle hergün bize geliyordu. Beni başka kızlarla gördükçe çıldırdığının, çok kıskandığının farkındaydım. Bana sürekli mesaj atıp, sikişmek için yalvarıyor. Ama ben sadece azdığım zamanlarda yengemi çağırıp bir güzel sikiyorum ve bir orospu gibi geri gönderiyorum. Her seferinde yalvartmadan sikmiyorum yengemi. Bu işin Rajonu böyle sevgili arkadaşlar, yalvartıp köpek edeceksin ki kıymetin bilinsin 🙂

Hepinize bol seks dolu günler diliyorum!

[Berk]

Kategoriler
Uncategorized

Evli Çiftle Grup-1

Evli Çiftle Grup-1
Selam azgın hikayeciler.Yazdıklarımdan çok etkilendiğini 3 yıldan bu yana çift olarak partnerlerle görüştüklerini ama şartlar uygun olursa tek olarak ilk defa beni eşiyle aralarında görmek istediklerini yazınca cevap yazıp net üzerinden konuşmak istediğimi bildirdim.Detaylı yazmak adına giriş kısmı biraz uzun sürüyor arkadaşlar haberiniz olsun.

Skype adreslerimizi verip 3 gün boyunca yazıştık durduk mineyle.Arada cam dan da vucutlarımızı gösterip sohbeti koyulaştırdık.Mine 29 yaşında 160 boyunda 50 kiloydu eşi uğur da 33 yaşında 175 boyunda 65 kiloda 5 yıllık evli olduklarını ve uğurun geçirdiği kaza sonucu sex olarak kendisine yetmediğini ilk başlarda istemeselerde sonradan facebook üzerinden başka evli çiftlerlede görüşerek bu hayatı yaşadıklarını yazdı mine. Normalde asla tek erkekle yapmadıklarını sürekli olarak görüştüğü 4 tane evli çift olduğunu ama artık aynı şekilde aynı kişilerle yaşamanın sıkıcılığından dolayı eşiyle beraber hikayemi okuduktan sonra msj yazmayı uğurun önerdiğini söyleyince bende bundan dolayı mutlu olduğumu ve isterlerse görüşebileceğimi söyledim.En son ne zaman o evli çiftle beraber oldun diye sorunca 2 aya yakındır görüşmediğimizi söyleyince o zaman en kısa zaman yaşayalım diye ekledi. Ben hemen cevap yazıp peki bu zamanı akşama alabilirmiyiz deyince mine bilmem eşimle konuşmam lazım bana 5 dk ver deyip telefonla aradı.
Zaten hafta sonuydu ve yakın yerde yaşıyorlardı gidip gelmek sorun olmazdı.Çok geçmeden de yanıtlayıp tamam kabul saat 8 gibi burda olurmusun deyince bende tabiki dedim.Yanlız telefon numarasını veremeyeceğini şuan için bunu yapamayacaklarını söyleyip bana bir adres verdi.Ben kuşkulu davranarak ya gelmezseniz boşuna mı gelmiş olacağım deyince asla öyle birşeyin olmayacağını dediği adreste olmamın yeterli olacağını eşinin orda beni karşılayacağını yazdı.Bende tek uğuru görürsem gelemem yanında sende olmalısın deyince peki zaten evimizin karşısı sana verdiğim yer ve bende orda olacam deyince bende gelmeyi kabul ettim.Saatler geçmiş hafif hava kararmak üzereydi.Eve gidip duş alıp hazırlanarak yola koyulmuştum.Söylediği sokağa gelip aracımı biraz geriye park edip yürüyerek durağa geldim.Saat 8 e gelmişti nerdeyse ve durakta minenin özelliklerinde bir bayanla erkek vardı.Yanlarına gelince mine bana doğru bakıp fırat değilmi deyince merhaba minemi? dedim.Onlarda merhaba deyip beraberce karşıdaki siteye yöneldik.
2.katta oturuyorlarmış.Kapıdan girene kadar ses etmeden onlar önde ben arkada ilerledik. Kapıdan içeri geçip üstümü alıp kısa süre ayakta tanışma faslından sonra beni salona davet ettilerMine gayet alımlı uğur ise gerçektende yakışıklı biriydi.Koltuğa oturup sohbete başladığımızda mine ağzı açık beni izliyordu.Neden öyle bakıyorsun dediğimde çok rahatsız sanki uzun yıllardır tanışıyormuş gibi sıcak kanlısın değilmi kocacım dediğinde uğurda evet aşkım fıratla uyum sorunumuz olurmu diye düşünüyordun ama bence hiç olmayacak diye eşini onayladı.Yaklaşık 30 dk kadar muhabbet ettikten sonra mine yanımızdan sanırım hazırlanmak için ayrıldı.Bende uğura dönüp onun hakkında bilgiler almaya kıskançlık vs gibi şeyleri sormaya başladım.Uğur rahat olmamı istedi zaten penisinin çok sertleşmediğini sertleşsede çok uzun süre o şekilde kalmadığını eşini memnun etmek adına bu yola girme fikrininde kendisinden çıktığını söyledi.İlk zamanlar eş değiştirip orta karar sex yaptığını ama şimdi pasif olarakda sexe katıldığını söyleyince benimle de isterse a p olarak sex yaşayabileceğini söyleyince aktiflik pek olmazda sana pasif olmayı çok isterim dedi.

Biz konuşurken mine süzülür şekilde üstünde içini apaçık beli eden şekilde yanımıza geldi. Mine resmen afet gibiydi.Yanımıza gelip ee beyler detayları konuştunuzmu deyince ben sana dair konuşmadık başlasakda bitiremezdik bu sürede deyince mine bak sen nelerim varmış benim peki demesiyle mineyi tutup kucağıma doğru çektim.Anlatılmaz yaşanır dedikleri özelliktesin sen deyip ellerimle göğüslerini okşamaya başladım.Minede dudaklarıma yumulmuş eliyle aletimi sıvazlamaya başlamıştı ki uğur gençler burda olmaz hadi mekanımıza geçelim deyince mineyi kucakladığım gibi uğuru takip edip yatak odasına girdik.Mineyi tutup yatağa atıp üstüne uzandım.Dudaklarına yumulduğumda mine de kendini kaptırmış başımı eleriyle sıkıştırıp delicesine öpüşmeye başlamıştı.Bir yandan öpüşüyor bir yandanda ellerimle vücudunu keşfediyordum.5 dk boyunca sadece öpüştükten sonra ben yavaştan elbisenin üstünden göğüslerini dişlemeye başlayınca mine rahat edemedim çıkarayım müsadenle deyip elbisesini çıkarınca göğüslerinin güzelliği karşısında yeniden büyülendim.Yatmasına rağmen göğüsleri dimdik şekilde durması iyice tahrik etmişti beni ve hemen dilimle yalamaya arada başını dişimle sıkıp çekmeye başladım.Mine resmen kudurmuş başımı göğüslerine bastırıyor alabildiğim kadarını ağzıma sokmaya calışıyordu.

Hareketlerimi hızlandırdığım anda inlemeler eşliğinde boşalmaya başladı.Harikasın aşkım ilk defa sadece göğüslerimle ilgilenerek boşaltan oldun sen beni iyik**e sana o msjı yazmışım iyiki gelmişsin dedi.Yerinden doğrulup kocasını çağırdı ve fıratı soy aşkım dedi.Tamamen soyunduğum an minenin üstüne boylamasına uzanıp yeniden öpüşmeye başladık.Ben yavaş yavaş aşağılara inerken mine de kendinden geçmeye başlamıştı.Çiçekli el kadar kilotunu çıkarınca gizli hazineye ulaşmıştım.Bem beyaz teninin arasında kırmızı yanaklarıyla mükemmel kokusuyla karşımda duruyordu güzelim vajinası.Önce küçük öpücükler kondurdum ardındanda dilimi kulanmaya başlamamla mine inlemelerini arttırmaya başlamıştı yeniden.

Dilimle derinlerine yalarken uğurda boş durmayıp hemen aletimi ağzına alıp oral yapmaya başladı.Parmaklarımla deriyi yukarı kaldırıp klitorisine dil atmamla mine kendini kaybetmiş halde başımı var gücüyle bastırmaya başladı.Bende tüm deneyimlerimi uygulamaya başladım bu noktadan sonra.Bir yandan klitorisini oynuyor bir yandanda 2 parmağımı deliğinden içeri sokmuş g noktasına baskı yapmaya başlamıştımki mine sarsılarak hatta dışarı birazcık fışkırarak boşalmaya başladı.İlk defa böyle boşaldığını gören uğur da aletimi bırakmış eşine hayranlıkla bakıyor nasıldı aşkım demesiyle mine titreyen sesiyle süpperrrdi diye seslenince doğru yolda olduğumu anladım.Mine yerinden doğrulup beni itip sen nesin böyle ön sevişmemi olur 2 kere boşaldım daha bişey yapmadan deyince bunlar herzaman yaptığım şeylerdi şimdiye kadar sana yapan olmadımı deyince mine nerde bizim olay sevişmeyi kısa tutup sexe önem vermekmiş dedi.Kusura bakmada o çiftteki kocalarda yetersizmiş dedim.Buse dudaklarımdan başlayıp kocasının yarım bıraktığı işe başladı.

Aletimi eliyle tutup yazdığın zaman inanmamıştım ama gerçekten kalınmış deyip penisimin başını ağzına almaya başladı.Sanki dondurma yalar gibi sadece başını yalıyor eliylede gövdesinden tutmuş sıvazlıyordu.Elini kenara çektirdiğim an mine yavaşça alabildiği kadarını almaya başladı.Yavaş yavaş derken artık hepsi ağzındaydı ve tükürük içinde kaldı aletim kısa sürede.Tam dibine kadar sokup kendini çekince derin bir soluk aldı ve kocasından prezervatif istedi.Ustaca prezervatifi yerleştirip hemen üstüme çıktı.Bende kalçalarından tutmuş minenin ritmik hareketlerine elerimle destek vermeye başlamıştım.Mine bir yandan çok güzel süper bi şey bu ya diyor bir yandanda ayakta ki kocasının penisini tutmuş eşofmanın üstünden oynuyordu.Soyun sende aşkım deyince uğur sanki bunu beklermişçesine 10 sn de çırıl çıplak hale geliverdi.Vücudu inanımaz güzeldi uğurun resmen baklavaları vardı karnında ve aşağıdada orta kalınlıkta sertleşmeye çalışan 15 cm kadar bi penisi şekli tamamlıyordu.
5 dk kadar üstümde zıplayan mineyi tuttuğum gibi üstüne çıkıp bacaklarını omuzuma aldım.Zevk alma sırası bana gelmişti artık yanan amını seri şekilde gir çık yaparak sikiyor arada hepsini çıkarıp klitorisinin üstüne vuruşlar yaparak mineyi adeta delirtiyordum.Ben mineyi sikerken uğur aleti yerine götünü eşine dönmüş minede sanırım herzaman yaptığından dolayı yadırgamadan dili ve parmaklarıyla eşinin deliğini genişletmeye başlamıştı.Böyle zor oluyor deyip 4 ayak pozisyonuna geçti mine bende yataktan yere inip tam karşımda duran amına tekrardan seri şekilde sokup çıkarmaya başladım.Mine ohh sesleri eşliğinde eşinide hazır etmiş olacakki birden kendini öne doğru attı.Aşkım hazır oda zevk alsın deyince uğuru belinden tutup yatağın kenarına kadar çektim.Mineyi uğurun üstüne çıkartıp bacaklarını tutmasını isteyip aletimi deliğe doğru bastırmaya başladım.Deliği yumuşamasına rağmen sım sıkıydı belliki bi süredir p olmamıştı uğur.
1-2 dk kadar sadece başını itip çekerek iyice alıştırdıktan sonra mineninde yardımıyla lap diye başını sokmayı başardım.Uğur anlık bi ahh sesi çıkarıp çok kalın istemiyorum deyince mine hemen amını kocasının ağzına verdi.Bunu fırsat bilip az daha yüklenince aletim tamamen deliğine girmişti.Acı çektiği beli olan uğur altımdan kurtulmak için hareket ediyordu ama ben ve minenin tuttuğundan dolayı birşey yapamayınca çaresiz beklemeye başladı.Bi süre hareketsiz o şekilde bekledikten sonra ufak hareketlerle girip çıkmaya başlayınca uğur da kendini sıkmayı bırakmış acı değil artık zevk almaya başlamıştı.Bunu gören mine kocasının üstünden inip yanına yatarak öpücükler kondurmaya başlamıştı dudaklarına.Deliği tamamen alıştığını anladığım an artık tempo kazanmış hareketlerimi hızlandırarak şap şap sesleri çıkartarak uğuru sikmeye başladım.
Bir süre bu şekilde kaldıktan sonra uğuru yerinden kaldırıp yatağa doğru domaltıp tekrardan yerimi aldım.Aletimi tutup 1 hamlede deliğine yerleştirdiğim gibi seri şekilde yüklenmeye başladım.Mineyine kocasının önüne geçirterek penisini yalamasını söyledim.Aldığı zevkten dolayı zaten aleti dümdüz hale gelmiş yumuşak olsada kıvama yavaştan geliyorduki mine kocasının önünde bacaklarını açıp aletini tuttuğu gibi deliğine denk getirdi ve belinden çekerek içine aldı.Bende arkasından yüklenerek uğurun tamamen minenin içine girmesine yardımcı olduğum an 3 ümüzde süper bir pozisyona gelmiştik.Ben artık sabit duruyor uğurun öne arkaya hareketleriyle sikişi izliyordum.Mine de eşine süpersin aşkım devam et helal olsun diyerek kocasına gaz veriyordu.Yaklaşık 10 dk kadardır aynı pozisyonda kaldıktan sonra uğur hareketlerini hızlandırmış minenin amına sıcak dölerini bırakmaya başlamıştı.Boşalan uğur kendini hafif geri iterek minenin amına doğru eğilip kendi dölünü yalamaya başlayınca domalmasını fırsat bilip tekrardan yüklenmeye başladım.2 dk kadar daha siktikten sonra uğur ayaklarım ağrıdı mineyi sik deyip önümden çekildi ve kendini yatağa bıraktı.
Uğurun boşluğundan dolayı önümde duran mineye yaklaşıp aletimi döl içindeki deliğine yerleştirdiğim an mine de bacaklarıyla belimi kenetleyip ta dibine kadar girmemi ister gibi hareketler yapmaya başladı.Girip çıktıkça uğurun döleri içerden çıkıyor göt deliğine doğru süzülüyordu.Aletimi çıkartıp minenin bacaklarını göğüslerine kadar ittirdim ve o güzel dar deliği karşıma aldım.Götünden sikileceğini anlayan mine yavaş ne olur arkadan çok vermedim deyince merak etme zaten kabak gibi benim girmemi bekliyor deyip döl içindeki deliğe hafif hafif bastırmaya başladım.Mine korkudan dolayı kendini kastıkça penisimin başını sokamadığımdan bende daha çok yüklenmek zorunda kalıyordum.Yerinden kalkan uğur inmiş penisini minenin ağzına tıkayıp kökleyene dek mine kasmayı sürdürmüştü.Uğurun yaptığı köklemeden dolayı 1 an gevşemesiyle aletim götünden yararcasına içeri girince mine çığlık attı ama ne çığlık.Çıkar ne olur çok acıyor desede ben hiç oralı olmadan yavaş yavaş itmeye devam ettim.2-3 dk boyu yavaş yavaş ileri geri yaparak deliğini tamamen genişletmeyi başardım.Yumuşak hareketlerim karşısında minede artık kendini bırakmış zevk almaya çalışıyordu.Ellerini belimden tutup benim dahada hızlı gir çık yapmamaı sağladığında onunda istekli olduğunu anladım ve hızlanmaya başladım.
Ben hızlandıkça minede kendinden geçmişti resmen ve acıyor diyen kadın 5-6 dk sonra sok dibine kadar demeye başladı.Üzerine uzanıp yavaş hareketlerle bir süre siktikten sonra belinden kavradığım gibi kucağımda ayağa kaldırdım mineyi.Bacaklarını ellerimle dolayıp ayakta kucağımda gir çık yapmaya başlayınca mine dudaklarıma yumuluverdi.Bir yandan öpüyor arada dudaklarını ayırıp süpersin aşkım bu pozisyona hastayım ama deneme fırsatım olmamıştı deyince memnun kaldığına sevindim deyip aynı pozisyonda alttan alttan girip çıkmaya başladım.5 dk dan fazla bu şekilde kaldıktan sonra minenin ağırlığı hafiften belli olmaya başlayınca yere indirip duvara yaslayıp domalttım.Aletimi önce amına sokup çıkarttım sonra götüne derken sürekli delik değiştirip durarak kısa sürede bu şekilde siktikten sonra mine karar ver kafam döndü nasıl bir adamsın sen delirttin beni diyene kadar sürdürdüğüm delik değiştirme işine bu laftan sonra göt deliğinden devam edip sertçe sokup çıkarmaya ardı ardına sokmaya başladım.Kısa süre sonrada geliyorum dememle mine hemen içimden çıkıp uğurla beraber önümde diz çöktüler.2 side tadına bakmak istiyordu anlaşılan bende kırmadan 2 sinin kafasını birleştirip boşalmaya başladım.Öyle çok boşalmıştımki 2 sinin ağzındada yeterli miktarda döl görünüyordu.Bittiğini anladıklarında aynı anda yutkunup aletimde kalanlarıda beraberce temizleyip mine penisimin başına öpücük kondurdu.
Yorgunluktan bitap düşmüş halde 3 ümüzde direk yatağa uzanıp sohbete başladık.Nasıldı diye sorduğumda mine evli çiftle olana hiç benzemiyor.Gerçektende tek kişiyle yapmak hikayelerde okuduğumuzdan daha zevkliymiş dediğinde bende evet ilk sexten bile böyle zevk aldıysan bir sonrakinden daha da zevk alacağına eminim deyince uğur biraz acı çektim önceden de pasif olmuştum diğer evli çiftlerdeki kocalara ama seninle bambaşkaydı diyerek oda memnuniyetini bildirdi.Kısa süre soluklandıktan sonra yeni tur a başlayalımmı deyince mine aklıma bişey geldi ama kabul edip etmeyeceğini bilmiyorum deyince bende çekinmeden söylemesini istedim.Mine bizim sürekli görüştüğümüz beyza ve hakanıda adında bizden daha genç olan evli çift partnerimiz var.Onlarda gruba başka bir tek erkek alma fikri üstünde konuşuyorlardı ama aynı biz gibi kararsızlardı.Ayrıca hakan da pasifliği denemek istiyordu ama uğurun 1-2 denemesinde de tam zevki alamamıştı.Eğer kabul edersen onlarıda aramıza alalımmı diye bana sordu.Bende siz istedikten sonra bir mahsuru yok benim için deyince hemen aradılar.Onlarda kabul edince misafirlerimizi beklemeye başladık.Bir sonraki hikayemde 2 evli çiftle olan sex anımda görüşmek üzere…

Kategoriler
Uncategorized

FANTAZİ DİYE BAŞLADIK GERÇEK OLDU

FANTAZİ DİYE BAŞLADIK GERÇEK OLDU

SELAM ADIM BELGİN OTUZÜÇ YAŞINDA GÜZEL BAKIMLI BİR BAYANIM SİZLERE YAŞAMIŞ VE HALEN YAŞAMAKTA OLDUĞUM BİR OLAYI ANLATACAĞIM ANLATTIKLARIM TAMAMEN GERÇEKTİR.
EŞİM MEHMETLE SEX HAYATIMIZ MÜKEMMELDİR HER TÜRLÜ FANTAZİYİ BİRLİKTE KONUŞUR SONRA BİRLİKTE YAPARIZ. BİRGÜN EŞİMLE SİKİŞİRKEN MEHMET BANA BELGİN SEN BAŞKA BİRİYLE SEVİŞMEK İSTERMİSİN DEDİ BENDE YA SEN DEDİM ODA BANA DEĞİŞİK OLUR DEDİ.BEN ÖNCE BUNU SEX YAPARKEN FANTAZİ OLSUN DİYE SÖYLEDİ ZANNETTİM ARADAN YAKLAŞIK İKİ HAFTA GEÇTİ TABİ BİZ BU ARADA FANTAZİLERİMİZE DEVAM EDİYORUZ O BANA SENİ SİŞMAN GÖBEKLİ BİR HERİFE SİKTİRECEĞİM DİYOR BEN ONA SANA BALIK ETLİ GÜZEL BİR BAYAN BULDUM BİLE DİYORDUM KİM OLDUĞUNU SÖYLEMİYORDUM.
BİRGÜN EŞİM TELEFON ETTİ AŞKIM AKŞAMA MİSAFİRİMİZ VAR DEDİ BEN ONA GÖRE HAZIRLIK YAPIP YEMEK HAZIRLADIM AKŞAM EŞİM YANINDA KIRKLI YAŞLARDA GÖBEKLİ BİR HERİFLE GELDİ SONRADAN ADININ KADİR OLDUĞUNU ÖĞRENDİĞİM BU ADAMIN KARISI İKİ YIL ÖNCE ÖLMÜŞ YEMEK YEDİK ÇAY KAHVE FALAN DERKEN SAAT BİR HAYLİ İLERLEDİ EŞİM BELGİN BİR DAKİKA DIŞARI GELİRMİSİN DEDİ DIŞARIDA BANA NE DERSİN BU ADAMLA SEX YAPARMISIN DEDİ ÇOK ŞAŞIRMAMA RAĞMEN AMCIĞIM BİRDEN SULANDI SEN İSTERSEN HAYATIM DEDİM ODA BANA SENDE BANA BİRİNİ BULURSAN DEDİ KABUL DEDİM ÇÜNKÜ İÇİMDE KARŞI KOYAMADIĞIM BİR ŞEY KABUL ETMEYE ZORLADI MEHMET İÇERİ GİRDİ KADİR E EŞİM BELGİNİ NASIL BULDUN DEDİ ODA ÇOK GÜZEL DEDİ ONU BUGÜN BENİMLE SİKMEYE VARMISIN DEDİ ODA BU SORULURMU DEDİ OZAMAN KALK DEDİ DOĞRU BANYOYA GÖTÜRDÜ O İÇERDE DUŞ ALIRKEN BİZ YATAK ODASINDA HAZIRDI KADİR BORNOZLA İÇERİ GELDİ BU ARADA MEHMET AMCIĞIMI YALAMAYA BAŞLAMIŞTI KADİR ÖYLE DURUYOR NE YAPACAĞINI BİLMİYORDU ELİNDEN TUTUP BORNOZU İNDİRDİM YARAĞI ÇOK KÜÇÜK GÖBEĞİNİN ALTINDA DÜĞME GİBİ DURUYORDU BAŞINI AĞZIMA ALDIM KADİR BU ARADA AM DELİĞİMİ POMPALAMAYA BAŞLAMIŞTI KADİR E SEN SADECE ARKADAN YANİ GÖT DELİĞİNDEN SİKECEKSİN DEDİ BU ARADA KADİRİN YARAĞI ARKAMA GİRMEYE HAZIRDI KOCAM SIRT ÜSTÜ YATMIŞ AMAIMDA YAĞI ÇAKILIYDI HAFİF ÖNE EĞİLDİM KADİR ARKA DELİĞİME YARAĞINI KIREMLEYİP SOKTU OHHHHH DİYEBİLDİM ŞİMDİ İKİ YARAKTA DELİKLERİMDEYDİ BENİ DEĞİŞİK POZİSYONLARDA BİR SAATE YAKIN SİKTİLER SONUNDA İKİSİDE BOŞALDI KADİRİ HEMEN YOLCU ETTİK KOCAM NASIL OLDUMU HAYATI DEDİ BENDE ÇOK HARİKA DEDİM BENDE BUNUN KARŞILIĞINI VERİRİM DEDİM.
ARADAN BİR HAFTA GEÇMESİNE RAĞMEN ÜST KAT KOMŞUMUZ NESRİN HALA MEMLEKETİNDEN DÖNMEMİŞTİ NE YAPACAĞIMI BİLEMİYORDUM ÇÜNKÜ ONU KOCAMA SİKTİRECEKTİM ONUN KABUL EDECEĞİNDEN EMİNDİM. ÇARE YOK BEKLEYECEKTİM ANCAK HİÇ BEKLEMEDİĞİM BİR ŞEY OLDU BİR SABAH BENDEN ÜÇ YAŞ BÜYÜK ABLAM SELMA BİZE GELDİ SÜREKLİ DERT YANIYOR KOCASININ ONUNLA İLGİLENMEDİĞİNİ BAŞKA KADINLARLA YATTIĞINI ŞİMDİDE ŞEHİR DIŞINA GİTTİĞİNİ İKİ HAFTA GELMEYECEĞİNİ SÖYLÜYOR ARTIK TAK ETTİĞİNİ BENDE BİRİNİ BULACAĞIM DİYORDU. ARADIĞIM AYAĞIMA GELMİŞTİ KIZ ABLA NİYE BİRİNİ ARIYORSUN MEHMET İKİMİZEDE YETER YETER DEDİM MEHMET KABUL EDERMİ DEDİ BENDE SEN KABUL EDİLMEYECEK KADINMISIN DEDİM ABLA BUGÜN NE DERSİN MEHMEDE SÜRPRİZ YAPALIMMI DEDİM ODA KABUL DEDİ HEMEN MEHMEDİ ARADIM HAYATIM BU AKŞAM BORCUMU ÖDÜYORUM DEDİM KİM DEDİ SÖYLEMEDİM AKŞAM ERKEN GEL DEDİM MEHMET AKŞAM GELDİ KAPIDA KARŞILADIM MEHMET KİMİ BULDUN DEDİ İÇERİ GEL HAYATIM DEDİM ABLAMIN OLDUĞU ODAYA ALDIM VE SÜRPRİZ DEDİM OTUDUK VE HAVADAN SUDAN KONUŞMAYA BAŞLADIK BEN LAFA GİRİP BIRAKIN BU LAFLARI VAKİT GEÇİYOR MEHMET ABLAM HAZIR AMCIĞI YANIYOR HADİ BAKALIM BİR POSTA SİK YEMEK YİYECEĞİZ SEXTEN SONRA DAHA SAMİMİ OLUR DEDİM MEHMET KALKIP ÜZERİNDEKİLERİ ÇIKARDI BU ARADA BEN SELMA ABLAMI SOYDUM ÇOK GÜZEL BİR VÜCUDU VARDI MEHMET HEMEN MEMELERİNİ DUDAKLARINI SOMURA SOMURA EMMEYE ÖPMEYE BAŞLADI KOLTUĞA OTURTUP AMINI YALIYOR ADETA MIZIKA GİBİ ÇALIYORDU ABLAMIN AM SULARI DIŞARI AKMİŞTI HADİ VER YARAĞINI EMECEM DEDİ YARAK ARTIK ABLAMIN AĞZINDAYDI ÖYLE SAKSO ÇEKİYORDUKİ YARAK TAŞ GİBİ OLMUŞ AMCIĞA GİRMEYE HAZIRDI ABLAMI SIRT ÜSTÜ YATIRIP AMCIĞINA BAŞINI SOKMUŞTUKİ ABLAM OHHHH OHHHH DİYOR SOK OSURT BASTIR DİYE İNLİYORDU.
MEHMET ABLAMI DEĞİŞİK POZİSYONLARDA UZUN SÜRE SİKTİ ARTIK ABLAM HADİ ARTIK HADİ ARTIK DİYORDU MEHMET YARAĞI BİRDEN AMCIKTAN ÇIKARIP ABLAMIN AĞZINA VERDİ ABLAM ÖYLE SOMURUYOR EMİYORDUKİ MEHMET ABLAMIN AĞZINA PATLATTI ABLAM MENİLERİ ADETA İÇİYORDU BU BİRİNCİ PARTİYDİ VE ABLAMIN YARAĞA ALIŞMA FASLIYDI TEMİZLENDİKTEN SONRA YEMEK İÇİN HAZIRLIK YAPARKEN ABLAM BANA GÖTÜMDEN HİÇ SİKİLMEDİM O YARAĞI ALAMAM DEDİYSEDE ALIRSIN ABLACIĞIM SENİN KASA DAHA NELER ALIR DEDİM SENDE BU YARAK YEME HASTALIĞI VARKEN SENİN GÖT DELİĞİN ONU ÇOK RAHAT ALIR DEDİM GÜLÜŞTÜK .
YEMEKTEN SONRA ÖYLE BİR SEX OLDUKİ BUNU VE DEVAMINI BİR SONRAKİ YAZIMDA ANLATACAĞIM ŞİMDİLERDE KADİR ARTIK GÖT SİKME UZMANI OLDU ONUN YARAĞINI ÇOK RAHAT ALIYORUM KADİRE ABLAMIDA SİKTİRECEĞİM HOŞÇA KALIN….

Kategoriler
Uncategorized

KIZ ARKADAŞIMIN EVİNDE PASİF SİKTİM.

KIZ ARKADAŞIMIN EVİNDE PASİF SİKTİM.

Merhaba daha önce FATİH’i nasıl siktiğimi anlatmıştım.
Şimdi ise kız arkadaşımın evinde yaşadıklarımı anlatacağım.
Bir gün çok azdım ve net başına geçtim genç ve parlak bir pasif arıyordum. Uzun bir aradan sonra parlak ve minyon bir pasif ile tanıştım. Biraz konuştuktan sonra anlaştık ve kamerada birbirmizi gördük. Oda olabileceğini ve evin nerde olduğunu sordu bende tarif ettim. Telefon numaramı verdim ve gelmesini bekledim.

Neyse aradan yaklaşık olarak 1 saat geçti ve telefonum çaldı. Geldiğini söyledi bende hemen indim ve onu almaya gittim. Gerçektende genç, parlak ve minyon bir pasifti. Hadi eve gidelim dedim ve yavaş yavaş evin yolunu tuttuk.

5 dakika sonra nihayet eve gelmiştik. İçeri geçtik ve hadi otur dedim. Oturduk biraz konuştuk. O konuştukça ben nasıl sikeceğimin hayalini kuruyordum. Biraz muhabbeten sonra hadi başlayalım mı dedim. Ev dikkatini çekmiş olacak ki kadın kıyafeti varmı diye sordu bende evet dedim. Ozaman bana kıyafet verirmisin dedi, bende tanga, sütyen ve transparan bir gecelik çıkartıp verdim. Müsade edersen biraz makyaj yapacağım beni beklermisin dedi. Bende tamam dedim ve odaya geçip bir sigara yaktım. Yaklaşık 10 dakika sonra odaya bir afet girdi resmen. Ayağa kalktım ve çok güzel olmuşsun yavrum bu güzellik nedir dedim. Oda bu akşam çok eğlenceli olacak dedi ve hemen ayağa kalkarak kalçalarına yapıştım.

Yavaş ol daha zamanımız var acele etme dedi. Bende çok azdım hemen seni sikmek istiyorum dedim. Oda biraz daha sabır çok zevk alacaksın dedi ve beni koltuğa oturttu. Yavaş yavaş şortumun üzerinden yarrağımı okşamaya başladı ve yarrağım kalkmaya başlayınca şortumu ve boxerimi çıkarttı. Bende üzerimdeki t-shortu çıkarttım. Tam aradığım erkeksin dedi ve hemen kalkmış olan yarrağımı ağzına alıp sakso çekmeye başladı. Yarrağımı köküne kadar alıyor ve resmen sömürüyordu. Bende kalk koltuğun üstüne gel bende senin kalçalarını okşayım dedim. Oda hemen kalkıp koltuğa oturdu. O sakso çekerken bende kalçalarını okşamaya başlamış ve deliğini hafif hafif zorluyordum. Birinci parmağım deliğine girdiğinde daha şevkli bir şekilde sakso çekmeye başladı. Çok güzelsin yavrum dedikçe şevkle sakso çekiyordu.

Sakso çekmeyi bırakıp göbek deliğimi ve memelerimi emmeye başladı. Harikasın yavrum sen dedim ve birazda sen benimle ilgilen dedi. Hemen önümde domalttım ve transparan geceliği sıyırdım. Altında siyah tanga vardı onuda yan tarafa çekerek göt deliğini yalamaya başladım. Hafiften açılan göt deliğini parmaklayarak yalamaya başladım. Her dil darbesinde inliyor hadi ERKEĞİM artık içime gir diyordu ve bende dayanamadım.

Yarrağımı hafiften kremleyerek göt deliğine dayayarak yavaş yavaş sokmaya başladım. Oda hareketlendi ve yavaş yavaş içine almaya başladı ve sonunda köküne kadar sokmuştum.

Hadi erkeğim durma dedi. Bende yavaş yavaş ileri geri yapmaya başladım. Daha sonra hızlandım ve her vuruşumda şap şap ses geliyordu ve dayanamayarak içine boşaldım. Döllerimi tam olarak içine boşalttıktan sonra biraz bekledim ve sonra içinden çıktım. Oda yüz üstü yattı ve rahatladınmı erkeğim dedi. Bende daha rahatlamadım devam etmek istiyorum dedim. Oda tamam ama ben bir vücudumu yıkayayım ve yatak odasında devam edelim dedi bende tamam dedim.

O duşa girdi ve bende hemen duşa girdim. Vücudunu yıkıyordu bende arkasına yanaştım ve birlikte duş alalım dedim. Oda tamam dedi ve yarrağımı götüne yasladım yine hemen kalktı benim yarrak. Fıskiyeden sular üzerimize dökülürken hadi sakso çeksene dedim ve hemen eğilerek ağzına aldı. Yine gırtlağına kadar sokup emmeye başladı. Hadi kalk dedim ve domalttım yine açılan deliğine tek seferde girmişti yarrağım.

Üzerimizden soğuk sular dökülürken onu bir güzel sikiyordum. Minyon olduğu için hadi gel kucağıma alıp sikeyim seni dedim. Oda hemen kucağıma atladı ve eli ile yarrağımı içine soktu. Bir süre sonra hadi yatağa geçelim dedim. Oda ıslağız dedi bende olsun daha güzel olur dedim ve kucağımda yatağa götürdüm.

Yatakta hemen bacak omza yaparak tekrar sikmeye başladım. İkimizde manyak zevk alıyorduk. Sonra üzerine çıkayım biraz ben zıplayım dedi ve hemen beni alta alarak yarrağımın üstüne oturdu. Deliler gibi yarrağımın üstünde zıplıyor ve inliyordu. Ben baya bir azmıştım ve tam gelmek üzereyim dediğimde üstümden kalkarak yarrağımı hemen ağzına aldı ve sakso çekmeye başladı. Bu seferde büyük bir hırıltı ile ağzına boşaldım. Akan döllerimi diliyle toplayarak ve emerek hepsini yuttu. Yatakta biraz yatıp dinlendik ve o gece değişik pozisyonlarda tam 4 defa siktim onu.

Kategoriler
Uncategorized

Parti Kafası

Parti Kafası
Taylan’la üniversite yıllarında tanışmıştık. Okulun ilk günlerinden itibaren hocalar tarafından sevilen, çalışkan öğrencilerden biriydi ama öğrenciler arasında biraz kötü bir şöhreti vardı. Onun için kimileri “ibneymiş” derken, kimileri de Taylan’ın sadece kibar bir çocuk olduğunu ve genelde sınıfın kızlarıyla takılması nedeniyle bu dedikoduların türediğini söylüyorduu. Taylan’ın ibne olduğu okulun üçüncü senesinde ortaya çıktı çünkü Taylan korkusuzca “açılmaya” karar vermişti. Tabi bu açıklamadan sonra Taylan’ın çevresindeki kimi insanlar onu arkadaşlıktan çıkartarak görmezden gelmeye başlarken, kimileri de ona ilk tanıdıkları davranmayı seçmişti. Ben de ikinci gruptaydım. O zamana kadar hiçbir ibneyle arkadaş olmamıştım, Taylan da oldukça zararsız görünüyordu. Bana ya da okuldan başka herhangi bir çocuğa sulandığını hiç görmemiştim. Taylan’la bu ibnelik müessesesini neredeyse hiç konuşmamıştık, ibneler nasıl seks yapıyor onu bile bilmiyordum ama merak da etmiyordum. Taylan’la arkadaş olmak işime geliyordu açıkçası çünkü etrafında sürekli hoş kızlar da oluyordu.Taylan’ın sürekli takıldığı kız arkadaşlarından biri olan Sumru, ilk gördüğüm zamanlardan beri ilgimi çeken sarışın, peri kızı gibi bir kızdı. Sumru ile aynı arkadaş grubunda takıldıkça zaman içinde yakınlaşmıştık ama bende Taylan’ın cesaretinin binde biri olmadığından Sumru’nun benim hakkında neler hissettiğimden haberi olamıyordu. Taylan kalkıp koskoca okulda “ben ibneyim”, diyebilmiş ama ben bir tanecik kıza “ben senden hoşlanıyorum”, bile diyememiştim. Sonunda bu konuda Taylan’dan yardım istemeye karar verdim. Taylan da, “Cuma gecesi bir parti var, birkaç kişiyle beraber Sumru da geliyor benimle. İstersen sen de gel Osman”, deyince Hiç düşünmeden geleceğimi söyledim. Bilmediğim şey ise partinin nerede olduğuydu… Aslında bilmediğim çok şey vardı…

Cum akşamı saat sekiz civarı, Taylan’ın söylediği buluşma noktasına vardığımda Sumru henüz gelmemişti. Benden önce gelenlerden ikisi okuldan tanıdığım Berkay ve Eser adında iki çocuktu. Benden sonra önce üç kız daha geldi, kızlardan sadece biri, yani İdil bizim okuldandı. Diğerleri ise İdil’in mahalleden arkadaşları Yücel ve Şebnem’di. Fakat kızlardan hiçbiri Sumru’nun yerini tutamazdı. Geldiğinde Sumru, omuzlarına dümdüz inen, küt kesilmiş sarı saçlarıyla ve omuzlarıyla sırtını hafifçe açıkta bırakan askılı elbisesiyle muhteşem görünüyordu. Taylan bana sırıtarak göz kırptı benim ne kadar etkilenmiş olduğumu farkederek. Sumru’dan sonra da aramıza bizlerden yirmi yaş büyük bir adam katıldı. “Ben Bora”, diyerek hepimizle tokalaştıktan sonra Taylan’a “Nasılsın?”, diyip samimi bir şekilde yanağından öpünce, kızlar birbirlerine bakıp kıkırdamaya başladılar. Meğerse bu Bora denen adam son zamanlarda Taylan’a çakıyormuş. Ben de onu gruptakilerden birinin babası filan sanıyordum onlar söyleyene kadar. Önce hep beraber güzel müzikler çalan bir mekana gittik. Burada hem aperitif bir şeyler yedik, hem de bir şeyler içtik. Bu arada o gece biraz da cesaretimi toplayıp Sumru’ya açılma planları yaptığım için biraz daha hızlı içiyordum. Berkay’la Eser, İdil’in yanında getirdiği kızlarla asılıyorlardı. Biz partinin olduğu mekana vardığımızda Eser’le Şebnem bayağı bir yol almışlardı ama Yücel Berkay’a pek pas vermiyordu. Acaba sonum hangisi gibi olacak diye düşünmeden edemiyordum. Parti mekanı bir gay kulüp olduğundan etrafta yiyişen bir sürü ibne vardı ve Taylan’da babası yaşındaki adamla bademcik ameliyatına başlamıştı bile. Bu arada İdil de Sumru’yu esir almış, sürekli kulaktan kulağa konuşup gülüşüyorlardı. İdil Yücel’e sardığı sırada ben de hemen Sumru’ya yanaşıp, “Sana söylemem gereken önemli bir şey var”, dedim. Yüzüme baktı, “Ne oldu?”, dedi. “Yok bir şey olmadı… ya da evet oldu”, diye saçmaladım. “Burası çok gürültülü çıkınca söylersin”, deyince fırsatı kaçırdığımı düşündüm. Bir yandan da Berkay’ın Yücel’den umudunu kesip Sumru’ya yazdığını düşünüyordum, o nedenle de ben de onunla muhabbet etmeye çalışıp ilgisini dağıtmaya çalışıyordum. Bu arada etrafımızdaki ibnelerden biri yanımıza yaklaşıp bize “Çift misiniz, çok yakışıyorsunuz…”, dedikten sonra Berkay’dan da uzak durmaya karar verdim. Geriye Taylan kalıyordu ama o da sevgilisiyle yiyişmekle meşguldü. Epeyce alkol aldıktan sonra en son kızlarla dans ettiğimi hatırlıyorum…

Büyük ve yumuşacık bir yatakta yatarken, üzerimdeki örtünün altından erekte olmuş aletimi iştahla emen bir ağzın verdiği zevkle uyandım. Etrafa baktığımda odayı tanıyamadım ama bunun Sumru’nun odası olduğuna emindim. Sumru taşaklarımı tek tek ağzına alıyor, yarrağımın sapını emip yalayarak ta kafasına kadar çıktıktan sonra dudaklarının arasına hapsettiği kafayı lolipop gibi emiyordu. Bu kız bu işte çok ustaydı ve yarrağa belli ki çok acıkmıştı, onun hevesini bölmemek için uyuyormuş gibi yapmaya karar verdim. Gözlerimi kapattım ve boşalana kadar açmamaya karar verdim. Üzerimdeki örtünün kaldırıldığını ve yatağa ikinci bir kızın daha oturduğunu hissettim. Sumru belki de tek başına bana bunları yapmaktan çekinip kankası İdil’le grup yapmayı planlamıştı. “Aman Tanrım, İdil’le beraber bana oral yapacaklar”, diye düşündüm zevkle. İri bir el taşaklarımın bittiği yerden yarrağımı kavradığında bunun İdil olduğuna emindim çünkü İdil biraz iri bir kızdı. Sumru yarrağın kafasını emmeye devam ederken İdil de iki taşşağı birden ağzına alarak diliyle onlara masaj yapmaya başlamıştı. İdil yarrağımı dibinden sıktıkça kafası Sumru’nun ağzında şişiyor, o da diliyle bu iyice şişmiş kafaya darbeler atarak artık sızmaya başladığına emin olduğum mezilerimi yutuyordu. Bir ara İdil de şişkin kafayı ağzına alarak diliyle damağı arasında eze eze emdi ama o emerken değil Sumru emerken döllerimi fışkırtmak istiyordum. Sumru ağzına yeniden aldığında artık sevgilimi kuş sütüyle beslemeye hazırdım. Birden dolu dolu fışkırtmaya başladım, Sumru’nın ağız dolusu yuttuğunu hissettim. Az sonra yarrağımı ağzından çıkarır çıkarmaz İdil’in ağzına alıp döllerimin geri kalanını yalayıp yuttuğunu hissedebiliyordum. Bir an yarrağımın başını da aralarına alarak iki kızın öpüştüğünü hissettim. “Vay orospular vay!”, dedim içimden, döllerimi birbirlerinin dudaklarından ve yarrağımın sapından yalıyorlardı. Gözlerimi açtığımda gördüğüm manzarayla kalp krizi geçirebilirdim. Taylan ve sevgilisi Bora dudaklarını yalayarak keyifle sırıtıyorlardı bana.

“Osman, çok lezzetlisin, çok beğeniyorum tadını”, dedi Bora taşaklarıma bir öpücük kondurarak. Taylan da, “Çok güzel bir yarrağın var Osman… Hayrola sen niye böyle çok şaşırmış gibisin?”, dedi. “Ya ben Sumru bana şey ediyor diye sanmıştım…”, diyebildim. Taylan’la Bora birbirlerine bakıp güldüler. “Yahu sen onun lezbiyen olduğunu anlamadın mı Osman?”, diye sordu Bora. “Lezbiyen mi? Nasıl ya?”, dedim çünkü şok olmuştum. Taylan, “Ama bilmiyordu be Bora, ben de söyleyemedim direkt, kendi gözleriyle görsün diye partiye çağırdım ama alkol aldıkça da iyice gaza geldi çocukcağız. İdil’le bayağı yakınlaştılar halbuki ama anlamadı bizim Osman. Biliyorsun bazı lezbiyenler çok güzel oluyor, tıpkı Sumru gibi”. Bora, “Evet hayatım”, diyerek onu benim spermlerimle nemlenmiş dudaklarından öptü. Ben yatakta doğrulup bu iki ibneden bir an önce kurtulmayı düşünürken Bora, “Dün gece olanlar için kendini kötü hissetme sakın”, dedi, “Hepimiz bu yollardan geçtik kendimizi kabullenene kadar”. Taylan, “Ben de bunu tahmin edememiştim, sen biseksüelmişsin demek ki Osman”, dedi. “Ohha! Ne oldu ki dün gece…?”, dedim. Bora gülerek, “Bayağı hızlı girdin bu ortamlara…”, dedi, “Bir ara içki almaya gidiyorum diyerek yanımızdan kayboldun, sonra seni tuvalette sarışın ve uzun saçlı bir çocuğun ağzına verirken buldum. Çocuğa durumu izah etmem bayağı zaman aldı, sen de benimle gelmek istemedin. Çocuk da -amca bir siktir olup gider misin, boşalsın bi rahat bırak!- diyordu bana. Bu arada sen de -Sumrrruuuu, yavruuuum, bebeğimmmm- filan diyordun. O zaman anladım senin bayağı sarhoş olduğunu”. Taylan, “Valla komediydi, tuvaletteki sarışın da sürekli Bora’ya -Bu gece Sumru’yum ben, bizi rahat bırakır mısın?- diyip durmuş”. “Sonra?”, dedim korkuyla. “Boşalmışsın ağzına, doyurmuşsun çocuğu, ondan sonra bırakmış iki eliyle yapıştığı aletini…”, diye sırıttı Taylan.

“Ben artık müsadenizle gideyim…”, dedim hemen bunun üzerine, dün geceyi ve o sabahı hiç yaşanmamış sayıp Sumru’yu nasıl unutacaktım hiçbir fikrim yoktu ama kendimi kötü hissediyordum. “Dün gece beni nasıl siktiğini hatırlıyor musun peki?”, dedi Taylan, “Gece çok alkol aldığın için uykunda kusmaya başlayıp da boğulma diye seni yatağımıza aldık. Aramızda bir süre uyuduktan sonra bana arkadan sarılıp tek bacağını da üstüme atınca aletin tam deliğime sürtmeye başlamıştı. Bir süre sonra dayanamayıp aletini sapından kavrayıp içime soktum ve kendimi kucağına bastırıp çekerek zevklenmeye ve inlemeye başladım. Bu arada Bora’da uyandı inlemelerime. O da önce bacaklarının arasından senin taşaklarını emip yalamaya başladı sonra da benim ağzıma verdi sen beni sikerken” Dün gece gerçekten de ne çok şey olmuştu meğer. Bora, “Sonra?…”, diye sordum merakla. “Sonra uyuduk, ta ki ben belki bir daha bu fırsat elime geçmez diyerek yorganın altına inip yarrağını emmeye başlayana kadar. Bora tuvalete çişini yapmaya gitmişti, sonra dönünce o da bana katıldı, sonrasını biliyorsun”. Bora’ya dönüp, “Abi ben kendimde değildim bile, kusura bakma hiçbir şey hatırlamıyorum”, dedim. O da gülümseyerek, “Merak etme biz Taylan’la zaten açık ilişki yaşıyoruz. Onu kıskanıp da sana kızmam yani…”, dedi. Bu kez yataktan hızlı bir kalkış yaparak giysilerimi aramaya başladım odanın içinde. “Kıyafetlerini yıkadım, şu anda kurutucu da”, dedi Bora, “Tuvaletteki macerandan sonra çişini yapmıştın da”. Taylan kalkıp boynuma sarılarak, “Üzülme Osman, Sumru’yu unutmana yardımcı olacağız” derken yarrağımı kavradı. “Taylan, yapma!”, dedim sertçe, “Artık sarhoş değilim! Ayrıca ibne de, biseksüel de değilim!”

“Tekrar yalamamı istemediğine emin misin?”, dedi Taylan dudaklarını ısırarak. Bora da, “İstersen yine beraber de yalayabiliriz”. O anda hafifçe sertleştiğimi hissettim ama yiğitliğe bok sürdürmek istemiyordum. “Ben hiç zevk almadım ki zaten”, dedim. “Emin misin?”, dedi Bora, “O zaman bize zevk almadığını kanıtla. Hem bu arada çamaşırların da kurumuş olur”. İki ibne de büyük bir açlıkla yarrağıma bakıyordu. “Olmaz!”, dedim, “Ben siz o işi yaparken bakamıyorum bile!”. Taylan, “Bakman gerekmiyor ki”, diyerek beni yatağın ayak ucuna doğru çekip omuzlarımdan tutarak geri yatırdı, “Gözlerini kapat, gerekirse Sumru’yu düşün. Hatta İdil’le beraber de olabilir”. Taylan resmen aklımı okuyordu. “Rahat ol Osmancım”, dedi Bora, yataktan sarkan bacaklarımı aralarken. Gözlerimi kapatırken ikisinin birden kendilerine döl ziyafeti çekmek için ayak ucumda diz çöktüğü gördüm sadece. Sonra taşaklarımda sıcak bir nefes hissettim, derken önce taşaklarımdan biri sıcak bir ağız tarafından hapsedildi, biraz sonra da diğer taşşağımı diğeri ağzına aldı. Sağ taşşağımı Bora’nın, soldaki daha sarkık olanı ise Taylan’ın emdiğini biliyordum. Onları yeniden Sumru ve İdil’miş gibi düşünmeye çalıştıysam da olmuyordu. Yerimden doğrulup “Bakın işte kalkmadı bile”, demek için gözlerimi açtığımda taş gibi olmuş yarrağımın damarlı sapını yaladıklarını gördüm. O an belki de biseksüelimdir diye düşündüm. “Sonuçta ibne olmaktan daha iyidir”, diyordu kafamdaki bir ses. Tam bu sırada Taylan yarrağımın başını tekrar ağzına aldı. Dün gece ve bu sabah okul arkadaşım Taylan’ın bilmeden hem götünü hem de ağzını sikip doldurmuş olduğum aklıma geldi. Taylan ve Bora dönüşümlü olarak yarrağımı emerken, bir yandan da bacaklarıma ve göğüslerime masaj yapıyorlardı. Bora yanıma tersten uzanarak göğüslerimin ucunu, göbeğimi ve kasıklarımı yalarken Taylan doyumsuzca emmeyi sürdürüyordu. Tam gözümü açtığımda Bora’nın dimdik penisiyle burun buruna gelmiştim.

Bora’nınki benimki kadar uzun değildi ama kalın bir penisti. Taşakları da çok iriydi. Bu arada Taylan’ın “Bu zevk suyunun bağımlısı olacağım galiba, çok lezzetli”, dediğini duydum. O anda ağzına fışkırtmayı düşünüyordum ama tam da burnumun dibinde kocaman kalın bir yarrak varken biraz tırsmıştım. Taylan o sırada yarrağımı ta dibine kadar boğazına aldı. “Ahhhhh….”, diye inledim aldığım aşırı zevkle. “Yapma….” Sikimle göbeğim arasında kalan kısmı yalayıp emen Bora, “Taylan yavaş ol”, diyerek onu uyardı. Taylan’ın ayağa kalktığını gördüm. Sırtı bana dönüktü. Öne doğru eğilerek iki eliyle götünün yanaklarını iki yana ayırdı. Kıllı ve daracık bir deliği izliyordum Bora iyice sertleşmiş olan yarrağımın kafasının etrafında dilini gezdirip onu iyice tükürüklerken. Sonra iki eliyle yarrağımın sapını dibinden tutarak Taylan’a “Yavaşça otur üzerine birtanem”, dedi. Yarrağımın kafasının Taylan’ın kıllı deliğinin dudakları arasında kaybolduğunu, yavaşça tüm yarrağımın içine kaydığını görürken aklımdan sadece o azgın acıkmış götünü döllemek geçiyordu. Tam bu sırada Bora bir bacağını üzerimden atmış, demir gibi sert ve kalın siki kıllı ve taşakları göğsümün üzerine yayılmıştı. Bu sırada Bora’nın sikinin kafası nerdeyse çeneme değiyordu. O anda sikin deliğinde göz yaşı gibi bir zevk suyu damlacığı oluştuğunu gördüm. Damla giderek büyüyordu, her an boynuma damlayabilirdi. Kollarım Boranın bacakları altında kaldığından hareket ettiremiyordum. Tam bu sırada Bora hafifçe geri kayarak sikinin başını dudaklarıma sürdü. Bora’nın zevk suyu dudaklarımdaydı. Dudaklarımı büzerek onu uzaklaştıracağımı düşünürken bir kısmı ağzıma sızmıştı. Tam ağzıma sızanları tüküreyim derken Bora’nın sikinin kafası ağzıma daldı ve Bora’dan bir inleme duydum. Taylan o sırada sikime götüyle öyle şeyler yapıyordu ki akşamki kadar sarhoş olmuştum neredeyse. Ağzımda Bora’nın yarrak başı varken birden bire boşalmaya başladım Taylan’ın götüne.

“Mmmhh boşalıyor, hissedebiliyorum”, dedi Taylan. Boşalmam bittiğinde ayağa kalkıp Bora’ya sarıldı ve öpüştüler. Bu sırada Bora’nın yarrağının kafasını ağzımda gören Taylan “Ooo ilerleme var”, dedi, “Osman da acıkmış Boracım”, diyerek sevgilisinin arkasına geçti. Bora’nın iri taşaklarını emip yalamaya başladı, Bora’da benim yarrağımı yalayarak kalan dölleri temizliyordu. O sırada Bora zevkle inleyerek daha da ittiriyordu yarrağını ağzımın içine doğru. “Boşalacağım”, dedi Bora, o anda dilimle dışarı itmeye çalışıyordum ama o kalın ve sert yarrağını daha da bastırıp boğazıma kadar sokmuştu. Bir anda yarrağı kasılmaya başladı. Yarrağının sapını çevreleyen dudaklarımla damarlarının atışını ve döllerini oluk oluk boğazıma doldurduğunu hissetmekten başka yapabileceğim hiçbir şey kalmamıştı. Nefes alabilmek istiyorsam boğazıma dolan dölleri yutmam da gerekiyordu. Defalarca yutkundum, Bora’nın o koca taşaklarındaki bütün döller midemdeydi artık. Bora, “Offf bitirdin beni Osman”, diyerek yarrağını ağzımdan çıkarır çıkarmaz onu Taylan tekrar ağzına alarak son döl damlalarını emdi büyük bir keyifle. Ağzımda döl tadıyla yataktan doğruldum. Bir de ne göreyim, benimki gene taş olmuş. BU defa da Bora yüzünü bana dönerek kucağıma bindi ve yarrağımı dibine kadar kolayca içine aldı. “Deliği bayağı açılmış bu adamın”, diye düşünürken, Taylan da bacaklarımın arasına girip sikini Bora’nın deliğine soktu. Bora aynı anda ikimizi de içine almış ve üzerime doğru uzanmıştı. Taylan onun poposuna sertçe tokatlar atarak sikerken, Bora zevkten boynumu ve kulaklarımı yalıyordu. Bora fısıltıyla inilti arasında bir sesle, “Haydi Osman, taşaklarında kalan son döllerini de deliğime yedir”, der demez fışkırtmaya başladım yeniden… Seksimiz bittikten sonra Taylan, “Duş sırası senin Osman”, deyip beni banyoya soktu önce. Sonra da ikisi beraber girdiler.

O gün eve dönmeyip Bora’nın evinde kalmaya karar verdim. İyi ki de öyle yapmışım. Yalnız kalsaydım belki de depresyona bile girerdim. İşte o gün biseksüel olduğuma karar verdim… Sonrasında Sumru’yla da konuştum, “Valla Osmancım, erkeklerden hoşlanabilseydim seninle bir denerdim ama hiç hoşlanmıyorum yavrum ya çok üzgünüm. Ama arkadaş olarak seviyorum seni”, dedi. Taylan ve Bora’yla da arada hala seks yapıyoruz fakat okul bittikten sonra ben de girdiğim işyerinden grafiker bir hatunla takılmaya başladım. Yaşça benden büyüktü biraz ama yatakta çok iyiydi. Sonra da şirketin müşterilerinden bir olgun beyle takıldım epeyce. Sonuçta anladım ki ikisinin de tadı başka ve ikisini de seviyorum. Şu anda hayatımda sürekliliği olan biri yok ama belki de böylesi daha iyi. Umarım günün birinde ben de herkes gibi sürekli birlikte olacağım insanı bulurum.

Kategoriler
Uncategorized

Tango Hocam Sex Partnerim Oldu…

Tango Hocam Sex Partnerim Oldu…
Size bu anlatacağım olay 13-14 Eylül ve 20-21 Eylül 2014 tarihlerinde dolu dolu geçen bir hafta sonlarında yaşandı. Ancak elbette sizlere olayın tüm detaylarını anlatacağım için her şeyin başlangıcından itibaren anlatmak istiyorum.

Aslında her şey şirket çalışanlarım için yaza veda partisi düzenleme kararı aldığım Eylül ayının ilk günleriyle birlikte başladı. Partiyi Ekim ayında düzenleyecektim. Konsept olarak Arjantin esintilerini seçmiştim. Bunu belirlemem de eşim Ersin’in de etkisi olmuştu. Dünya Kupası serüveni boyunca koyu bir Arjantin destekçisi olarak maçları izlemesi benim de bu yıl ki yaza veda konseptim için ilham kaynağı oldu. Partide Arjantin yemekleri, müzikleri ve dansları ana temayı oluşturacaktı. Gecenin finalinde de güzel bir tango gösterisi planlıyordum.

Bu düşüncelerim içerisinde her detayı kusursuz planlamaya çalışırken Ersin bana, finalde ki tango gösterisini sen neden yapmıyorsun dedi. Bu fikir aklıma yatmıştı. Ders alıp, finalde gösteri yaparak çalışanlarımı hem şaşırtmak, hem de geceye katılımlarına teşekkür ederken böyle bir süprizle yaza veda etmek hoş olacaktı. Hemen tango kurslarını araştırmaya başladım. Ersin’in böyle şeylere ilgisi olmadığı için tango kursunda bana eşlik etmesini teklif dahi etmedim. Kadıköy’de bir kurs buldum, sayfasını inceleyip, ekşi sözlük gibi yerlerden yorumları araştırınca doğru yeri bulduğumu düşündüm ve önce telefon görüşmesi, sonrasında da kursa giderek programları hakkında bilgi aldım ve kaydımı yaptırdım.

Kurs Çarşamba-Perşembe akşamı ve Cumartesi – Pazar günleri öğleden sonra olacaktı. Normalde sadece hafta içi akşam ya da hafta sonu seçenekleri olmasına karşın, benim yoğun bir programla özel ders isteğim üzerine bana özel yoğun bir program belirlediler. Sürekli spor yaptığım için tango derslerindeki yorucu tempo beni zorlamayacaktı.

İlk ders 03 Eylül – Çarşamba akşamıydı. İş çıkışında kursa gittim. İşten çıkıp gittiğim için o gün ofise giderken giydiğim elbisemle kursa gitmiştim. Üstümde tek parça, eteği pileli ve süper mini kırmızı askılı bir elbise vardı. Ayağımda kırmızı rugan, sivri uzun topuklu, burnu açık ayakkabılarım vardı. Kursun kayıt olduğum ofis kısmında oturup ders alacağım hocamı bekliyordum. Bir kaç dakika sonra Atilla geldi. 1.85 boyunda, fit bir vücuda sahip, esmer, hafif uzun saçlı ve saçını arkadan toplamıştı. Üstünde siyah bir gömlek vardı, üstten 3 düğmesi açık. Altında siyah kumaş pantolonu ile beni gördüğüm anda etkilemişti.

Tanıştık ve kibarca tokalaştık. 30 yaşında ve bekardı. İstanbul’da tek yaşıyordu, daha sonraları aslen Eskişehir’li olduğunu da öğrendim. Derse geçmiştik. İlk başlarda temel bir kaç hareketle başladık. Dans etmeyi sevdiğim için vücudum kıvrak hareketlerde zorlanmıyordu. Atilla’nın da yönlendirmeleri ve motive edici sözleriyle daha ilk dersten tango benim dansım demiştim. 2 saatlik çalışmanın sonunda Atilla bana, hedeflediğinizden daha çabuk öğrenecek bir yapınız var, yarın aynı saatte bekliyorum dedi. Ben de keşke haftanın 7 günü gelsem dedim. Atilla da bu istekle 7 gün gelmişcesine öğreneceksiniz dedi.

Kurstan çıkıp eve giderken Atilla’yı o ilk gördüğüm an hep gözlerimin önüne geliyordu. Beni çok etkilemişti. Eve gittiğimde Ersin ders nasıl geçti dedi. Ben de koltuğa oturup sırtımı yaslayıp, ahhh çok güzeldi dedim gülerek. Ersin’de bana ders mi, yoksa hoca mı güzeldi dedi. Ben de tango benim dansım mış bunu anladım dedim. Ersin’de yeni bir macera ve sex partneri kokuları geliyor burnuma dedi. Bende Ersin’e, adı Atilla dedim sadece. Ersin’de o halde tadını çıkart bebeğim dedi.

Ertesi gün / 04 Eylül -Perşembe günü ofisimde çalışırken önceki geceyi düşlüyordum, Atilla’nın belime sarılması ve bedenimi bedenine dokundurduğu anlar hep aklımdaydı ve biran önce akşam olsun istiyordum. Ofisten çıkıp kursa uçarak gitmiştim adeta. Üstümde bu kez gece mavisi de denen koyu lacivert bir deri elbise vardı. Dansta bacak hareketleri ön planda olduğu için elbiselerimin eteğinin bol olmasını tercih ediyordum. Deri elbisemde bol eteğe sahipti.

Dans ederken Atilla’nın ellerinin bedenimde dolaşması beni adeta çıldırtıyordu. Ders sonrası Atilla bana, henüz 2 ders olmasına karşın inanılmaz hızlı ilerliyorsun dedi. Bende eğer bir işi zevkle yaparsan doruğa çıkman kolay olur, ben de bunu zevkle yapıyorum dedim. Atilla’da bana doğrusu bugüne kadar ki öğrencilerim içerisinde benim de en çok zevk alarak çalıştığım siz oldunuz dedi. Ben de ona artık siz demek yerine bana sen de lütfen dedim. Artık daha samimiydik. Kurstan çıkarken arabama bindiğim sırada Atilla’yı gördüm. Kurstan çıkmıştı. Yanına yaklaşıp, gideceğin yere bırakabilirim dedim. Önce bir şeyler yiyeceğim sonra eve geçeceğim seni yolundan çevirmiyeyim dedi. Bende o halde yemeği birlikte yiyelim bende çok acıktım dedim. Atilla’da peki o halde diyerek arabama bindi.

Elbisemin eteği araba kullandığım için yukarı kadar sıyrılmıştı ve eminim ki tangam görünüyordu. Atilla kaçamak bakışlarla bana bakıyordu farkındaydım. Atilla’nın evi Bostancı’daydı, Kadıköy’den Bostancı’ya doğru yol alırken sohbet ediyorduk. Bostancı’da güzel bir balık lokantasının önünde durdum ve arabadan inip lokantaya girdik. Yemeklerimizi yerken sohbeti ilerletmiştik. Birbirimizi daha fazla tanıyorduk. Yemekten sonra lokantadan çıktık ve Atilla’nın evinin doğru yol aldık. Evinin önüne arabamı çektiğim de bana, bu gece için teşekkür ederim. Türk Kahvesinde iddalıyımdır, sana bir kahve ile bu gece için teşekkür etmek istesem beni kırmazsın umarım dedi. Bende bu nazik teklif asla red edilmez, bir kahve için vaktim var dedim ve arabadan birlikte inip oturduğu apartmana girdik.

Evi apartmanın 3. katındaydı, küçük ama şirin bir evdi. Zevkli döşenmişti, eve İspanyol havası hakimdi. Salonda ki kitaplığındaki kitapları karıştırırken, Atilla da kahvelerimizi yapıyordu. Elinde ki tepsinin içinde 2 fincan kahve, yanında lokum ve likör ikramı ile salona girdi. Sunum gerçekten etkileyiciydi. Kahvemi alıp, abajurun altındaki tekli koltuğa oturup bacak bacak üstüne attım ve kahvemden bir yudum aldım. Gerçekten de lezzetliydi. Atilla’da karşımda ki kanepe de oturuyordu. Evimi şereflendirdin, hoş geldin dedi. Bende teşekkür ettim.

Sana bir itirafta bulunmak istiyorum dedi, seni dinliyorum dedim ona. Kursa kayıt olmaya geldiğin o gün seni gördüğümde bu kadın benim öğrencim olmalı dedim kendi kendime, sonra da kaydını alan arkadaşımla konuşup sana özel dersi benim vermek istediğimi söyledim, normal de başka bir arkadaşım senin dans öğretmenin olacaktı, ancak ben senden çok etkilendim ve istediğimi elde etmeyi severim dedi. Bende ne istediğini bilen kişiler beni her zaman etkilemiştir. Bu içten itirafın için teşekkür ederim dedim. Atilla daha sonra bana, senin gibi güzel, çekici bir kadının eşi neden ona dans kursunda eşlik etmez ki dedi. Bende ona, eşim her zaman benim özelime saygı duymuştur ve ben de ona istemediği şeyi yaptırmam, dans konusunda erkekleri bilirsin pek başarılı değillerdir. O nedenle sen git beni karıştırma dedi dedim. Atilla’da doğrusu bu benim işime geldi, çünkü sana hem özel ders verip, hem de dans partnerin olmak benim için büyük zevk dedi. Ben de o zevk bana ait dedim gülerek.

Kahvem bitmişti ve saat 24’e yaklaşıyordu, sohbet çok keyifli ancak kalkmam gerek. Cumartesi yeniden görüşmek üzere dedim. Atilla’da Cumartesi’yi iple çekicem dedi. Bende gülerek neredeyse bana burada kal diyeceksin dedim. Atilla’da keşke öyle bir imkan olsa da bu gece birlikte uyuyabilsek dedi. Bende istediğini elde etmeyi sevdiğini söyledin, çok istersen belki bunu da bir gün elde edersin ama bu gece için sana tek başına tatlı rüyalar dedim ve evinden çıkıp arabama binerek eve döndüm.

Yol boyunca aklımda bana söylediği o sözler vardı, ” senden çok etkilendim ve istediğimi elde etmeyi severim ” sözü beynimde yankılanıyordu adeta. Atilla’da garip bir şey vardı beni çeken, içten içe onun yanında olmak istiyordum ancak aynı zamanda da kolay elde edilen bir kadın olduğumu düşünmesini de istemediğim için kendimi ondan kaçırıyordum. Bu düşünceler içerisinde eve varmıştım.

Ersin salonda film izliyordu. Yanına oturup dudağından öptüm. Bu akşam ders uzun sürdü dedi bana gülerek, bende aklından geçen olmadı dedim. Buna üzülmüş gibi bir halin var dedi, ben de istesem olabilecek ortam vardı hayatım ama ben kolay değilim bilirsin dedim. Ersin’de zor kadını oynuyorum diyorsun, zaten bu kurs olayının da bir fantazin olduğunu tahmin etmiştim dedi. Bende hayır bir fantazi olarak düşünerek başlamadım, gerçekten tango öğrenmek istiyorum, sen bana tango’da eşlik etmeyeceğini söyledin dedim. Ersin’de peki kızma canım, tango beni açmıyor, sen keyfine bak, sonuçta özgürsün dedi. Bende hafifçe Ersin’in üstüne eğilip pantolonun üstünden sikini okşayarak beni istediğin kadar özgür bıraksan da, ben seninim dedim. Ersin’de saçımdan tutup beni öptü ve benim yaramaz kedimsin sen dedi ve salonda sevişmeye başladık.

Saat 03.30′ yaklaşıyordu salondaki halının üstünde yatıyorduk, benim başım Ersin’in göğsündeydi ve Ersin’de saçlarımı okşuyordu. Bana adı ne peki diye sordu, tango hocamdan bahsettiğini anlamıştım. Başımı ona çevirip Atilla dedim. Güçlü bir ismi var, sence istediğin o mu peki dedi. Ben de buna henüz karar vermedim, ama onun istediğinin ben olduğumu çok iyi biliyorum dedim. Ersin’de ona ne şüphe, tango aşkın dansı ve senin gibi baştan çıkarıcı bir kadınla tango yapmak seni istemeye fazlasıyla yeter dedi. Bende Ersin’in üstüne çıkıp sikinin üstüne oturup dudaklarına doğru eğildim ve hadi bana aşkımızın dansını yaptır dedim. Ersin sikini tutup amıma yerleştirdi ve sende şarkımızı söylemeye başla diyerek beni kucağında zıplatmaya başladı, siki amımın derinlerine doğru ilerledikçe zevkle inliyordum, iniltilerim aşkımızın şarkısıydı ve ben Ersin’in sikinin üstünde zevkle dansımızı yapıyordum.

Ertesi sabah Cuma günü uyandığımda saat 10.30 olmuştu. Ersin yatakta yoktu ama bir not bırakmıştı yastığının üstüne, aşkımızın dansı ve şarkısıyla bana yaşattığın zevkin doruğunda güne uyandım, seni uyandırmaya kıyamadım, bugünü kendine ayır, hafta sonu dans derslerin var, enerji topla, seni seviyorum yazıyordu. Yataktan gece yaşadığım zevkin keyfi ile mahmur bir şekilde kalktım, jakuziyi açtım ve su ile doldurdum ve içine girdim. Suyun bedenimdeki rahatlatıcı masaj etkisiyle mayışmıştım. Aklımda Atilla ile o ilk karşılaşma anımız vardı. Onda farklı bir şey vardı, kafamı ve duygularımı karıştıran farklı bir şey ama adını koyamıyordum bu duygunun.

Jakuziden çıktıktan sonra Ersin’i aradım. Beni düşünerek benim için bugünü bana ayırmasından dolayı ona teşekkür ettim. Kahvaltımı yapıyorken sosyal medya sayfalarımda dolaşıyordum. Atilla’nın profil sayfasını inceliyordum, fotoğraflarına bakıyordum. Dans yarışmalarından, özel hayatından, tatillerinden fotoğraflar vardı. Fotoğraflarına bakarken heyecanlandığımı hissettim, kendi kendime güldüm, bu çok garipti, Atilla beni fazlasıyla etkilemiş ve içimde ona karşı bir heyecan oluşmasına neden olmuştu. Kahvaltı sonrası giyinip dışarı çıktım, İstinye Park’a gidip dolaşıyordum. Mağazalarda kıyafetlere bakarken Atilla bunu sever mi acaba diye düşünürken buldum kendimi ve denediğim kıyafetlere aynada bakarken kendime gülümsedim ve kızım sen istenensin, ona istediğini hemen verme ki kıymetli ol dedim. Alışverişimi yaptım ve çıkışta Ersin’i aradım. Saat 18 olmuştu, o da artık işten çıkacaktı. Buluşu dışarıda yemek yiyelim dedim.

Yemek sırasında Ersin’e Atilla ile ilgili içimdeki duyguları anlattım, o da bana sen asla kolay bir kadın değilsin, ama anlıyorum ki onun seni istediği kadar, sen de onu istiyorsun, o halde onu sen elde et, seni elde etmeye çalışırken de sana çıldırmasını sağla dedi. O sıra da Atilla’dan mesaj geldi telefonuma, mesajda ” dün bu saatlerde seninle yemekteydim, şimdi ise yalnızım, ama yarın seni göreceğim için mutluyum ” yazıyordu. Mesajı yüzümde bir tebessümle okudum, Ersin’de ne oldu diye sordu. Mesajı ona da gösterdim. Sana aşık olmuş belli ki, ipler senin elinde artık, istediğini sen elde etmişsin, şimdi onun istediğini elde etmesine izin verip vermemek sana bağlı dedi. Bende Atilla’ya cevap mesajı yazdım ” yarın ki dersi heyecanla bekliyorum, dersimizden sonra programını boş bırak lütfen, bu kez sana ben kahve yapmak istiyorum ” yazdım. Yazdığım mesajı Ersin’e de okudum, Ersin’de istediğine hemen ulaşmasını mı istiyorsun yoksa sana deli olmasını mı, bunu düşünerek yarını yaşa dedi. Biz konuşurken Atilla’dan cevap geldi. ” Yarın tüm günüm sana ait, senin sunacağın zehir bile bana bal gelir ” yazıyordu. Mesajı okuduktan sonra Ersin’e bana deli olacak, bunu istiyorum dedim. Yemeğimiz bitmişti ve birlikte eve döndük.

06 Eylül – Cumartesi sabahı içimde bir heyecanla uyandım. Bugün Atilla ile öğlen dans dersim vardı ve sonrasında yaşanacaklar tamamen bana bağlıydı ancak bugün bir şeyler yaşanması ile yaşanmaması arasında karışık bir ruh halindeydim. Kahvaltı ederken Ersin bana ” hani bir söz vardır, göster ama elletme, madem ki dersleriniz daha devam edecek, o halde sende bu taktiği uygula bir süre daha sonra nasıl olsa sen ve Atilla istediğiniz ortak noktaya varacaksınız” dedi. Çok doğru ve mantıklı bir taktikti bu.

Kahvaltı sonrası yatak odama çıktım, üstümdekileri çıkarttım ve iç çamaşırlarımla ayna da kendime baktım ve kızım onu yak bugün dedim ve dolabımı açıp giyeceklerimi seçtim. Üstüme göbeğimi açıkta bırakan beyaz renkte, sıfır kollu ve önü yazılı bir t-shirtle, kırmızı siyah kareli kısa kollu gömlek, altıma da buz mavisi dar, kalçalarımı sıkıca saran bir kot giydim. Ayağıma da spor kıyafetlerimle uyumlu olacak şekilde kırmızı converse ayakkabılarımı giydim. Saçlarımı açık bıraktım. Hafif spor bir makyaj yaptım. Aşağıya indim ve Ersin’i öpüp ben çıkıyorum, gece geç gelebilirim merak etme dedim. Ersin’de muhteşem olmuşsun, taktikleri unutma dedi göz kırparak. Bende sen karına güven, hadi ben kaçtım diyerek evden çıktım.

Kursa yaklaşırken kalp atışlarımın hızlandığını hissediyordum, sanki ilk buluşmasını yaşayan bir liseli kız gibi heyecan vardı içimde. Kurstan içeriye girdim ve Atilla’yı karşımda görünce o heyecan yerini tatlı bir muzurluğa bırakmıştı. Ona sarılıp öptüm ve hadi başlayalım dedim. Atilla’da bana baktıktan sonra, seni ilk kez spor görüyorum ama her halin farklı güzel, peki başlayalım dedi.

Müziğin ritmine kendimizi bırakıp dans figürlerini yaparken her yakınlaştığımız anda gözlerinin içine şehvetle bakıyordum. Kalçama ona sürtüyordum, elinin belimde ve bedenimde dolaşması bana heyecan veriyordu. Onun da heyecanlandığını nefes alış verişlerinden hissediyordum. Bir an sırtım dönük şekilde belime sarıldı, kalçam bacağındaydı ve eli göbeğimden aşağı doğru kaydı, başımı ona çevirdim sertçe, o da bana dönmüştü, o an hamle yapsam dudaklarıma yapışacaktı bunu hissediyordum, ama o beklediği hamleyi yapmadım ve dudaklarına bakıp, hızlı hızlı nefes aldım ve kendimi ondan ayırdım. Yorulmuşcasına nefes nefese kaldığımı ona söyleyip, bugün ki dersi bitirelim artık, yoksa sana kahve yapacak halim kalmayacak dedim. Atilla’da tamam bugün bitirelim yarın devam ederiz, sen biraz soluklan ben de hazırlanayım çıkarız dedi.

Bende lavaboya gidip saçımı düzeltip, makyajımı tazeledim. Lavabodan çıkıp kafeteryada Atilla’yı bekliyordum. O da kafeteryaya geldi. Kahvelerimizi içelim o halde artık dedi ve kurstan çıktık. Arabaya bindiğimizde sana gidiyoruz değil mi dedim. Atilla’da böyle bir teklife hayır demem dedi. Bende gülerek, üfff ya, kahveyi sana başka nerede yapacaktım ki sanki dedim. Atilla’da bana kendi evinde tabi ki tatlım dedi. O da olur elbette ama bugün sende olacağız diye düşünüyordum dedim. Atilla’da tamam tatlım, evin yolunu öğrendin nasıl olsa, tarif etmeme gerek yok, götür o halde bizi dedi.

Oturduğu apartmanın önüne arabamı park edip, indik ve apartmana girdik. Evinin olduğu kata çıkıp evine girdik. İçeri önce ben girdim ardımdan da Atilla girdi, Atilla içeri girerken ona dönüp, sen şimdi salona geçiyorsun ve ben kahvelerimizi yapıp geliyorum dedim. Atilla’da peki ama cezve ve fincanları bulabilecek misin dedi. Bende ne kadar zor olabilir bulurum elbette dedim. Mutfağa girdim, cezve tezgahta duruyordu, kahve de kavanozdaydı. Kahveyi yaptım ancak fincanları bulamıyordum. Atilla’ya seslenip fincanları bulamadığımı söyledim. Sana bulamayacağını söylemiştim diyerek mutfağa geldi ve arkamdan kalçalarıma yaslanarak üst dolabı açtı ve işte burada al bakalım tatlı kız dedi. Siki kalçama değiyor ve baskı yapıyordu. Başımı çevirip ona baktığım anda dudaklarımız nefe alış verişlerimizin karışacağı kadar yakındı. Titrek bir sesle teşekkür ederim, gerisini halledebilirim dedim. Eliyle belimi ve t-shirtümden açık olan göbeğimi okşayarak, halledeceğine şüphem yok zaten dedi. Başımı öne doğru çevirip, sen istersen içeriye geç, ben de geliyorum hemen dedim. Sikini kalçalarımdan çekip hafifçe eliyle kalçama sürterek bekliyorum seni dedi ve mutfaktan çıktı. Ersin’in taktiğini uyguluyordum ve işe yarıyordu. Benim için çıldırıyor ama beni kolay elde edemeyeceğini anlıyordu. Ona seksi – ürkek kız rolü yapıyordum.

Kahveleri tepsiye koyarak salona gittim. Atilla kanepede oturuyordu, kahvesini uzattım bana bakarak aldı kahvesini ve lütfen bu kez yanıma otur geçen akşam ki gibi uzak olmayalım dedi. Bende yanına oturdum. Kahvelerimizi içerken Atilla’ya evinde sadece salonunu ve mutfağını gördüm, bana evini gezdirir misin dedim. Kahvelerimizi bitirelim zevkle gezdiririm tatlım dedi. Kahvelerimiz bitmişti, hadi bana evini gezdir diyerek yanında ayağa kalktım. Atilla’da peki, burası salon dedi, ben de burayı biliyorum zaten dedim gülerek. O halde gel diyerek elimden tuttu ve diğer odaya götürdü, işte burası benim müzik odam dedi, duvarı taş duvar şeklinde dekore edilmiş, duvarlarında tango yapanların resimleri ile süslü, her yanı müzik cd’leri ile dolu hoş ve romantizm kokan bir odaydı. Etrafta mumlar vardı ve odaya kırmızı renk hakimdi. Harika bir oda, oldukça romantiksin sanırım dedim. Atilla’da aslında fazla romantik değilimdir, ama tango aşkın dansı ve ben bir tangocuyum, burası aşkın kokusunu ve hazzını taşıyan bir oda, tıpkı bu kursun seni bana taşıdığı gibi dedi. Gülümsedim ve geziye devam edelim dedim.

O odadan çıktık ve karşındaki kapalı kapılı odayı sordum, peki ya bu oda nedir dedim. Atilla yeniden elimden tutup, bu kez hiçbir şey söylemeden odanın kapısını açtı. İşte burası da benim özelim, yalnız gecelerimin şahidi, son zamanlarda ise düşlerimde seni yaşamama tanıklık eden yatak odam dedi. Çok güzel bir yatak odası vardı. Yere neredeyse sıfır seviyede ahşap bir bazanın içerisine oturtulmuş yatağı, ceviz renginde eskitme dolabı ve yatağın başında duran gece lambası ile sade, şık ve gösterişten uzak ancak bir o kadar da şehvet kokan bir odaydı. Odanın içine girip, her köşesinde gözlerimi dolaştırıyordum. Atilla’da bana bakıyordu. Sonra yatağının üstüne oturdum ve elimi yatağında gezdirerek, genç, yakışıklı, bekar ve tango hocası olan bir erkeksin, acaba kaç genç kız geçti bu yataktan dedim gülerek. Atilla’da yanıma gelip yatağa oturdu ve eliyle yüzümü okşayarak, geçmişi değil bugünü yaşayalım dedi ve başını dudaklarıma doğru yaklaştırdı. Ona bu kez karşı koymak istemiyordum. Fazla naz aşık usandırabilir diye düşündüm ve beni öpmesine izin verdim. Yatağının üstünde öpüşüyorduk, dudaklarını dudaklarımda hissetmek hoşuma gitmişti. Ama bugün onun olmayacaktım, beni istiyorsa biraz daha koşması gerekiyordu.

Öpüşürken dillerimiz de bir birine karışmıştı, bir eli pantolonumun üstünden bacaklarımı okşarken, diğeriyle de saçlarımla oynuyordu. Bacaklarımda dolaşan eli yavaş yavaş yukarıya doğru hareketlenmiş ve belime sarılıp beni kendine çekmişti, eli t-shirtümün içine girip göğüslerimi sıktığı anda içimden onunla delice sevişmek geçiyordu ama o durumda ona kendimi kolay teslim etmiş olurdum, içimdeki hisleri bastırdım ve Atilla’yı iterek kenara çekildim ve yutkunup, odan çok güzelmiş salona geçelim mi artık diyerek yerimden kalktım hızla. Atilla kolumdan tutup, yanlış bir şey mi yaptım dedi. Ben de hayır ama lütfen salona geçelim dedim. İçimden onunla çılgınca sevişmek geçiyordu ama bunu dizginliyordum.

Salona geçmiştik, yan yana oturuyorduk ama Atilla şaşkındı ve konuşmuyordu. Atilla’ya dönüp mutfaktan su alıcam bir şey ister misin diye sordum, yüzüme bakıp bardakların yerini bulabilecek misin dedi. Ben de gülerek, bulamazsam yardım etmeye gelirsin dedim ve mutfağa gidip su içtim ve salona geldim. Atilla kanepede oturuyordu yanına gidip kucağına oturdum. Kalçamı sikine bastırıp beni hissetmesini sağlayarak, hiçbir şey söylemeden dudaklarına yapıştım ve öpüşmeye başladık. Atilla’nın elleri bacaklarımda ve kalçalarımda dolaşıyordu. Ben de saçlarını okşuyordum, dudakları dudaklarımdan ayrılıp boynumda dolaşmaya başlamıştı. Artık eliyle kalçamı sertçe sıkıyordu. Kendimi ona teslim etmemek için zor tutuyordum. Üstümden önce gömleğimi çıkarttı, artından da t-shirtümü çıkartıp göğüs aramı yalamaya ve öpmeye başladı. Dilini göğüs çatalımda dolaştırıp, göğüsümün sütyenimden taşan kısmını öpüp, avuçluyordu. Bende saçlarını okşayarak başını göğüs arama bastırıyordum. İnanılmaz zevk alıyordum. Göğüs uçlarım irileşmişti. Elini sırtımda dolaştırırken sütyenimin kopçasını açtı ve sütyenim düştü. Göğüslerim özgür kalmıştı. Fındık iriliğindeki göğüs uçlarımı emmeye başladı ve hafif ısırıklar atıyordu. Göğüs uçlarımı ısırırken hafif hafif inliyordum. Siki kalkmış ve kalçalarımı zorluyordu. Sert ve kalındı. Pantolonumun üstünden dahi hissediyordum.

Beni yavaşça kucağından kanepeye yatırdı ve üstüme doğru eğilip vücudumu yalamaya başladı, boynumdan göğüslerime doğru emerek ve yalayarak indi. Göğüs uçlarımı ısırırken kalçamı okşuyordu, ben altında kıvranıyordum ve hafif hafif inliyordum, başını göbeğime doğru indiriyordu ben de saçlarını okşuyordum. Elleri kot pantolonumun önündeydi ve pantolonumun üstünden amımı avuçlayarak okşamaya başlamıştı, çıldırmak üzereydim, elini pantolonumun düğmesine attı ve açtı. O an elini tuttum ve hayır dedim. Şaşırmıştı, yüzüme baktı, nazlanma dedi. Bende naz yapmıyorum, çok hızlı hareket ediyoruz, lütfen istemiyorum dedim. Sinirlendi ve kalkıp koltuğa oturdu. Bana bakarak seni anlıyorum, sorun değil dedi. Bende yerimden kalkıp üstümü giydim ve gitsem iyi olacak, yarın görüşürüz dedim. Salondan çıkıyorken kolumdan tuttu ve hiçbir şey söylemeden beni kedisine çekip dudağıma yapıştı, bende ona karşılık veriyordum ve öpüşüyorduk. Dudaklarımız ayrıldığı anda, gözlerime bakarak seni istiyorum dedi. Bende gözlerinin içine bakarak sustum ve gitmeliyim dedim. Kapıya doğru yürüdüm ve arkamı dönüp yarın görüşürüz diyerek evden çıktım.

Arabama bindiğimde heyecan içinde nefes nefese kalmıştım. Onu istiyordum ama kolay elde edilen birisi olduğumu düşünmesini istemiyordum. Evime doğru dönerken içimdeki seks arzusu katlanarak artıyordu. Ersin’in evde yalnız olmasını diliyordum. Saat gece 23’e yaklaşıyordu. Arabamı park ederken evde salonun ışığının yandığını gördüm, Ersin evdeydi. Kapıyı açıp içeri girdim. Salona doğru ilerledim, Ersin salonda oturuyordu, başını çevirip bana baktı ve bu gece gelmezsin diye düşünüyordum dedi. İçeriden Sibel’in sesi geldi, kiminle konuşuyorsun canım dedi ve salona geldi. Üstünde kırmızı saten gecelik vardı. Beni görünce hayret erken dönmüşsün dedi gülerek. Ersin’in oturduğu kanepeye yaklaştığımda Ersin’in çıplak olduğunu gördüm, altında sadece boxerı vardı. Sibel’e bakıp, hiçbir şey söylemeden Ersin’in önünde diz çöküp sikini boxerından çıkarttım ve ağzıma alıp emmeye başladım. Sibel Ersin’in yanına gelip onu dudağından öptü ve bu kız belli ki çok ateşlenmiş ve sikilmek istiyor onu becer, ben beklerim dedi. Ersin’de peki tatlım dedi ve beni kaldırıp soydu ve masaya domaltıp kalçamı tokatlayarak amımı parçalarcasına sikti. Ersin’le Atilla’yı düşleyerek sevişiyordum. Amıma boşalıp sikini çıkarttı ve bana yalatarak temizlettikten sonra, hafifçe çenemi tutup, gösterdin, ellettin ama vermedin onun için de çıldırdın değil mi dedi. Ben de evet, deli oldum ama taktiğini uyguladım dedim. Saçımı okşayarak afferim benim tatlı fahişem dedi ve sonra gece boyu Sibel’le sevişti.

07 Eylül – Pazar sabahı uyandığımda Sibel ve Ersin yatak odamızda uyuyorlardı. Saat 12’ye yaklaşıyordu. Kendime mutfakta tost yaparken telefonuma baktım, Atilla 7 kez aramış ve mesaj atmıştı. Mesajında seni çok özledim, ders saatini heyecanla bekliyorum yazıyordu. 2. mesajında da sesini duymak için seni aradım ama cevap vermedin, dünden dolayı bana kırgın mısın yoksa yazıyordu. Ben de Atilla’yı aradım. Telefonum sessizde kalmış, yeni uyandım ve şimdi gördüm mesajlarını ve aramalarını kusura bakma dedim. Atilla’da sesini duyunca her şeyi unuttum, derse geliyorsun değil mi diye sordu. Ben de evet elbette geliyorum dedim gülerek, Atilla’da heyecanla seni bekliyorum dedi. Bende heyecanlarımız ortak, bir kaç saat sonra görüşmek üzere o halde, seni öpüyorum diyerek telefonu kapattım.

Tostumu yiyor ve portakal suyumu içerken dün yaşadığımız o anları düşlüyordum. Bugün ders çok ateşli geçecek kesin dedim kendi kendime. Ama önceki gün yaşananlar sonrasında Atilla’nın benim hemen elde edilen basit birisi olmadığımı fark ettiğini düşünüyordum. Ancak yinede onu baştan çıkartacak ve gördüğünde çıldırtacak ateşli bir şeyler giymek istiyordum. Hem şık, hem de ateşli olmalıydım, aynı zamanda vücut hatlarımı da hissetmeliydi. Kahvaltımı bitirmiştim. Giyinme odama çıktım, üstüme beyaz bir bluz giydim, yarasa kol ve kol altı açıklığından göğüslerim görünüyordu kolumu kaldırdığımda, altıma da siyah deri tayt giydim. Kalçalarımı sıkıca sarıyordu. İçime beyaz dantel sütyen ve tanga giydim. Ayağıma uzun sivri topuklu bileğime tam oturan siyah botlarımı giydim. Saçlarımı lüle lüle dalgalı yaptım. Kırmızı tonlarının hakim olduğu bir makyaj yaptım, saat 14’e geliyordu, evden çıkarken Ersin ve Sibel uyanmıştı. Ersin bana baktı ve tam bir kısrak olmuşsun dedi. Ben de gülerek, kalçama elimi atıp, sahibime göre kişnerim dedim. Sibel ve Ersin güldüler ve senin kalçanı kırbaçlayarak seni kişnetecek sahibin çok şanslı tatlım dedi Sibel, Ersin’de ona sahip olmak kolay değil ama canım dedi. Ben de merak etme bugün de sahip olamayacak, ben istemeden olmayacağını anlayacak dedim ve evden çıktım.

Arabama binerken Atilla’yı aradım, ben kursa geçiyorum sen neredesin dedim. Atilla’da kurs’ta seni bekliyorum tatlım dedi, az sonra yanındayım diyerek telefonu kapattım. Kurstan içeriye girdiğim anda Atilla beni karşıladı. Kursta ki diğer çalışanların önünde fazla samimi yaklaşmıyordu bana, baştan aşağıya beni süzdükten sonra yanıma geldi ve mükemmel görünüyorsun dedi kısık sesle, sonra da içeridekilere dönerek, ben dersteyim, rahatsız edilmek istemiyorum dedi ve derse geçelim Arzu Hanım dedi.

Dans dersi için salona geçtik ve kapıyı kapattı, müziğin sesini açtı ve yanıma gelip belimden beni kavrayıp kendisine çekti. Eli belimden hafifçe kalçalarıma doğru kayarken, dün yaşadıklarımız her saniye aklımda seni çok özledim diyerek kalçamı sıktı ve dudaklarıma yapıştı. Bende ona aynı şekilde karşılık verdim ve kollarımı boynuna dolayarak onunla öpüşmeye başladım. Elleri kalçalarımda dolaşıyor ve sıkıyordu. Hafifçe geriye doğru yürüyerek beni duvara yasladı. Dudaklarını dudaklarımdan ayırıp başını alnıma yaslayarak senin için deliriyorum, beni kendine aşık ettin, sen hayatımda tanıdığım en mükemmel varlıksın ve sensiz bir an dahi düşünemez oldum dedi. Bende Atilla’ya her şey çok hızlı ilerliyor ama sana karşı koyamıyorum, sende beni çeken adlandıramadığım bir şey var, sana ait olmak istiyorum dedim ve elimi pantolonun üstünden sikine atarak avuçladım. Elini duvara yaslayarak bende seni istiyorum yavrum dedi bana. Bende sırtımı duvara sürterek önünde eğildim ve fermuarını açtım, siki sertleşmiş durumdaydı, boxerını indirip sikini çıkarttım, elime alıp okşadım ve gözlerinin içine bakarak sikinin başını öptüm. Atilla çıldırıyordu adeta, offf bebeğim, diyerek saçlarımı okşuyordu. Gözlerine bakarak sikini ağzıma aldım ve emmeye başladım. Atilla deliye dönmüştü, saçlarımı tutup başımı çekip yeniden sikine yaslıyordu. Elimle taşaklarını okşuyordum. Zevkten kendinden geçmişti adeta. Kasılmalarını hissediyordum. Bir ara ııımmmm işte bu dedi ve sikindeki damarlar kabarmaya başladı ve ağzıma spermlerini akıttı. Ağzıma boşalmıştı ve ben spermlerini yutuyordum, ağzımdan çıkarttım ve sikinin üstüneki spermleri de dilimle yaladım ve sikini avuçlayıp, okşayarak ayağa kalktım. Seni istiyorum, hemde hemen şimdi istiyorum diyerek beni duvara yasladı ve boynumu öptü. Onu hafifçe ittim ve yavaş, sakin ol, her şeyin tadını çıkartarak yaşamak gerek dedim. Atilla da bana, ben sadece seni istiyorum, senin tadını çıkartarak seni yaşamak istiyorum dedi ve yüzümü duvara çevirip ellerimi duvara yasladı. Kalçalarımı tokatlıyor ve okşuyordu, diğer eli de göğüslerimi sıkıyordu. Saçlarımı savurarak başımı ona çevirdim ve beni nasıl buluyorsun dedim. O anda pantolonun kemerini açıyordu. Çok ama çok seksi, ateşli ve baştan çıkarıcısın ve benim olacaksın dedi. Sonra da elini taytıma atıp aşağıya doğru sıyırdı, heeyyy ne yapıyorsun dedim sertçe, beni belimden kavrayıp sikini kalçalarıma sürterek seni istiyorum, delirtiyorsun beni dedi. Bırak beni hemen, yoksa avazım çıktığı kadar bağırırım ve beni de işini de kaybedersin dedim. Beni bıraktı ve tamam affedersin bir an kendimi kaybettim, ama senin benim olmanı çok istiyorum dedi. Ben de bunu böyle elde edemezsin zamana bırak diyerek taytımı giydim ve elimi bedeninde dolaştırıp kendimi ona yaslayıp bana sarılmasına izin verip, sikini okşayarak ben de senin olmak için çıldırıyorum ama doğru yer burası değil dedim. Atilla’da haklısın, ama az önce yaşattığın zevk ve heyecan da her riski almaya değerdi diyerek dudaklarıma yapıştı. Dillerimiz birbirine karışarak öpüşürken o benim kalçalarımı sıkıyor, bende onun sikini okşuyordum. Siki çok sert, kalın ve damarlıydı, avuçlarıma sığmıyordu. Beni duvara yaslayıp adeta sikercesine benimle öpüşüyordu ve bir anda avcuma patladı. Onu ikinci kez boşaltmıştım. Dudaklarımız birbirinden ayrıldığında başımı öne eğip elime baktım ve Atilla’ya dönüp, elimi göstererek onları bir gün içimde de hissetmek isterim dedim ve parmağımı ağzıma götürüp gözlerinin içine bakarak spermli parmağımı yaladım. Atilla’da bana sana bunu yaşatmayı çok istiyorum dedi. Bende gözümü kırparak bende canım ama ders saatimiz doldu. Bugünlük zevklerimizi burada sonlandırmalıyız diyerek yanından ayrıldım yavaşça.

Atilla’da pantolonunu düzeltirken ben de eğilip yerden çantamı alıyordum. Kemerini bağlarken bana o kalçaların beni benden alıyor dedi. Ben de ona dönüp, Çarşamba’ya kadar seni çok özleyeceğim, damağımda kalan tadınla Çarşamba’yı bekleyeceğim dedim. Atilla’da sadece damağında değil taytında da var dedi gülerek. Spermleri deri taytımın üstündeydi. Baktım ve gülerek, çantamdan bir selpak çıkartıp sildim ve Atilla’ya bugünün hatırası olarak saklayacağım dedim ve salondan çıktım.

Kalbim çıldırmışcasına atıyordu. O salonda Atilla’nın bana sahip olmasını çok istemiştim ama Ersin’e verdiğim sözler buna engel olmuştu. Saat 18’e doğru geliyordu. Kursta kaydımı alan kızla çıkarken göz göze geldik, bana baktı ve dersler nasıl geçiyor dedi. Ben de mükemmel dedim. Kız da bana Atilla en iyi hocamızdır, onun sayesinde tango kraliçesi olursanız şaşırmayın dedi. O sırada Atilla yanımıza geldi, bende Atilla’ya bakarak onun gibi bir kralın yanında kraliçe olmayı çok isterim doğrusu, görüşmek üzere Atilla dedim ve kurstan çıktım. Atilla arkamdan şaşkınca bakıyordu.

Kurstan çıkıp arabama binmiştim, hafiften yağmur atıştırmaya başlamıştı. Atilla’dan mesaj geldi o anda. Seni özledim hayatımın vahşi ork**esi yazıyordu. Bende Çarşamba’ya kadar sensizlik benim için de çok zor olacak yazdım ve gönderdim. Eve dönmüştüm. Ersin ve Sibel evdeydi, televizyon izliyorlardı. Sibel bana bakıp, tatlım erkencisin dedi. Ersin’de taktik savaşları sürüyor sanırım dedi. Bende karşılarına oturup Ersin’e, eğer sana verdiğim sözler olmasaydı belki de şuan Atilla’nın yatağında zevkten çıldırmış durumda olabilirdim, ancak bunları yaşamak yerine onu çıldırtıp sana olan sözümü tuttum dedim. Sibel’de canım taytındaki o beyaz şey nedir dedi. Tam amımın üstünde beyaz bir sperm lekesi duruyordu. Ayaktayken bluzum kapattığı için üstümü temizlerken görmemiş olduğumu fark ettim. Taytımın üstünden sperm lekesinin olduğu yeri avuçlayıp, amımı okşayarak, göster, ellet, çıldırt ama verme taktiğinin eseri, Atilla’nın spermleri dedim. Ersin’de onu boşalttın mı dedi. Ben de yerimden kalkıp, ellerimi Ersin’in dizlerine koyup ona doğru eğilerek, hem de 2 kez dedim. Ersin koltukta geriye doğru yaslanıp, içinde olmak istemedi mi diye sordu. Ben de doğrulup karşısında ayakta durarak, istedi, hatta bana sahip olmayı da denedi, ama ben istemedikten sonra bana sahip olmayacağını öğrendi dedim. Ersin’de haftaya Cumartesi dersi burada yapın, onu tanımak istiyorum dedi. Ben de seve seve hayatım, ama evli olduğumu bilmiyor dedim. Ersin’de o halde bırak bunu Cumartesi günü öğrensin ve bakalım seni ne kadar istiyor o zaman görelim dedi. Ayrıca Çarşamba günü bir mazeret bulup kursa gitme, Perşembe günü git ve dersi kısa tut, senin için delirsin ve isteği daha fazla artsın dedi. Benimde aklıma yatmıştı bu fikir. Kabul ettim.

Çarşamba gününe kadar Atilla’yla mesajlaşıyor, telefonlaşıyorduk. Her mesajında yada konuşmasında beni özlediğinden ve Cumartesi – Pazar 2 gün üst üste yaşadığımız heyecan dolu anları unutamadığından bahsediyordu. 10 Eylül Çarşamba akşamı ofisten çıkmadan önce Atilla’yı aradım. Telefonu seni bekliyorum bebeğim, hadi gel de bitsin hasretimiz diyerek açtı, ona bu akşam kursa gelemeyeceğim, acil halletmem gereken bir kaç işim çıktı, yarın bugünü de telafi ederiz dedim. Atilla’nın sesi bir anda değişmişti, bir gün daha mı bekleyeceğim yani seni dedi. Ben de elden bir şey gelmiyor, üzgünüm, şimdi kapatmam gerek diyerek telaşlıymışımcasına telefonu kapattım. Gece yarısı Atilla’dan mesaj geldi, mesajında ” Az önce duştan çıktım, üstüme akan suların altında seni ve beni düşledim, kollarımda öylesine tatlı inliyordun ki, seninle bunu yaşamak istiyorum ” yazıyordu. Mesajı Ersin’e de okudum. Ersin’de bana, sende o halde ” ben de senin için yanıyorum, duştan akan sular değil, sen ancak ateşimi söndürebilirsin ” yaz dedi ve bende aynısını yazıp Atilla’ya gönderdim. Atilla’da senin ateşini söndüreceğim an için sabırsızlanıyorum yazdı. Bende o an çok yakında diyerek cevap gönderdim. Gece boyu onu çıldırtacak mesajlar atarak ateşini daha da yükselttim.

Ertesi gün, 11 Eylül Perşembe günü akşam Atilla’nın yanına da gideceğim için işe giderken üstüme kırmızı saten dar, düğmeleri göğüs çatalıma kadar açık bir gömlek, altıma da siyah kumaş, dar, dizime kadar kalem etek giydim. Ayağımda da bileğimden bağlı siyah sivri topuklu ayakkabım vardı. O gün hava biraz serindi, o nedenle üstüme de siyah deri ceketimi almıştım. Akşam kursa biraz erken gittim, Atilla’nın dersi vardı, kafe de oturup onun dersinin bitmesini bekliyordum. Kursta çalışanlardan ve kayıt olduğum sırada da orada olan birisi yanıma geldi. Adı Cihan’dı. Sohbet ediyorduk, Atilla’yla derslerin nasıl gittiğini sordu, henüz yolun başında olduğumu ama hızla yol almaya çalıştığımı söyledim. Cihan’da Atilla kursumuzun en iyi hocasıdır, sizde de istek olduktan sonra başarırsınız dedi. Ben de her konuda başarı elde etmeyi severim dedim. Cihan’da etrafı kontrol ettikten sonra hafifçe bana doğru eğilerek, duruşun bunu karşı tarafa fazlasıyla hissettiriyor emin ol dedi. O sırada kafe’ye Atilla geldi. Dersi bitmiş ve bir kahve alıp soluklanmak için kafe’ye inmişti. Bizi Cihan’la konuşurken görünce kahvesini alıp yanımıza geldi ve erken gelmişsin dedi bana. Ben de ayağa kalkıp onu öperek, seni beklerken Cihan’le sohbet ediyorduk dedim. Derse geçebiliriz istersen dedi, Cihan’ı kıskanmıştı sanırım, öyle hissetmiştim. Ben de tamam bana uyar dedim ve Cihan’a dönüp sohbetin için teşekkürler, yeniden görüşmek üzere dedim. Cihan’da sizinle sohbet etmek benim için zevkti dedi.

Salona girdiğimizde Atilla kapıyı kapattı ve ne konuştunuz diye sordu. Bende deri ceketimi çıkartırken, neden sordun dedim. Merak ettim, olamaz mı yani dedi, ceketimi yere atıp, ona doğru yürüdüm ve sen beni kıskandın mı yoksa dedim. Atilla’da seven kıskanır, hele ki sevdiğim sensen daha çok kıskanırım çünkü senin benim olmanı istiyorum, seni çok özledim diyerek beni kendine çekti ve dudağıma yapıştı. Vahşice öpüşüyorduk, dudakları boynumda dolaşırken, bende seni çok özledim, bu anın hayaliyle yaşıyorum kaç gündür dedim. Elleri kalçalarımda dolaşıyordu, bende hep seni hayal ettim diyordu. Beni salondaki sandalyeye oturttu, elimi pantolonun üstüne attım ve sikini okşayarak, kemerini açmaya yöneldim. Elimi tuttu ve hayır, bu kez sen çıldıracaksın dedi ve göğüslerimi okşayarak eteğini çıkart dedi. Başımı kaldırıp gözlerine baktım şaşkınca, beni duydun çıkart hadi dedi. Eteğimin fermuarını açtım, bacaklarımdan sıyırıp çıkarttı, siyah dantel tangamla oturuyordum sandalyede, önümde yere diz çöktü ve tangamın üstünden amımı okşamaya başladı. Ateş gibi yanıyorsun bebeğim dedi. Ben zevkten hafifçe inleyerek senin için dedim. Dilini tangamın kenarında dolaştırıp amımın çevresini yaladı. Benim olmanı istiyorum dedi. Bende burası doğru yer değil, oldu bitti ye gelmesini sevmem dedim saçlarını okşayarak, tangamı kenara çekip dilini amıma soktu ve yalamaya başladı. Deliye dönmüştüm, diliyle beni orada sikiyordu. Zevkten delice inliyordum. Oooffff, ıııımmmmm, bu harika, sen delisin diyordum. Dilini mükemmel kullanıyordu ve yalarken parmağıylada amıma girmeye başlamıştı, ıslanmıştım. Ahhhh senin olmak istiyorum ama burada olmaz diyordum. Beni duymuyormuşcasına amımı yalamaya ve parmaklamaya devam ediyordu. Dilini ve parmaklarını mükemmel kullanıyordu, kasılmaya ve titremeye başlamıştım. Başını kaldırdı bana baktı ve zevk çığlıklarını doyasıya duyacağım yer burası değil ama seni ilk boşalttığım yer burası olacak dedi, yeniden amıma başını gömdü ve yalamaya devam etti. Kasılarak boşalmıştım. Başını bastırıyor, saçlarını okşuyordum. İnanılmaz zevk almıştım.

Başını amımdan kaldırdı, tangamı sıyırıp çıkarttı ve ayağa kalktı. Ağzındaki sularımı eliyle sildi ve yerden eteğimi alıp bana verdi. Tangamı koklayıp cebine koydu ve sen beni boşaltmıştın, şimdi bende seni boşalttım, durum 1-1 oldu, tangan hatıra olarak bende kalacak. Sırada artık bir olmamız var ama onun yeri bence de burası değil dedi. Bende eteğimi giyerken o halde Cumartesi dersi benim evimde yapalım. Bir olup olmayacağımıza da orada karar veririz dedim. Atilla gülerek, ne o yoksa annenden seni istememi mi isteyeceksin benden dedi. Bende güldüm ve neden olmasın dedim. Telaşla saate baktım ve sanki bir yere yetişecekmişimcesine olamaz geç kalıyorum. Hemen çıkmam gerek, bu muhteşem zevk için sana teşekkür ederim. Cumartesi öğlen bana bekliyorum diyerek hızla salondan çıktım.

Eve gittiğimde olanları Ersin’e anlattım. Ersin’de Cumartesi günü çok ateşli olmanı istiyorum, seni eğer gerçekten istiyorsa bunu benim yanımda dahi sana göstermeli dedi.

Cuma günü Atilla ile Cumartesi günü hakkında mesajlaştık, yazıştık. Kafasında Cumartesi günü benimle sevişmek olduğunu ve hatta beni benim evimde ve yatağımda becermek olduğunu sözlerinden ve mesajlarından hissediyordum. Doğrudan söylemese de bunu fark edebiliyordum.

13 Eylül Cumartesi sabahı erken uyandım, güzel bir duş alarak güne başladım. Ersin’le kahvaltı ederken günü planlıyorduk. Ersin bana bugün iç çamaşırı giymeyeceksin, tek parça ateş kırmızısı, deri göğüs dekolteli, eteği uzun ama bacak boyunca neredeyse kasığıma kadar yandan derin yırtmacı olan elbiseni giymeni ve ayağına da kırmızı rugan, sivri topuklu bilekten bağlı ayakkabını giymeni istiyorum. Saçlarını da kuaföre gidip iri dalgalı ve elbisene uygun baştan çıkartacak şekilde bir model yapmanı istiyorum dedi.

Ersin’in istediği şekilde hazırlanmıştım, saat öğleden sonra 14’e yaklaşırken Atilla aradı, oturduğumuz siteye gelmiş evimizin olduğu sokağı arıyordu, telefonda ona evi tarif ettim. Arabasını evin önüne park ettiğini camdan gördüm ve o da beni görmüştü, karşılıklı olarak el salladık bir birimize ve kapıya geçip onu bekledim. Ersin o sırada üst kattaydı, o’da benim kıyafetime uygun şekilde şık giyinmişti, üstünde kol düğmeli beyaz gömlek, altında siyah pantolon ve ayağında siyah rugan ayakkabı vardı.

Atilla elinde kocaman bir gül demeti ve bir çikolata kutusu ile geldi ve beni karşısında gördüğü anda şaşkınlıktan adeta dili tutuldu. O da şık giyinmişti, üstünde mavi kendinden balık sırtı desenli bir gömlek, altında bej rengi bir pantolon ve kahve rengi deri spor ayakkabıları vardı. Elinden çiçeği ve çikolatayı aldım ve teşekkür ettim. Çiçek ve çikolatayı alıp salondaki masanın üstüne bıraktım, Atilla’da hemen arkamdaydı ve belimden hafifçe bana sarılıp sikini kalçalarımda hissettirerek, boynumdan öptü ve çok güzel olmuşsun dedi. Bende ona yüzümü dönüp, kalçamı masaya yaslayarak, elimi bedeninde dolaştırıp, senin için canım dedim. Belimden sarılıp kendine çekti ve dudaklarıma yapışıp beni öptüğü sırada Ersin üst kattan salona indi.

Ayak seslerini duyunca Atilla bir an durdu ve başını sesin geldiği yöne çevirdi ve Ersin’i görünce şaşırdı. Bir Ersin’e bir de bana baktı ve sonra tatlım bu bey kim dedi bana. Ben de Atilla’nın yanından Ersin’in yanına gidip koluna girdim ve tanıştırayım hayatım, bu Ersin, kendisi kocam olur dedim, sonra da Ersin’e bu bey de Atilla, benin tango hocam ve aklımı karıştıran kişi dedim. Ersin’de Atilla’ya elini uzatıp çok memnun oldum dedi. Atilla şaşkındı. Bende memnun oldum dedi ve sonra bana dönüp, evli olduğundan hiç bahsetmemiştin dedi. Ersin’de bu konuyu dilersen oturup bir şeyler içerken konuşalım dedi ve Atilla’yı salondaki kanepeye oturttu, kendisi de tekli koltuğa oturdu ve ban dönüp, canım bize birer viski koyar mısın dedi. Bende viskileri doldurup önce Ersin’e sonra da Atilla’ya ikram ettim ve Atilla’ya kadehini verirken göz kırptım ve sonra yanına oturdum.

Ersin Atilla’ya, Arzu’dan evli olduğunu söylememesini ben istedim, ama sende hiç bunu sorma gereği duymamışsın zaten dedi. Atilla’da evet gerek duymadım ama evli olduğunu hissettirecek bir durum da olmadı ki dedi, Ersin’de ama ateşli bir afet olduğunu hissedeceğin çok durum oldu değil mi dedi. Atilla suskun kalmıştı, viskimden bir yudum aldıktan sonra, Atilla’nın bacağında elimi gezdirerek, hemde çok fazla durum oldu ve ateşimi söndüreceğini de söyledi dedim. Atilla ne yapacağını bilemiyordu, ama ben evli olduğunu bilmiyordum ki, hem gerçekten seksi ve ateşli bir kadın, kadın istedikten sonra bir erkek ne yapabilir ki dedi. Ersin’de viskisinden içtikten sonra gülerek, ne yapabilir sana söyliyeyim, eğer bu kadın Arzu ise işte o durumda ona istediğini verir dedi. Elimi Atilla’nın sikine atıp avuçladım ve istediğim sensin dedim. Atilla yutkundu ve gerçekten siz evli misiniz yoksa bu bana bir oyun mu dedi. Ersin’de evli olduğumuzdan şüphen olmasın, Arzu gerçekten benim karım, ancak bizim özgür bir evliliğimiz var, birbirimize olan aşkımız sonsuz ancak isteklerimizde öyle, o nedenle de ben Arzu’yu asla kısıtlamadım. Arzu senden bana bahsetti, ben de tanımak istedim, istediğinizi yaşamakta özgürsünüz, rahat ol ve istediğini al dedi. Atilla’nın sikini okşayarak ona doğru eğilmiştim ve evet istediğini al dedim bende. Atilla Ersin’ baktı ve peki o halde dedi.

Dudaklarıma yapıştı ve beni o güne kadar öpmediği kadar ateşli şekilde öptü. Bende pantolonun üstünden sikini okşuyordum. Dudaklarımızı bir birinden ayırıp beni kanepeye itti, Ersin o sırada viskisini içiyordu. Atilla Ersin’e madem ki karın artık benim kadınım, o halde sen de karınla olan sevişmelerimizi kameraya çekeceksin. Biz sevişeceğiz sen bizi çekeceksin, bizim porno filmimizi dedi. Ersin’de biz her fantaziye açığız, istediğin buysa peki dedi. Atilla’da ama ben karınla sevişirken ona dokunmanı dahi istemiyorum. O bana ait olacak dedi. Ersin’de bu evin sınırları içerisinde onun kocası sensin, bize geldiğin zaman ve dışarıda başbaşa olduğunuz her an da Arzu senindir dedi. Atilla’da anlaştık o halde. Şimdi sen kamerayı hazırla, eve ilk geldiğim andan itibaren çekmeni istiyorum, her detayıyla dedi. Ersin kamerayı hazırlarken, Atilla da çiçeğini ve çikolatasını alıp yeniden dışarı çıktı.

Ersin kamerayı kayda aldığı sırada kapıyı çaldı ve adeta ilk kez geliyormuşcasına içeri girdi. Aynı şekilde çiçeği ve çikolatayı elinden alıp salonda ki masanın üstüne koyduğum anda arkamdan belime sarıldı ve çok güzel olmuşsun yavrum diyerek boynumu öptü. Bende yüzümü ona dönüp, kalçamı masaya yaslayarak, elimi bedeninde dolaştırdım ve senin için aşkım dedim. Dudaklarıma yapıştı ve elini eteğimin yırtmacından içeri atıp bacağımı okşayıp, kasıklarıma doğru çıkarak beni öpüyordu. Göğüs uçlarımın belirginliği ve göğüs çatalımın derin dekoltesinden sütyen takmadığı fark etmişti zaten, elini de kasıklarıma doğru ilerletince altımda da tangam olmadığını anladı. Elini amımın üstüne doğru ilerletim hafifçe okşayarak, seni çok özledim dedi. Ben de elimle pantolonun üstünden onun sikini okşuyordum. Gözlerinin içine bakarak seninim dedim. Başını boynuma doğru eğip önce boynumu ısırdı ve sonra öperek göğüs arama kafasını sokup göğüs çatalımı yaladı ve kadınımsın dedi.

Bacaklarımdan tutup beni masaya yatırdı, elbisemin askılarını indirip göğüslerimi emmeye başladı, Atilla göğüslerimi emerken ben de hafif hafif inleyerek onun saçını okşuyordum, eliyle elbisemi aşağıya doğru indirirken dudakları bedenimde dolaşıyordu. Göbek çukurumu öperken elbisemi üstümden çıkartmıştı. Masanın üstünde tamamen çıplaktım, Ersin elinde kamera ile bizi çekiyordu, adeta porno film çeken bir kameraman gibi her ayrıntıyı dikkatlice çekiyordu.

Atilla bacaklarımı okşayarak, keyfin yerinde mi bebeğim diye sordu, ben de parmağımı ağzıma sokup ıslatıp göğüs ucumda gezdirerek hadi beni zevkten çıldırt dedim. Atilla da sen iste yavrum diyerek başını amıma yasladı ve önce amımın çevresinde dilinde gezdirmeye başladı, saçlarını sakince okşayarak, hadi ama senin olduğumu hissettir bana diyordum, diliyle amıma darbeler atmaya başladı. Başını iki elimle birden bastırıp, ooohhh, parçala beni erkeğim diyordum. Dilinin her darbesinde am sularım daha da fazlalaşıyordu.

Bir süre sonra başını kaldırdı ve bu kez seni dilimle değil, sikimle boşaltıcam yavrum diyerek ayağa kalktı. Pantolonun kemerini çözerken Ersin’e döndü ve kameraya bakarak geçtiğimiz perşembe gecesi sen karın tango dersin de sanıyordun ya, işte o gün bu yavruyu dilimle boşaltmıştım dedi. Sonra da ama şimdi ikimiz de zevk denizine yel açacağız diyerek sikini çıkarttı ve okşadı. Ben masanın üstüne yatıyordum ve hadi erkeğim senin olmak istiyorum diye inliyordum.

Sikini amıma fırça darbesi atarcasına sürttü önce, ben hadi gir içime, seni istiyorum diye inliyordum. Bir eliyle sikini tutup amıma sürterken diğer eliyle de göğsümü sıkıyordu ve bir anda sikini tutup amıma yüklendi, vahşi bir kedi gibi aaaaahhhhhhhh diye inledim ve sonra zevkle oooohhh erkeğim, seninim ben diye inlemeye başladım. Atilla da kalçalarımdan tutup beni sikine oturtarak, benimsin yavrum dedi ve amıma sert darbelerle girmeye başladı. Siki amımın derinlerine girerken, göğüslerimi okşuyor, öpüyor, uçlarını ısırıyordu, masanın üstünde yılan gibi kıvrılarak inliyordum. Atilla sert ve derinlerime darbe atarak beni sikiyordu. 20 dakika kadar beni bu şekilde sikti ve ben boşalıyordum, zevk kasılmalarımı sikinde hissediyordu ve amımdan sular sikine akmaya başlamıştı, Ersin’e dönerek, kadının şuan benim kadınım oldu, bak sikime nasıl da akıyor dedi ve am sularımı çektirdi kameraya, sonra da şimdi de sıra bende, belki de çocuğumu doğurur diyerek güldü ve içime patladı, anırıyordu adeta, spermleri amıma akarken altında kıvranarak ooohhh aşkııımmmm, harika bir erkeksin, seni seviyorum diyerek inliyordum.

Ersin kameranın içindeki kaset bitti dedi, 1 saattir seviştiğimiz anlamına geliyordu bu. Atilla’da o halde yeni bir kaset koyup kayda devam et, benim bu yavru ile işim henüz bitmedi dedi. Siki halen amımdaydı, ben de benimle işin asla bitmesin, seni her an istiyorum dedim. Ersin kameranın kasetini değiştirmişti. Tamam çekime hazırım dedi. Atilla’da madem hazırsın kaldığımız yerden devam edelim bebeğim dedi, ben de sen iste aşkım dedim, Atilla sikini amımdan çıkarttı ve beni elimden tutup masadan indirdi. Elimi bedeninde dolaştırarak erkeğim benim dedim ve önünde diz çöktüm yere, sonra kameraya bakıp göz kırparak, sikini ağzıma alıp emmeye başladım. Bir elimle Atilla’nın sikini okşarken, diğeri ile de taşaklarını sıvazlıyordum ve sikini emiyordum. Atilla’da başımı bastırıp saçlarımı okşayarak, işte bu, mükemmelsin sen yavrum diyordu. Ersin’de kameraya çekerken, tam bir fahişe öyle değil mi dedi. Atilla’da hem de öyle bir fahişe ki bu güne kadar beni çıldırttı, ona sahip olmak için peşinden çok koştum ama işte şimdi benim dedi ve ağzımdan siki çıkartıp beni kolumdan tuttu ve kaldırdı. Yüzümü okşayarak, bundan sonra seni her istediğimde benimle olacaksın, sahibin benim tatlım dedi ve dudaklarıma yapıştı, amımı avuçlayıp okşayarak dudaklarımdan öptü ve beni salondaki konsola yüzümü çevirerek domalttı. Ellerimi konsolun üstünde iki yana açtım ve onu bekliyordum. Atilla’da Ersin’e kamerası ile yakın çekim yapmasını isteyerek amımı çektiriyordu, sonra kamera uzaklaştı ve şimdi kulaklarını iyi aç dedi Ersin’e. Kalçamı tokatladı ve bebeğim derin bir nefes al dedi, yüzümü ona çevirip omzunun üstünden bakarak gülümsedim ve göz kırpıp ben hazırım dedim, Atilla’da o halde al bakalım diyerek göt deliğime sikini gömdü. Adeta anırarak ahhhhhhhhhhh diye inledim, siki kalın, uzun ve damarlıydı. Göt deliğimi parçalamıştı adeta. İlk sert hareketi sonrasında yavaş hareketlerle göt deliğimin içine giriyordu. Elleri kalçalarımdaydı ve avuçluyordu, resmen üstüme çıkmıştı ve sikini götüme gömmüştü. Vücudumu da sırtıma yaslayıp üstüme eğildi ve zevkli mi fahişem dedim. Ben de aaahhhh seninle her şey harika erkeğim diye inliyordum. Peki o zaman zevkten uçalım birlikte dedi ve hızlı hızlı götümü sikmeye başladı, inanılmaz derece de zevk alıyordum ve inliyordum. Çığlıklarım salonun her yerinde yankılanıyordu, götüme her giriş çıkışında zevkten beni uçuruyordu.

Boşalacağı sırada nerene istiyorsun diye sordu, içime ak aşkım dedim, sikini götümden çıkarttı ve amıma yüklendi ve ooohhhhh yanıyorsun yavrum diyerek amımı sikmeye başladı ve bir kez daha amıma boşaldı. Ben 4. kez boşalıyordum sikinin üstüne, sikini bir süre içimde tuttu ve sonra Ersin’i çağırıp amına yakın gir ve gör zevk suları ile karışan döllerimi dedi. Sikini amımdan çıkarttığı anda Ersin amımı çekiyordu ve spermleriyle amımdan akan zevk sularımı görünce parmağını uzatıp dokundu. Atilla da Ersin’in elini itip, o bana ait, sen sadece çek, dokunamazsın kadınıma dedi ve beni kaldırdı.

Salondaki kanepe de oturuyorduk. İkimiz de çıplaktık. Benim elim Atilla’nın sikindeydi ve okşuyordum. Atilla Ersin’e çektiklerini izlet hadi şimdi bize dedi. Ersin’de kamerayı televizyona bağlayıp Atilla ile benim porno filmimizi bize izletti ve izledi. Ersin’in de siki kalkmıştı. Filmimizi izliyorduk ve zevk alıyorduk. İzlerken daha fazla dayanamadım ve eğilip Atilla’nın sikini yalamaya başladım. Atilla’da sen ne doyumsuz muşsun böyle, yala bakalım bebeğim diyerek saçlarımı okşayarak başımı bastırdı. Siki ağzımda daha da büyüyordu sanki. Sonra başımı sikinden kaldırıp kucağına oturdum ve sikini tutup amıma sokarken, ben doyumsuz bir fahişeyim, sadece sana ait diyerek sikini içime aldım ve kucağında zevkle inlemeye başladım. Atilla’da dudaklarıma yapışmış benimle vahşice öpüşürken elleriyle de kalçalarımı okşuyordu. 25 dakika kucağında beni sikti, boşalmamıştı, üst üste yaşadığımız boşalmalar yüzünden çok daha geç boşalacağı belliydi, içimden çıkmadan benimle birlikte ayağa kalktı bacaklarımı beline dolamıştım. Sonra beni tutup kanepeye attı ve seni doyumsuz kaltak diyerek bacaklarımı göğsüme doğru toplayıp amıma yüklenmeye başladı, sert ve seri hareketlerle beni sikiyordu. 15 dakika içinde amıma boşalmaya başladı. Gerçekten beni zevk denizinde yelken açtığı gemisi ile liman liman dolaştırıyordu.

İçimden çıktı ve biraz dinlenelim tatlım, neredeyse 3 saattir aralıksız sikiyorum seni, eğer tüm hafta sonu bu performansı istiyorsan biraz dinlenmek gerek dedi. Ben de dinlenelim aşkım dedim.

Karnımız acıkmıştı, ben üstüme bir şeyler giymek için üst kattaki yatak odamıza çıktım, Atilla’da altına boxerını giymişti, Ersin’de kameranın pilini ve kasetini değiştiriyordu. Üstüme göbeğimi açıkta bırakan sıfır kollu kırmızı bir t-shirt ve altıma da beyaz bir short giyerek yeniden salona indim. Atilla bana bakıp, biz çok acıktı, bakalım sekste olduğu kadar mutfakta da başarılı mısın dedi. Bende muzurca mutfakta da seks konusunda iyiyimdir, sınırsızca her yerde sevişirim dedim. Atilla’da yanıma gelip belimden sarılıp beni öperek, seninle her yerde sevişirim canım ama karnım aç ve aç ayı oynamıyor be hayatım dedi. Bende tamam şimdi size harika bir masa hazırlıyorum dedim ve mutfağa indim. Dolaptan soğuk mezeleri çıkarttım, patlıcan kızartması – amerikan salatası – haydari – pilaki – acılı ezme, hepsini tepsiye koydum ve daha sonra etleri çıkarttım. Mezeleri salona çıkıp masanın üstüne yerleştirirken Atilla geldi, hım meze demek, o halde rakı vardır herhalde dedi. Bende aslanıma aslan sütü yakışır, elbette var dedim. Kalçamı okşayıp, senin aslanım diyen ağzını yerim dedi ve dudağımdan öptü. Mutfağa inerken ama etleri birinin yapması gerek dedim. Atilla’da Ersin’e dönüp, bu görev senin dedi, sonra da bana dönüp sende rakımı koyup gel bakalım yanıma biz mezelerle başlayalım ufaktan dedi.

Ersin mutfağa inip, bahçeye çıktı ve mangalı yakıp etleri yapmaya başladığı sırada, bizde Atilla ile salondaydık, rakımı onun kucağına oturmuş olarak içiyordum. Ona da rakısını ben içiriyordum. Elleri bacaklarımı okşuyordu. Sen mükemmel bir kadınsın doğrusu ama Ersin’i de ayrıca tebrik etmem gerekecek, böylesine muhteşem bir varlığı özgür bırakıp tüm erkeklerin sekse doymasını sağlıyor dedi. Bende göğsümün arasına rakı kadehini koyup, şimdi Ersin’i boş ver, benim erkeğim sensin, başka bir şey düşünme, anı yaşa dedim. Atilla da kalçamı okşayarak kadehi göğüs aramdan aldı ve rakısından içtikten sonra o halde anı yaşayalım bebeğim, yatak odan nerede dedi. Ben de üst katta dedim. Kucağından beni indirip elimden tutarak üst kata çıkarttı.

Yatak odasının kapısını açıp içeri girdik, yatağın üstüne oturup bacaklarımı açtım ve peki ya burada kamera çekimi olmayacak mı dedim. Atilla’da bana, bundan sonra bu eve geldiğimde burası sana ve bana özel bir yer olacak, ikimizden başka kimseyi burada istemiyorum, o nedenle kamera yok. Bu oda sınırları içerisinde kocanın dediği gibi fahişem değil karımsın dedi. Ben de o halde seninim kocacım dedim. Yanıma gelip saçlarımdan okşadı ve beni öptü. Sonra da shortumu çıkarttı. Yatağın önünde diz çöküp amımı yalamaya başladı, saçlarını okşuyordum, bir kaç dil darbesi sonunda ıslanmıştım, ayağa kalktı, bende elimi boxerına atıp sikini çıkarttım ve önce başını emdim, daha sonra da elimle okşayarak sikini ağzıma aldım. Ağzımda büyüdükçe büyüyordu. Salondaki kadar haşin ve vahşi değildi. Ağzımdan sikini çıkarttı ve beni yatağa yatırdı, 69 pozisyonunu aldık, Atilla amımı ve göt deliğimi yalarken, ben de sikini emiyordum ve taşaklarını okşuyordum. Adeta ağzımı sikercesine sikini ağzıma sokup çıkarıyordu. Daha sonra üstümden kalktı ve amımı okşamaya başladı, sikini amıma sürttüğü sırada, odanın kapısı açıldı, gelen Ersin’di, Ersin daha cümlesine başlayamadan Atilla, kapıyı kapat ve çık, rahatsız edilmek istemiyoruz dedi. Ersin’de hiçbir şey söylemeden odanın kapısını kapattı ve çıktı, kapının kapandığı anda Atilla sikini amıma soktu ve içimde süzülmeye başladı, zevkle inlemiştim altında, seslerimizi Ersin duymuştu. Atilla bunu bilerek Ersin çıktığı anda amıma yüklenmişti. İnlemelerimi duymasını istiyordu belli ki. Bacaklarımı tutup omzuna atıp, amımı sertçe sikiyordu. Altında zevkten inlerken çarşafı ellerimle sıkıyordum ve başımı sağa sola sallıyordum. Beni çıldırtıyordu, amımdan sikini çıkarttı ve bacaklarımı indirdi, sikini göğüs arama sokup göğüs aramda gidip gelmeye başladı ve bana ağzını aç dedi, ağzımı açıp dilimi çıkarttım, göğüs aramı sikerken patlamıştı ve spermleri ağzıma doğru fışkırmıştı, dilimin üstünde spermleri vardı ve yalanarak spermlerini yuttum, bu hareketlerim onu deli ediyordu.

Seni doyumsuz, demek ki beni istiyorsun al o halde diyerek sikini ağzıma soktu ve yala bakalım, hazırla onu kendin için dedi, sikini emiyordum, Atilla üstüme oturmuş göğüs aramdan bana sikini yalatıyordu. Sikini emerken çıkarttığım sesler hoşuna gidiyordu, ağzımda iyice irileşmişti, ağzımdan çıktı ve beni yatakta yüzü koyun yatırdı, göbeğimin altını yastıkla destekleyip kalçalarımı daha da kaldırdı ve kalçalarımı tokatlayarak eliyle tutup iki yana açtı, sonra göt deliğime parmağını sokup, zevkin doruk noktasına hazır ol yavrum dedi, ben de başımı çevirip, hazırım erkeğim dedim ona şuh bir bakış atarak, bu sözüm onu çok etkiliyordu, sikini kalçalarıma sürttükten sonra önce başını hafifçe götüme soktu, ııııııhhhh diye inledim ve kalçamı ona doğru attım, çok isteklisin bebeğim, madem ki istiyorsun al o halde diyerek sikini köküne kadar göt deliğime yerleştirdi. Altında çığlık atarak bağırıyordum, aaaaaahhhhhhhh, ooooohhhhhhhhhh sen manyaksın, oooooffffff bu süper bişey diye bağırıyordum, eli amımı okşuyor ve parmağını amıma sokuyordu, zaten ıslak olan amımın içine parmakları girip çıktıkça aldığım zevk daha da artıyordu ve inlemelerim de aldığım zevkle orantılı olarak artmıştı. Atilla çılgınca beni sikiyordu, zevk sularım parmaklarına akıyordu, beni boşalttıktan dakikalarca sonra nerene boşalmamı istersin karıcım dedi bana, ben de altında zevkten bitkin bir halde amımın en derinine dedim. Götümden çıkattığı sikini amıma soktu, zaten ıslak ve kaygan olan amıma bir anda girmişti, hızlı hızlı içimde gidip gelirken kasıldı ve işte benim kadım diye inleyerek amıma bir kez daha boşaldı. Ben zevkten delirmiş halde artık çarşafı ısırıyordum.

İçimden çıktı, kalçama tokat atıp, duş alıp salona inelim, çok acıktım ben dedi. Yatak odamızdaki banyoya girdik birlikte amımdan spermleri bacaklarıma doğru akıyordu. Suyu ayarlayıp duşun altına girdim, ılık su bedenimden akıyordu, Atilla’da yanıma geldi, duşun altında bedenimi okşayarak öpüşüyordu benimle, sular vücudumuzdan akıp gidiyordu. Sana tapıyorum resmen, mükemmel bir kadınsın ve beni kendine aşık ettin dedi, ben de senin seks kölen olmayı isterim, kadının olmak bana zevk veriyor dedim. Birlikte duş alıp bir birimizi yıkadıktan sonra duştan çıktık. Üstüme havlu sardım, Atilla’ya da Ersin’in bornozunu verdim. Salona indik.

Ersin salonda oturmuş, rakısını içip yemek yerken Atilla ile benim seks kasetimizi izliyordu. Merdivenlerden inerken bizi gördü, hoş geldiniz seks tanrısı ve tanrıçası dedi ve kadehimi size kaldırıyorum diyerek rakısını içti. Atilla’da bana bakıp, hayatım bana da rakı doldurur musun lütfen dedi ve Ersin’in yanına oturdu. Ben de Atilla’ya ve kendime rakı doldurup masaya oturdum. Atilla beni öven sözlerle Ersin’e teşekkür ediyordu. Ersin’de bana bakarak Atilla’ya o seks için yaratılmış bir kadın, sen ona artık sahip olmayı başarabilen ender erkeklerden birisin, eğer ki sana koşulsuzca teslim olmuşsa senin seks kölen olmayı seçmiş demektir, bunu kolay kolay yapmaz dedi. Gerçekten de öyleydi, bir çok erkekle birlikte olsam da hayatımda olup benim için özel yer edinebilen erkek sayısı çok azdır ve o sayılı erkeklerden birisi olmayı başarmıştı Atilla.

Yemeğimizi yerken sohbet ediyorduk, seks ve ben ana konu başlığı olmasına karşın her şeyi konuşuyorduk. Saat 21’e yaklaşıyordu. Konu yeniden benim hayatımda önemli yer edinen erkek için seks kölesi olacağım noktasına gelmişti, Ersin bu konuyu konuşurken masadan kalktı ve Atilla’ya bir dakika beni bekle dedi, üst kata çıktı. Daha sonra elinde deri bir tasma ve kırbaçla geldi. Çatı katındaki seks odamıza çıktığını anlamıştım. O odada seks adına her fantazinin yaşanabileceği türden malzemeler, oyuncaklar vardı. Yanıma gelip saçımı okşadı ve dudağımdan öpmek için eğildi, o sırada Atilla, hop orada dur bakalım, unutma ben burada olduğum sürece bu ev sınırları dahilinde o benim kadınım, o nedenle öpemezsin dedi. Ersin’de gülerek, peki kurallara saygımız sonsuz dedi ve sonra elindeki tasmayı boynuma takıp ucundaki halkaya bağlı olan zinciri Atilla’ya verdi. Madem ki bu evin sınırları içerisinde senin kadının, o halde kadının artık senin seks kölendir, Ben de Arzu’nun resmi nikahlı kocası olarak sana köleni teslim ediyorum dedi. Sonra da kırbacı verip, bu da köleni istediğin zevk doruğuna çıkartmana yardımcı olacak şey dedi. Atilla kırbacı eline alıp bana baktı ve benim her istediğim an, nerede olursa olsun, sorgusuz sualsiz sevişeceksin tamam mı dedi. Ben de gözlerinin içine zevkle bakarak, sen iste sahip dedim. Ersin, ufak bir hatırlatma yapıyım sado-mazo eylemler içerisinde olmayı asla sevmeyiz, sadece seks kölesi dedi. Atilla’da bu güzelliğe asla kıyamam ki, tabi ki sadece seks dedi.

Saat gece yarısını geçiyordu, bir büyük rakıyı devirmiş ufakla devam ediyorduk. Atilla Ersin’e artık biz yanından ayrılalım, kadınımı özledim dedi ve masadan kalktık. Beni tutup yatak odamıza çıkartırken, Ersin o kırbacı ve tasmayı nereden getirdi diye sordu. Ben de onu çatı katındaki seks odamıza çıkarttım. Odanın her yeri seks yaşanması için özel olarak dizayn edilmişti. Odadan içeriye girince gözlerine inanamadı. Odanın ortasında duran büyük yuvarlak yatağın üstüne oturup, eee ne düşünüyorsun dedim. Atilla odanın içindeki seks oyuncaklarına, fantazi kostümlerine bakıyordu şaşkınca ve bana dönüp, sen gerçekten seks için yaratılmışsın bunu şimdi daha iyi anladım dedi. Eline uzun ve kalın bir vibratör alıp yanıma geldi ve aynı anda beni iki deliğinde de hissetmeye ne dersin dedi. Ben de yatağın üstüne yatıp bedenimi saran havluyu açarak, her yerim sana ait, istediğini yaşayalım aşkım dedim.

Atilla ellerimi yatağın başındaki kelepçelere takıp kitledi, sonra da ayaklarımı da yatağa bağladı ve elindeki vibratörü vücudumda dolaştırmaya başladı. Boynumdaki tasmadan çekip başımı kaldırıp, sen bana aitsin dedi, ben de seninim erkeğim bana istediğini yap diye inledim. Vibratörü amımın çevresinde dolaştırıp beni kudurtuyordu, belimin altına yastık koyup göt deliğimi de ortaya çıkarttı ve daha sonra yatağın üstüne çıkıp sikini amıma sürtmeye başladı. Elindeki vibratörü de göt deliğime doğru sokuyordu, derin nefes al ve zevkle inle yavrum diyerek bir anda sikini amıma yerleştirdi ve vibratörü de götüme soktu. Gerçekten inanılmaz bir zevkle çığlık atarak altında inledim. Sikini amıma sokup çıkartırken, vibratörü de götüme köklemişti. Ellerim ve ayaklarım bağlı olduğu için yatakta kıvransam da nafileydi. Amımı ve götümü parçalarcasına sikerken göğüs uçlarımı da ısırıyordu. Zevk sularım şelale gibi akıyordu, yatağı ıslatmıştım ama Atilla boşalmıyordu, ben ikinci kez boşalmaya başlarken amıma spermlerini akıtmaya başlamıştı. Altında zevkten uçuyordum.

Gece boyunca sabaha kadar defalarca seviştik. 14 Eylül Pazar günü öğleden sonra saat 15’e gelirken amımda hissettiğim ıslaklık ve rüyayla gerçek arasında hissettiğim zevkle uyandım. Gözlerimi açtığımda Atilla’nın başını amıma gömüp yaladığını gördüm. Saçlarını okşayarak, günaydın erkeğim dedim. Başını kaldırdı ve bana bakarak günaydın kadınım, güne böylesine harika başlayınca gün bana hep aydın dedi ve sikini okşayarak, sen de güne güzel başlamaya var mısın? dedi. Bende ıııımmm bana zaman ve mekan fark etmez biliyorsun, istediğin her an seninim dedim. Atilla’da sikini tutup amıma yerleştirip, ben de senin benim olmanı seviyorum bebeğim diyerek amımı sikmeye başladı. Gözümü açar açmaz sikilerek güne başlamak kadar harika bir şey yok benim için ve bunu yaşıyordum. Zevkle çarşafı sıkıyor ve altında inliyordum. Azgın bir boğa gibi üstümdeydi ve vahşice beni sikiyordu. Elleri göğüslerimi sert hareketlerle yoğuruyordu, ikimiz de aynı anda kasılmaya başlamıştık ve ben zevk çığlıkları atarak ve haykırarak boşalıyorken Atilla’da amıma patlamıştı, zevk sularım onun spermlerine karışıyordu ve bir pazar gününe ancak bu kadar güzel başlanabilirdi.

Daha sonra içimden çıktı ve üstümden kalkıp, senin gerçekten tasmanı elimden bırakmamam gerek, senin gibi doyumsuz bir kadın görmedim, her an hazırsın dedi. Ben de sahibim sensin ve tasmam elinde, benimle ne yaşamak istiyorsan sana koşulsuz teslim durumdayım dedim. Boynumdaki tasmanın ucundaki halkaya bağlı olan zinciri çekip beni kendisine yaklaştırdı ve dudağımdan öptükten sonra tasmamı çıkarttı. Şimdi duş almalı ve çıkmalıyım, saat 17’de dersim var dedi. Ben de muzurca bugün dersini iptal et ve benim ol dedim. Atilla’da bundan sonra hep seninim, ama şimdi işsiz kalmamak için hazırlanıp çıkmam gerek hayatım dedi.

Birlikte duş aldık, vücudunu hafif ve yumuşak dokunuşlar yıkamam onu tahrik ediyordu, siki kalkmıştı, elime alıp okşadım ve duşun altında eğilip sikini emmeye başladım. Zevkten çıldırıyordu, ben emdikçe başımı bastırıyordu. Siki daha da büyümüştü, beni kolumdan kaldırdı ve yüzüm duvara dönük şekilde yasladı, arkama geçip kalçamı tokatladı ve bana eğil dedi. Ellerimi duvara koyup kalçamı geriye doğru çıkartarak eğildim. Madem ki rahat durmadın sana gitmeden hediyem olsun, bütün gün beni hatırlarsın bu sayede diyerek sikini bir anda götüme kökledi. Çok canım yanmıştı, ama aldığım zevk acımı bastırıyordu. Delice çığlık atarak inliyordum, banyo da haykırışlarım yankılanıyordu, eliyle de amımı okşayıp parmaklayarak götümü beni inleterek sikiyordu. Sikinin üstünde beni zıplatıyordu adeta, her giriş çıkışında ayaklarım yerden kesiliyordu. Parmaklarına 2. kez boşalırken götüme spermlerini akıtmaya başladı. Bu kez nerene boşalmamı istersin diye sormaksızın götüme boşalmıştı.

Götümden sikini çıkarttı ve yüzümü ona çevirdi, dudaklarıma yapışıp ısırarak vahşice öptü. Dudaklarımız ayrıldığı anda da, her yerinde spermlerim var, beni kadınım olduğunu hatırlaman için dedi. Bende elimi sikine atıp okşayarak, bunu asla unutmam dedim. Yıkandık ve banyodan çıktık. Yatak odasına geçip üstünü giydi, bende bir t-shirt ve eşortman giydim, alt kata salona indik. Ersin çoktan uyanmıştı, kahvaltı masası hazırdı. Bizi görünce günaydın balayı çifti dedi ve Atilla’ya dönüp, güne Arzu’yu inleterek başladın, sesleriniz İstanbul’un her köşesinden duyulmuştur her halde, güne böyle başlamak nasıl bir duygu dedi. Atilla’da belimden sarılıp beni kendisine çekerek öptükten sonra, bu kadına bir ömür doyulmaz, o nedenle bundan sonra hayatımın her anı doyumsuz geçecek dedi ve ama şimdi gitmem gerek diyerek Ersin’e teşekkür etti. Kapıda onu yolcu ederken beni bir kez daha öptü ve seni çok özleyeceğim diyerek evden ayrıldı.

Ben de evde Ersin’in hazırladığı kahvaltı masasına oturup kahvaltımı yaparken Ersin’le sohbet ediyordum. Ersin bana, tahminin ötesinde çıktı sanki hayatım dedi, ben de kim kimin tahminin ötesinden belli olmaz aşkım, bu oyuna masum kız olarak başladım, bir anda ateşli bir afetle karşılaşmak onu şaşırttı ama henüz tamamen gerçek yüzümü görmedi dedim. Ersin’de gece boyunca yaptığı kamera kayıtlarını televizyondan açarak, ama böyle bir şey hayal etmiyordun değil mi dedi. Ben de doğrusu bu benim için de süpriz oldu ama sence güzel olmadı mı diye sordum. Ersin’de porno kraliçesi olmuş bir karım var artık, güzel olmaz mı diyerek güldü. Ben de muzurca hııımm porno kraliçesi olmak, hiç fena fikir değil, bunu bir araştırayım dedim. Ersin’de şaka yapıyorsun değil mi dedi. O an kahkahayı basarak, reklam sektrönün kraliçesi pornocu oldu, flash flash flash diye dalga geçtim ve yanına gidip onu öperek, elbette şaka yapıyorum, ben istersen sevişirim, zevkim için biliyorsun diyerek kucağına oturdum. Ersin’de seni özledim diyerek dudaklarıma yapıştı. Güne Atilla ile sevişerek başlayıp, Ersin’le devam ediyordum muhteşem bir hafta sonu yaşıyordum.

Geceye doğru Ersin’le duş aldık ve seks günümüzü noktaladık, dinlenmek için Pazar gecesini Ersin’le film izleyerek geçirdik. Yatak odamıza çıktığımızda Ersin bana, yarın ve salı günü Atilla’yı arama, yarın mesaj atarsa cevap verme, Salı günü akşamı mesajlarını ve telefonlarını yanıtla, bakalım seni ne kadar istiyor görelim dedi. Ben de onu delirtmek için güzel olabilir, tamam yapıcam dedim ve onu öpüp yattım.

15 Eylül Pazartesi günü tüm hafta sonunu sevişerek geçirmiş olmanın tatlı yorgunluğu ile uyandım, yatakta gerindim, yüzümde hafif mahmurluk vardı. Ersin yatakta yoktu belli ki benden önce kalkmıştı. Yatağımdan kalktım, üstümdeki pembe askılı saten geceliğimle Ersin’e seslendim ama cevap veren olmadı. Banyoya gidip yüzümü yıkadım, alt kata salona indim ama Ersin salonda da yoktu. Daha sonra mutfağa indim, kahvaltı hazırdı, taze sıkılmış portakal suyunun bardağının üstünde bir post-it’e yazılmış not vardı. Ersin yazmıştı, reklam sektörünün kraliçesi seni uyandırmaya kıyamadım, gün ve hayat senin tadını çıkart, seni seviyorum yazıyordu. Saate baktım saat 10.30 olmuştu. Telefonum salondaydı, bir dilim ekmeğin üstüne kaymak ve bal sürüp, elime portakal suyu bardağımı alıp salona çıktım. Telefonumu aldığımda ofisten 5 defa arandığımı ayrıca Atilla tarafından da 8 kez aranıp, whatsap’tan da mesaj yağmuruna tutulduğumu gördüm. Mesajlarına beni özlediğinden söz ederek başlayıp, hafta sonu yaşadıklarına doyamadığını ve beni her anında istediğini yazarak devam etmiş ve sonra da ben cevap yazmadığım için merak ettiğini ifade etmişti.

Atilla’nın mesajlarına cevap yazmadan ofisi aradım, işler hakkında konuştum ve Atilla ofisi de arayabilir diye düşündüm ve ofise gitmeyeceğimi, ofisten arayanlar olursa da yoğun toplantılarım olduğunu söylemelerini istedim. Kahvaltımı yaptıktan sonra alış verişe çıktım. İstinye Park – Zorlu Center – Kanyon’u dolaşıp kendime seksi iç çamaşırları, büstiyer takımlar, iç gıcıklayıcı ve üstümde baştan çıkarıcı olacağını düşündüğüm kıyafetler aldım. Alışveriş çantalarımı arabama koyduğum anda Atilla’dan yeniden mesaj geldi, her fantazimi seninle hayata geçirmek istiyorum yazıyordu. Mesajını okudum ve telefonu yan koltuğa attım. Kendi kendime demek her fantazini diyerek güldüm ve eve döndüm.

Jakuzimi doldurup içine girdim ve hafta sonunun tüm yorgunluğunu alacak şekilde ılık suyun içine kendimi bıraktım. Beyaz şarabımı yudumlarken Atilla ile yaşadıklarımızı düşlüyordum. Gerçekten de video fikri sıra dışıydı. Ersin’de seks yaptığım anlarda fotoğrafımı ya da video kaydımı alırdı ancak bu farklıydı. Resmen birlikte bir porno film çekmiştik, düşünürken kendi kendime gülümsedim. Saat 19.30’a yaklaşıyordu. Evin kapısının açıldığını duydum, Ersin gelmişti, üst kata çıktı ve beni jakuzide keyif yaparken gördü. Kendini mi tazeliyorsun aşkım dedi, ben de her gün tazelenmek gerek dedim. Yanıma gelip beni öptü ve yatak odasına gidip üstünü değiştirdi. Ben de banyodan çıkıp üstüme havlu sararak yatak odasına gittim ve yatağa oturup bacağımı kremlemeye başlayarak Ersin’e baktım. Ersin bana, seni şuan zevkten öldürecek derecede seninle sevişebilirim ama yapmayacağım, senden de kendini Cumartesi’ye kadar saklamanı istiyorum, Atilla ile de Çarşamba ve Perşembe bir şey yaşama, deli olsun, sende daha kudur, hafta sonu daha da ateşli anlar yaşamak istiyorsan bunu düşün dedi. Hakkı vardı, Cumartesi gününe kadar önümüzde 5 gün vardı ve ben 5 gün boyunca çıldıracak boyutta seks arzusu içinde olabilirdim. Kabul ettim. Mutfağa inip yemeğimizi yedik. Atilla’dan sürekli mesajlar geliyordu, ama ben cevap vermiyordum.

16 Eylül Salı gününü ofiste işlerimle ilgilenerek ve müşteri toplantıları ile dolu şekilde geçirdim, gün sonuna doğru ofisime kocaman bir gül demeti geldi. Ekindeki notta sensiz yapamıyorum yazıyordu, gönderen Atilla’ydı. Gülleri odamdaki masanın üstüne koyup, whatsaptan Atilla’ya çiçekler için teşekkürler, çok güzeller yazdım. Atilla’da seni özledim, sensiz olamıyorum ne olur görüşelim diye yazıyordu. Ben de yarın akşam kursa gelicem, şimdi çok işim var yazdım. Atilla yarın çok geç, bu akşam olsun diyordu. Cevap vermedim. Akşam 18’de ofisimden çıktım ve arabamla evime gittim. Oturduğumuz siteye Ersin’le peş peşe girmiştik. Evin önüne arabalarımızı çektiğimiz sırada bize doğru yaklaşan bir arabanın ışığını gördük. Araba yaklaştı ve evin önünde durdu. Atilla’ydı bu. Arabandan inip önce Ersin’e selam verdi, sonra da yanıma gelip, sensizliğe dayanamıyorum neden kaçıyorsun benden dedi. Ersin aramıza girip, Atilla her şeyin bir yeri ve zamanı var, burası doğru yer değil, hem müsait olsa sana dönerdi, sen de anlayış göster, Arzu çalışan bir kadın, her an sana zaman ayıramayabilir, ayrıca bu akşam da yemeğe misafirimiz var, yarın kursta görüşürsünüz diyerek Atilla’yı kibarca gönderdi. Atilla’da peki haklısınız özür dilerim, yarın görüşürüz diyerek ayrıldı. Biraz içim burkulmuştu, Ersin bana dönüp, duyguların ve kafan mı karışık yoksa dedi. Ben de hayır elbette, sana olan aşkım ve sadakatim ömrümün sonuna dek sürecek dedim.

17 Eylül Çarşamba günü işe giderken akşam ki tango dersimi de düşünerek Atilla’yı deli etmek istediğim için üstüme dar yeşil askılı bir bluz, altıma da siyah dar deri pantolonumu giydim. Ayağımda da üstü zımba işli siyah topuklu ayakkabım vardı. İş çıkışı kursa gittim, Atilla beni bekliyordu ve gördüğü anda yerinden fırlayıp yanıma geldi. Belimden sarılıp yanağımdan öptü ve seni hiç göremeyeceğimi sandım, hafta sonundan beri sana ulaşamamak, dokunamamak beni çıldırttı, sensiz bırakma beni dedi. Ben de dersimizi yapmak için salona geçelim istersen, burası doğru yer değil dedim. Haklısın diyerek beni salona aldı. Kapıyı kapattı ve kolumdan tutup kendisine çekti, seni çok özledim diyerek dudaklarıma yapıştı. Ben de onu çok özlemiştim ama kaçan kovalanırı oynamaya devam etmeliydim. Elleri deri pantolonumun üstünden kalçalarımı okşuyordu, sensizliğe dayanamıyorum, harikasın bebeğim diyerek boynumu öpüyordu. Kendimi bir anlık ona teslim etmiştim, bedenimde dolaşan elleri bana zevk veriyordu. Elini pantolonumun önüne atıp açmak istedi. Elini tuttum ve hadi bana tango öğret, bunun için buradayız dedim. Sesimin tonundan ciddi olduğumu anlamıştı. Tango öğreteceğim çok zamanımız olacak, şimdi seni istiyorum diyerek beni duvara yasladı ve göğüslerimi okşayarak boynumu öpüp, pantolonumu açmayı yeniden denedi. İki elimle onu itip, yerden çantamı aldım ve ben gidiyorum diyerek kapıya yöneldim. Kolumdan tuttu ve dur gitme, kendimi kaybettim, tamam sen nasıl istersen dedi. O akşam sadece tango dersi yaptık, onun olmak için çıldırıyordum ama Ersin’e verdiğim söz yüzünden bunu yapmak zorundaydım.

18 Eylül Perşembe günü Atilla’ya mesaj atıp bu gün kendimi iyi hissetmiyorum, akşam dersini iptal edelim, Cumartesi görüşürüz yazdım sadece, Atilla bana kendine ne olur dikkat et, seni çok seviyorum yazdı ve gün boyunca gene mesaj yağmuruna tuttu.

19 Eylül Cuma gecesi video kaydımızın görüntüsünün bir anını telefonumla çekip Atilla’ya whatsap’tan attım ve altına ne hafta sonuydu ama yazdım. Atilla’da yarın benim olmanı istiyorum diye yazarak gönderdi. Sadece iyi geceler yazdım cevap olarak. Atilla dan özür mesajları yağıyordu.

20 Eylül Cumartesi sabahı erkenden kalktım, duşa girdim, vücut şampuanımla bedenimi Atilla’nın dokunuşlarını hayal ederek yıkadım, duştan çıktıktan sonra bacaklarımı kremledim ve siyah üstü dantel jartiyer çoraplarımı giydim, siyah dantel tangamı da giydikten sonra dolabımdan Atilla’yı deli edecek en seksi elbiseyi seçtim. Üstüme siyah deri bir büstiyer giydim, arkası kancalı ama önünde deri bağları vardı, altıma süper mini siyah pileli deri etek giydim, hafif eğilsem dahi kalçalarım görünecek kadar kısaydı. hava biraz kasvetli ve kapalıydı, bu da benim gizemli ve seksi olmam için bir fırsat veriyordu bana, ayağıma uzun sivri topuklu siyah çizmelerimi giydim, gözüme siyah tonlarının hakim olduğu bir makyaj yaptım ve dudağıma kan kırmızısı rujumu sürdüm. Son olarak kendime aynada baktım ve bakalım kim kimin seks kölesiymiş dedim. Tüm bu kıyafetimi gizemli kılacak son dokunuşu yapmak için de havanın da yağmurlu olmasından faydalanarak siyah uzun mat deri pardesümü giydim, fermuarını çekip, yakasını kaldırdım. Saçlarımı lüleli olarak açık bırakmıştım. Aşağıya indiğimde Ersin beni gördü ve saçlar ve makyaj harika ama kıyafetin neden böylesine kapalı, bugün Atilla ile dersin var ve onu delirteceksin sanıyordum dedi. Ben de yanına gidip pardesümün fermuarını açıp ayağımı oturduğu koltuğun kenarına koyup, sence halen kapalı mı kıyafetim diye sordum. Ersin’de bacağımı okşayarak yerinden kalktı ve tam bir afet olmuşsun diyerek kalçama elini attı ve git ve özgürce istediğini yaşa benden sana dilediğince izin, Atilla’yı çıldırtmadan da dönme dedi. Pardesümün fermuarını yeniden kapatıp, sen karına güven, seks köleliği nasıl oluyormuş görecek dedim ve evden çıktım.

Arabama bindiğimde saat 14’e yaklaşıyordu, Atilla’yı aradım ve bugün de dersi iptal edelim dedim, Atilla şaşkın bir ses tonuyla sadece neden, artık görüşmeyecek miyiz diyebildi. Dersi iptal edelim dedim, görüşmeyelim demedim dedim bende. Atilla bir an duraksadı ve anlayamadım dedi, ben de bunda anlaşılmayacak bir şey yok, bugün ders havamda değilim zaten bugün ki tek dersin bana aitti, bu durumda sen de özgürsün, seni kurstan alırım yarım saat içinde dedim. Atilla’ da seni bekliyorum diyerek telefonu kapattı.

Çok geçmeden kursa varmıştım, yeniden Atilla’yı aradım ve ben aşağıdayım, arabamda seni bekliyorum dedim. Atilla aşağıya inmişti, yüzünde şaşkın bir ifade ile arabaya bindi, hoş geldin canım diyerek yanağından öptüm ve arabayı çalıştırıp evine doğru yol almaya başladım. Atilla bana yolda, neden benden sürekli kaçıyorsun, geçen hafta sonu yaşadıklarımız sonrasında bana çok soğuk davranıyorsun, istemeden bir şey mi yaptım yoksa sana dedi. Ben de Atilla’ya bakmadan yola konsantre olmuş bir şekilde, hayır ben sana soğuk davranmıyorum, sadece işler bakımından yoğun bir hafta yaşadım, o nedenle fırsat bulamadım, bugün de dans dersi havamda değilim hepsi bu dedim. Atilla cevaplarımdan tatmin olmamıştı, hareketlerinde de bir soğukluk var, kıyafetin bile değişti, derse gelirken ya da buluşacağımız zamanların hiç birinde böyle giyinmez ve davranmazdın neler oluyor Arzu lütfen söyler misin? dedi. Ben de hayır sana karşı asla soğuk değilim, hem kıyafetimin neyi var, hava zaten kapalı, her an yağmur yağacak gibi dedim. Atilla da peki sen öyle diyorsan öyledir dedi. Evine yaklaşmıştık. Neden evime geldik diye sordu. Arabayı park edip ona doğru döndüm ve sana gelmek için bir nedene ihtiyacım olduğunu bilmiyordum dedim. Atilla’da hayır elbette bir nedene ihtiyacın yok ama diye cümlesine devam ediyorken arabadan indim ve kapıyı kapattım, Atilla’da arabadan indi ve cümlemi bitirmemi bile beklemiyorsun, senin derdin ne dedi. Ben de sokakta konuşmayalım istersen, eve girelim dedim. Apartmana girdik ve asansöre bindik, evinin olduğu kata çıktık, tek kelime konuşmuyorduk. Kapıyı açtı ve buyur gir, hoş geldin dedi. Ben de içeri girdim ve hoş bulduk dedim. O da içeri girip kapıyı kapattı ve senin gerçekten derdin nedir, ne bu tavırlar dedi, salona yürüdüm, peşimden geliyordu, ona döndüm ve kanepeye otur ve sakin ol dedim. Söylediğimi yaptı, evet seni dinliyorum dedi.

Üstümdeki pardesüyü çıkartmadan salonun ortasında volta atarak konuşuyordum ve Atilla’ya, kursa kayıt olduğum günden beri aklımı karıştırıp, beni kendine çektin, adım adım ama hızlı hızlı ilerledik, evine geldiğim gün yaşadıklarımızı hatırlıyorsundur mutlaka, şu kanepenin üstünde göğüslerimde gezen dilini ben unutmadım dedim ve Atilla’ya doğru yürüdüm. Atilla da bunları şimdi neden anlatıyorsun anlamadım dedi. Sırtımı ona döndüm, pardesümün fermuarını açtım ve yüzümü dönüp ayağımı kanepeye koyup, çünkü o gün yarım kalan şeyi tamamlamak için dedi. Atilla’nın gözleri yuvalarından fırlayacaktı adeta, sana inanamıyorum, muhteşemsin dedi. Ben de halen kıyafetim ve sana soğuk davrandığım hakkındaki görüşlerin aynı mı diye sordum. Bacağımı okşayıp beni kucağına oturttu ve hayır asla aynı değil, seni sorgulamak bir hataydı, seks tanrıçamsın dedi ve dudaklarıma yapıştı.

Birbirini özlemiş iki aşık gibi ateşli şekilde öpüşüyorduk, elleri kalçalarımı okşuyordu. Dudaklarımız bir birinden ayrıldığı anda seni çok özledim, sana ait olmak istiyorum her şeyimle dedim.Beni ayağa kaldırdı, çenemden tutup gözlerimin içine bakarak, sözlerimi tekrarlamanı istiyorum, bu aramızdaki yeminimiz olacak dedi, ben de kabul ettim ve önce Atilla ardından da ben söylediklerini tekrarladım. ” Sex hayatım devam ettiği sürece, yanında olduğum her an da, yer ve mekan farketmeksizin, bedenimin her yerini, dileğidiğin şekilde kullanarak, benimle istediğin tüm fantazilerini yaşamak hakkını sana sunuyorum, ömrümün sonuna kadar senin sex kölen olmayı karşılıksız kabul ediyorum, kocamın yanımda olmadığı her an da ve kocam yanımdayken evimizde olduğun ve evinde olduğum zamanlarda koşusulsuzca senin kadının olduğumu kabul ediyorum ” dedim ve bu yeminle beni kendisine sex kölesi yapmıştı. Ellerini deri pardesümün üstünde dolaştırıp bana arkadan sarılarak kokumu içine çekti ve ahhhhh seninle öylesine muhteşem anlar yaşayacağız ki bitmesin isteyeceğiz dedi ve deri pardesümü omuzlarımdan sıyırıp yere düşürdü ve sonra beni kendisine çevirip belimden tutup dudaklarıma yapışıp öptü.

Öpüşürken elimi pantolonun üstünden sikine atıp okşamaya başlamıştım, siki sertti, beni istiyordu belli ki, ben de onu istiyordum. Beni öpüşürken sürükleyerek kanepeye oturttu ve yatırdı, dudaklarını dudaklarımdan ayırıp başını kaldırıp madem ki yarım kalan bir işimiz vardı, kaldığımız yerden devam edelim o halde dedi ve büstiyerimi çıkarttı, göğüslerim özgür kalmıştı. Fındık iriliğindeki göğüs uçlarımın üstünde dilini gezdirip, o akşam ki masum kızın içinde aslında bir vahşi kedi varmış da benim haberim yokmuş diyerek göğüslerimi emmeye başladı. Bende saçlarını okşayarak, seni çıldırtmak için bunları yapmam gerekiyordu, evine ilk geldiğim gece beni elde etmiş olsan senin için sıradan olurdum ama şimdi senin kadınınım öyle değil mi dedim. Atilla’nın dudakları bedenimde dolaşırken, sen asla sıradan olmazsın, öyle farklısın ki senden bir ömür vazgeçilmez dedi. Elleri eteğimin altından kalçalarımı okşarken tangamı çıkartıyordu. Bacaklarımı okşayarak deri çizmelerimin üstünden dangamı sıyararak çıkarttı ve attı, amımı avuçlayarak, bu ateş gibi yanışına bayılıyorum dedi ve eteğimin altına başını sokup amımı yalamaya başladı. Saçlarını okşayarak hafifçe inleyerek, senin için yanıyorum aşkım diyordum. Islanmış amıma attığı dil darbeleri beni delirtiyordu. Amımı yalayıp siki için hazırladıktan sonra pantolonun kemerini çıkarttı ve fermuarını açtı, gözlerime gözlerini dikip, evime geldiğin ilk gece sana bunu yaşatmak istiyordum ama kısmet bugüneymiş dedi ve sikini amıma yerleştirdi. Zevkten çığlık atarak altında inliyordum, bacaklarımı tutumuş iki yana ayırmış şekilde amıma yükleniyordu, zevk sularımla ıslanmış amımda rahatça derinlere kadar ilerlerken bende çılgınca inliyordum altında. Bacaklarımı bırakıp göğüslerimi okşamaya başladığı anda haykırarak sikinin üstüne boşalmıştım, zevk sularım sikini yıkarken Atilla durmak bilmeden amımı sikiyordu.

Boşaldığımı fark etmişti ve kahkaha atarak, bu gecenin ilk boşalmasını yaşadın ama durmayacağım dedi ve amıma boşalana kadar dakikalarca beni sikmeye devam etti, içime spermleri fışkırırken ben ikinci kez boşalıyordum. Sikini amımdan çıkarttı ve üstümde ilerledi baş hizamda durup sikini ağzıma soktu ve temizle hadi dedi, sikinin üstünde önce dilimi gezdirip zevk sularımla karışmış olan spermlerini yaladım ve sonra ağzıma alıp emmeye başladım. Başım kanepenin üstündeydi ve Atilla ağız hizamda ayakta durup ağzımı sikiyordu. Durmak bilmez bir haldeydi, sikini yeniden beni sikmeye hazır hale getirmiştim. Ağzımdan çıktı ve beni tutup kanepeden kaldırdı. Ayakta sikini tutup okşadığım anda dudaklarıma yapıştı ve beni çok ama çok ateşli bir şekilde öptü, öperken elleri bedenimde dolaşıyordu.

Sırtımı duvara yaslayıp eliyle yüzümü okşadı, seksi olduğun kadar çok güzelsin, keşke sadece bana ait olsan, karım olsan, hep yanımda kalsan dedi. Ben de taşaklarını avuçlayıp, kendimi ona yaklaştırarak, seninim zaten, isteğin an yanındayım ve yanında olduğum her an karınım, o halde zaten sana aitim dedim ve sikini tutup amıma sürtmeye başladım, başını içine soktuğum anda beni tuttu ve duvara yüzüm gelecek şekilde çevirdi, kalçalarını avuçlayıp sertçe sıktı, sikini göt deliğime sürterek vücudunu sırtıma yasladı ve duvara yasladığım ellerimi okşayarak kulağıma eğildi, seninle olduğumuz her an da bana kocan olduğumu hissettireceksin ve haftaya evine geldiğimde seni gelinlikle görmek istiyorum, karımı gelinlikler içinde istiyorum dedi. Ben de o halde şuan sevgiliyiz, bu durumda sevgilinle sevişiyorsan bana ona göre davran, haftaya karın olacağım dedim. Eliyle göğsümü sıkıp sikini götüme sokarak, sen her an benim karımsın artık, hem sevgilim, hem karım, hem de seks kölemsin diyerek sikini götüme kökledi. Zevkle inleyerek, aaahhhhh evet seninim, sadece senin, sana ait seks kölesiyim ben, ooooffffff, ne istersen yap bana, sahibim sensin diye inliyordum. Göt deliğimi sikerken kalçamı sertçe tokatlıyor ve sıkıyordu, daha sonra götümden çıktı ve elimden tutup beni sürükleyerek yatak odasına götürdü.

Yatak odasının kapısını açıp beni yatağa fırlattı ve tamamen soyun şimdi dedi. Ben yatağın üstünde çizmemi ve jartiyerimi çıkartırken Atilla da soyunuyordu. Yatakta yatmış ve bacaklarımı aralayıp, parmağımla onu çağırarak gel buraya, seni istiyorum dedim. Atilla’da bu odaya ilk geldiğinde bana burada kim bilir kaç kız geçti bu yataktan demiştin hatırlarsan, evet bu yatak çok şeylere şahit oldu ama hiç bir kız beni senin kadar etkilemedi ve şuana kadar hiç bir kız dedi ve sırtını bana dönüp dolabı açtı, elinde oldukça iri boyutlarda bir vibratörle yüzünü bana döndü ve evet hiç bir kız az sonra senle yaşayacağımız şeyi kabul etmeden kaçıp gitti dedi. Ben de yatağın üstünde emekleyerek onun yanına gittim ve elinde tuttuğu vibratörü yalayıp, seksin sınırı olmaz istediğini yaşayalım aşkım dedim. Atilla da yatak odasındaki kamerayı çıkartıp, isteğim çok basit, şimdi beni düşleyerek bu vibratörle kendini tatmin edeceksin ve ben de seni kameraya çekeceğim, daha sonra da ben de katılıcam sana dedi. Elinden vibratörü alıp, o ahmak kızlar bunu sana yaşatmadıkları için kendileri kaybetmiş dedim ve vibratörü yalamaya başladım, yalarken gözlerinin içine bakıyordum.

Atilla beni kameraya çekiyordu, vibratörü onun sikini yalarcasına yalıyordum, göğüs aramda dolaştırıp yeniden ağzıma alıyordum, bir elimle vibratörü emerken diğer elimle de amımı okşuyordum. Daha sonra vibratörü amıma sokup bacaklarımı açtım ve dudaklarımı ısırarak bu senin için aşkım dedim kameraya bakarak. Vibratör gerçekten çok kalın ve uzundu, amıma zorlayarak sokuyordum ve içime girişi bana hem zevk hem de acı veriyordu. Zevkle yatakta inlediğim anları kamera çekiyordu, ben hafif hareketlerle amımdan vibratörü çıkarttığım anda kamera ile amıma yaklaştı ve elini atıp parmaklayarak boşaldığımı hissetti, güldü ve harikasın bebeğim dedi. Vibratörü yaladım ve ona göz kırparak göt deliğime sürtmeye başladım, sonra da Atilla’ya kamerayı sabit bir yere koy ve götümü vibratörle, amımı da sikinle parçala hadi dedim. Atilla kamerayı aynanın önüne koydu ve vibratörü eline alıp kalçalarımı tokatlamaya başladı ve iki yana ayırıp göt deliğimi çıkarttı, ben kalçalarımı havaya dikmiş başımı yatağa gömmüştüm. Vibratörün başını soktu ve amımı avuçlayıp, bekle beni dedi. Dolabını açıp çelik uzun mermi şeklinde, arkası tilki kuyruğu şeklinde olan vibratörü çıkartıp şimdi zevkten uçacağız işte dedi ve göt deliğime yerleştirdi ben zevkle derin bir aaahhhhhhhhh çekmiştim. Amımı okşayarak şimdi işte tam bir kısarak oldun ve amıma sikini yerleştirip kalçalarımı tokatlayarak beni sikmeye başladı. Götümdeki vibratörün titreşimleri ve amımda Atilla’nın siki ile kendimden geçmiş şekilde haykırarak zevkle çığlık atıyordum. Amıma her giriş çıkışı beni delirtiyordu. Kalçalarımı tokatlaya tokatlaya kızartmıştı ve amıma boşalıyordu.

Kendimi yüz üstü yatağa bırakmıştım, amımdan sikini çıkarttı ve kalçama sürttü, sonra kulağıma eğilip, götündeki burada olduğun sürece içinde kalacak kısrağım dedi. Gülümsedim ve sen iste aşkım dedim. Götümde bir vibratörle dolaşmak doğrusu ilk kez başıma gelen bir durum olacaktı.

Bir süre birlikte yatıp dinlendik, Atilla’da yanımda uzanmış yatıyordu. Kalktım ve üstüne çıkıp, yeterince dinlendik bence dedim, Atilla’da götümdeki vibratörün kuyruk gibi sarkan kısmını çekip yeniden vibratörü içime iterek, sen gerçeten azgın bir kısraksın dedi, o bu hareketi yaparken ben de dudağımı ısırıyordum ve hafifçe ııııhhhh diye inledim ve sonra ona bu azgın kısrağın amı yanıyor diyerek baş hizasında durup, elimi yatağın başına koyarak amımı Atilla’ya yalatmaya başladım. Elleriyle amımın etrafını okşayarak amımı yalıyordu, daha sonra elleri kalçama doğru hareket etmeye başladı ve götümdeki vibratörü sokup çıkartmaya başladı, dili amımda gezerken vibratörlede götümü yeniden sikiyordu, ııııımmmm, harikasın aşkımmmm, oooohhhhh süpppeeerrr, aahhhhh diye inliyordum. Beni diliyle boşaltana kadar durmadı, zevk sularım ağzına akarken kasılmıştım, kasılmalarımdan götümdeki vibratörde daha fazla zevk vermeye başlamıştı bana, bu harika bir zevkti.

Atilla’nın ağzına zevk sularımı akıtırken Atilla kolumdan tutup beni sikine oturttu bir anda ve yatakta kucağında beni sikmeye başladı, zevkle inleyerek kucağında boşalıyordum, siki amımdaydı ve hızla derinlerime kadar girmişti. Vibratörde götüme baskı yapmaya ve titreşimleri ile bana zevk vermeye devam ediyordu. Çıldırmak böyle bir şey olsa gerek diye düşünerek delice inliyordum. Elleri göğüslerimi sıkıyor, göğüs uçlarımı çimlikliyordu. Muhteşem bir zevkti bu, saçlarımı ellerimimle toplamış üstünde delice bağırarak inleyerek zevkten uçuyordum. Atilla içimden çıkmadan beni yatağa yatırıp üstüme çıktı ve göğüslerimi ısırarak amımı sikmeye devam ederken elini götüme attı ve vibratörü de sikiyle aynı şekilde hareket ettirmeye başladı, kendimden geçmiştim artık, kaç kez boşaldığımı hatırlamıyorum, Atilla’da amıma bir kez daha boşalmıştı ve muhteşem anlar yaşatmıştı bana.

Saat gece 23’e geliyordu ve Atilla içimden çıkıp nefes nefese yanıma yattı, sen tarifi imkansız bir kadınsın dedi. Kameradaki kaset bitmişti ve sevişmenin ateşinden kaseti değiştirememişti bile. Kamerayı gösterip, sana ölümsüz bir kayıt hatıra ettim sanırım dedim. Atilla da seninle her an ölümsüz ve farklı, gerçekten bu dünyadan olamayacak kadar seks için yaratılmış bir tanrıçasın sen dedi. Biraz dinlendikten sonra yataktan kalktım ve elimi arkama atıp vibratörü çıkartmaya yeltendiği anda Atilla bana, hayır o kalacak dedi. Ben de ona bakarak gülümsedim ve sen nasıl istersen canım dedim ve mutfağa doğru gidip dolabı açtım ve bir elma aldım, yeniden yatak odasına dönüp, ben biraz acıktım dedim. Atilla’da o halde pizza söyleyelim, birayla iyi gider dedi. Fikir hoşuma gitmişti, pizza siparişi verdik. Üstümüzü giyerken Atilla’ya vibratörü gösterip kalacak mı dedim. Bu evden gidinceye dek o orada kalacak dedi. Ben de peki diyerek üstüme Atilla’nın uzun bir t-shirtünü giydim vibratör götümdeydi ve kuyruk kısmı t-shirtün kalçamı kapatan kısmının altından bacaklarımın arasından sarkıyordu. Oturduğum anlarda ise önce hafif bir sızı sonrasında ise tatlı bir zevk veriyordu. Titreşimleri her an orgazm yaşamaya hazır halde tutuyordu beni.

Yarım saat sonra kapı çaldı, gelen pizzacıydı, ben yerimden fırlayıp kapıya yöneldim, Atilla’da arkamdan seslenip, sakin ol kısrağım dedi. Döndüm ve ona gülüp, yemek kadın işidir dedim ve kapıya doğru yürüdüm. Atilla’da arkadam gelip kolumdan tuttuğu anda kapıyı açmıştım bile. Pizzacı karşımdaydı ve beni görünce şaşkın bakışlarla si – si – siparişinizi getirdim dedi. Ben elinden pizzaları alıp arkamı dönüp içeri doğru yürüken kalçamı sallayıp arkamdan sarkan kuyruğu hareket ettirerek, ödemeyi beyfendi yapacak dedim. Pizzacı arkamdan şaşkın bir ifade ile bakıyordu ve Atilla’ya kısık sesle abi affedersin ama ablanın arkasındaki o kuyruk ne öyle dediğini duydum. Atilla da sen paranı al gerisini boşver dedi ve kapıyı kapattı.

Ben salona geçmiş ve kanepeye oturmuş pizza kutusunu açmıştım, sinirli bir ifade ile salona geldi ve neden kapıyı açıyorsun dedi, ben de elime bir dilim pizza alıp ısırdıktan sonra, ne var ki bunda dedim gülerek, ayrıca pizzacının yüzündeki ifadeyi görmedin mi nasıl da şaşkındı dedim. Atilla’da yanıma oturdu ve olabilir ama sen benimsin dedi. Bende Atilla’ya dönüp sertçe bakarak, unutma ki karşındaki özgür bir kadın ve bu sayede senin, beni sakın ha kısıtlamaya kalkma dedim. Atilla ne demek istediğimi net şekilde anlamıştı. Haklısın sevgilim, senin özgür ve hırçın hallerine bayılıyorum diyerek bacağımı okşadı, onun tenime dokunuşları bile içimde zevk patlamaları yaşatıyordu bana, götümdeki titreşimli vibratörün verdiği zevkle Atilla bacağımı okşarken dudaklarına yapıştım ve onu delice öpmeye başladım. Atilla da elini amıma atıp okşuyordu. Amımı avuçlaması bile beni çıldırtmaya yetiyordu. Elini tutup amıma bastırdım ve kasılarak boşalmaya başlamıştım, Atilla şaşkın bir ifade ile beni izliyordu bense inleyerek boşalıyordum ve çok farklı bir histi bu. Sonra nefes nefese kalmış şekilde kanepeye yasladım sırtımı ve gülerek kendime inanamıyorum ya ilk orgazmını yaşayan liseli bir kız gibiyim çok komik değil mi dedim. Atilla da bana sen benim her zaman liseli çıtırımsın dedi ve pizzasını yemeye devam etti.

Pizzalarımızı bitirmiş biralarımızı içiyorduk, ben 2. şişeyi yarılamıştım Atilla ise 3. şişeyi bitirmişti. Saat gece yarısını çoktan geçmişti. Elimdeki bira şişesini ağzıma alıp yalayarak Atilla’ya baktım ve götümdeki titreşimler beni benden alıyor, her an orgazm yaşar durumdayım ama boşa gitsin istemiyorum dedim. Atilla’da elindeki birayı fondip yapıp yere önüme oturdu, bacaklarımı araladı ve amımda parmağını dolaştırarak senin bu azgın hallerine bayılıyorum, o halde madem ki boşa gitsin istemiyorsun biraz çılgınlığa ne dersin diye sordu. Ben de seninle her şeye varım ben dedim.

Yerdeki bira şişesini aldı ve amıma sürtmeye başladı, ama bu çok çılgın olacak dayanabilecek misin diye sordu. Elimi eline atıp bira şişesinin ağzını amıma sokarak ben de çok çılgın bir kadınım bunu unutma dedim. Atilla da peki o halde sen istedin bunu diyerek bira şişesini amıma sokup çıkartmaya başladı, kanepede başımı geriye atıp, sırtımı yaslayıp elimle de kanepenin sırt kısmını tutarak zevkle inliyordum, Atilla bira şişesini hafif hareketlerle amıma sokuyordu, bir süre sonra elimi tuttu ve bira şişesini bana tutturup devam et yavrum dedi. Ayağa kalkmıştı, altındaki boxerı çıkarttı ve sikini eline alıp okşamaya başladı, ben Atilla’ya şehvetle bakarak şişeyi amıma sokuyordum. Atilla yanıma yaklaştı ve saçlarımdan tutup çekti ve sikini ağzıma soktu, sikini yalarken Atilla bir eliyle göğsüm okşarken diğer eliyle de başımı bastırıyordu. Ben de amımdaki şişeyi ritmik hareketlerle içime sokup çıkartıyordum. Tüm deliklerim doluydu ve dehşet zevk alıyordum. 15 dakika kadar bu şekilde devam ettikten sonra kasılmaya başlamıştım, ağzımdan sikini çıkarttım ve inleyerek zevk çığlıkları atmaya başladım ve amımda şişe varken boşalmaya başladım. Atilla da sikini okşuyordu ve göğüslerimin üstüne spermlerini akıttı. Kendimi kanepeye bitkin bir halde bırakmıştım. Amımdaki şişeyi nazikçe çıkarttı, o an ooohhh dedim. Amımda dilini dolaştırıp öptü ve mükemmelsin dedi. Zevkten mahmurlaşmış gözlerimle Atilla’ya bakıp, senden bunu duymak hoşuma gitti dedim.

Yanıma oturup saçlarımı düzeltti ve yanağımdan parmağını dolaştırıp, çok güzelsin Arzu, sana aşığım diyerek dudağımdan öptü, ben de teşekkür ederim artık yıkanalım mı dedim. Elimden tutup beni kanepeden kaldırdı ve banyoya götürdü. Suyu ayarlıyordu. Götümdeki vibratörü gösterip, yıkanırken de kuyruklu mu olucam dedim. Atilla da güldü ve hayır hayatım çıkart tabi ki dedi. Ben de kalçalarımı ona doğru dönüp kuyruğu sallayarak sen çıkart dedim. Kalçama tokat attı ve vibratörü çıkarttıktan sonra götümü parmaklayarak beni ayağa kaldırdı ve öptü, duş hazır tatlım dedi.

Birlikte duşa girdik, üstümüzden su akarken öpüşüyorduk, adeta yeni aşıklar gibi bir birimize aşkımızı gösteriyorduk. Seni ben yıkamak istiyorum dedi bana ve eline aldığı duş jelini lifin üstüne döküp vücudumda gezdirmeye başladı. Atilla’nın dokunuşları beni zevke getiriyordu. Ellerimi boynuna sarıp kendime çektim ve dudaklarına yapıştım, kulağına vibratörün boşluğunu doldurmanı istiyorum diyerek kucağına zıpladım. Kalçalarımdan beni tutup duvara yaslamıştı, gözlerimin içine baktı ve sikini götüme sokarak, sana doyamıyorum dedi ve götüme girmeye başladı. Zevkle ahhhh, erkeğim benim, oooooohhh, seni seviyorum, ıııımmmm daha derine diye inliyordum. Duştan akan sular bedenimizde dolaşıyordu ve Atilla beni sikinin üstünde zıplatıyordu. Çığlıklarım banyoda yankılanıyordu. Zevkle boşalmıştım. Atilla boşalacağı sırada sikini götümden çıkarttı ve beni kucağından indirip önünde diz çöktürüp ağzıma soktu, sikini emiryordum, başımı okşarken ağzıma boşalmaya başladı, spermlerini yutuyordum, zevkle başımı okşayarak sikine bastırıyordu. Daha sonra ağzımdan sikini çıkarttım, ağzımın kenarındaki spermlerini de parmağımla alıp yaladım ve ayağa kalktım. Sana aşığım kadınım dedi bana, ben de sikini elime alıp okşayarak, ben de seninle yaşadığım her zevk anı sonrasında sana tutkun oluyorum dedim. Birlikte duşumuzu aldık ve havluya sarınıp banyodan çıktık.

Saat sabaha karşı 3.20 civarlarındaydı. Kaç kez orgazm olduğu, kaç kez çığlık atarak boşaldığımı hatırlamıyordum bile, yatak odasına geçtik ve birlikte uyuduk.

21 Eylül Pazar günü uyandığımda saat 12’yi çeyrek geçiyordu. Atilla uyuyordu. İkimizde çıplak yatmıştık. Bizim evde beni uyandırdığı an aklıma geldi, o beni amımı yalayarak uyandırmıştı ve ben de ona aynı zevki yaşatmak istiyordum. Dilimi sikinin üstünde gezdirip yalamaya başladım, siki hareketlenmeye ve büyümeye başlamıştı, taşaklarını hafif hafif okşayarak sikini ağzıma alıp emmeye başladım, ağzımda daha da büyümeye başlamıştı. Bir süre sonra Atilla uyandı ve ooohhh bebeğim, seni çılgın seks kölem dedi ve saçlarımı okşadı, ben de sikini ağzımdan çıkarıp okşayarak, günaydın hayatım, güne kaldığımız yerden devam ederek başlamak istedim dedim. Atilla’da o halde devam et sevgilim dedi. Başımı bastırıp saçlarımı okşarken sikini ağzıma almış emiyordum. Siki ağzımda irileşmiş ve nefes boruma kadar değiyordu, ağzımdan çıkarttım ve göğüs arama alıp, sıkıştırdım ve dudağımı ısırarak gözlerine bakıp seni istiyorum dedim. Daha sonra üstünde bir yılan gibi süzüldüm ve kucağına oturup sikini tuttum. Başımı geriye atıp saçımı savurarak sikini amıma yerleştirip, oooohhhh aşkıımmmm, erkeğimmmm, seninim ben diye inleyerek sikinin üstüne oturdum ve zıplamaya başladım. Atilla göğüslerimi sıkıyordu, ellerini tutup göğüslerimi okşatıyordum ona. Elleri bedenimde dolaşıp kalçalarımdan tuttu ve sıkarak okşayıp beni sikinde zıplattı. Amıma patlayana kadar durmadan devam etti. Ben sikine zevk sularımı akıtırken Atilla’da amıma spermlerini fışkırtıyordu. Zevk çığlıklarım yatak odasının duvarlarında yankılanıyordu.

Sikini amımdan çıkarttım ve üstüne yatıp dudağından öptüm ve seni seviyorum erkeğim dedim, Atilla’da vücudumu okşayıp ben de seni seviyorum karıcım dedi.

Pazar gününe muhteşem bir başlangıç yapmıştık. Saat öğlen 2’yi gösteriyordu yataktan kalktığımızda. Birlikte kahvaltı yaptık, iki sevgili gibi bir birimize kurlar yapıyorduk. Saat akşam 8’e gelirken Atilla mutfaktaydı ve ben yatak odasında giyiniyordum. Büstiyerimi – siyah süper mini pileli deri eteğimi – jartiyer çorabımı ve çizmemi giydim, elime deri pardesümü alıp mutfağın kapısında durdum ve tatlım artık gitmem gerek, muhteşem bir hafta sonu yaşadım seninle ama masalımızı şimdilik sonlandırmak zorundayım dedim. Atilla yanıma geldi ve elimi tutup, sana gitme demeyi çok isterdim ama buna hakkım yok, benim içinde tarifi imkansız anlar yaşadık dedi ve elini enseme atıp başımı tuttu ve kendisine doğru çekip dudağıma yapıştı. Elimdeki pardesüyü yere atıp ben de saçlarını okşayarak onunla öpüşüyordum. Öpüşerek yatak odasına gittik ve beni yatağın üstüne yatırdı. Bana baktı ve amında spermlerimle seni kocana yollamak istiyorum dedi. Ben de Atilla’ya, sana ait bir seks kölesiyim istediğini yap bana dedim. Atilla soyundu ama beni soymamıştı. Eteğimi kaldırdı, altımda zaten tangam yoktu, onu Atilla’ya hatıra bırakmıştım. Tangam olmadığını görünce sen gerçekten seks için yaratılmışsın dedi ve sikini tutup amıma soktu, yatakta zevkten kıvranarak inliyordum. Atilla vahşi bir hayvan gibi beni sikiyordu. Çığlıklarım onu daha da ateşliyordu ve onun sert hareketleri beni boşaltmıştı, ama Atilla benim boşalmama rağmen durmuyordu, amımı delice sikiyordu. Beni boşalttıktan 10 dakika sonra Atilla’da amıma boşaldı ve içimden çıkıp bacaklarımı tutup kaldırıp havaya dikti. Ayak bileklerimden tutup bana spermlerin en derinlere kadar insin ki eve gittiğinde bile içinde beni hisset dedi.

Atilla beni yatakta bırakıp banyoya gidip temizlenmişti, ben de yataktan kalkıp, üstümü düzelttim, o sırada Atilla geldi, yerden shortunu alıp giydi ve belimden tutup beni kendisine çekip öptü ve senden sonrası yok benim için artık, bu zevki bana kimse yaşatamaz dedi. Ben de Atilla’ya bakıp, seninim dedim ve odadan çıktım. Mutfağın kapısının önünde yerde duran deri pardüsümü almak için eğildiğim anda eteğim açılmıştı, Atilla da bu fırsatı değerlendirip kalçamı okşadı ve peki tekrar ne zaman tekrarlayacağız dedi. Ayağa kalkıp yüzümü ona döndüm ve sabırlı olmak sana beni kazandırdı, sabret ve telaşçı olma dedim kapıya yürüdüm.

Evden çıktım ve her şey için teşekkürler canım diyerek dudağından öptüm. O sırada yan dairenin kapısı açıldı ve bir kadın çıktı. Bize baktı ve çık çık çık, edepsizler dedi. Bende gülümseyerek kadına dönüp, pardon ama bize mi dediniz dedim. Kadında evet sana dedim dedi bana. Ben de bana mı? diye sordum, kadın bana bir de utanmadan soruyorsun, gece boyunca seslerinizden uyuyamadık dedi. Ben de kadına pardon ama evlimisiniz diye sordum. Kadın evet ne olacak dedi. Bende o halde bizi dinlemek yerine eşinizle sevişseydiniz dedim. Kadın cevap veremedi. Atilla’ya dönüp dudağından öptüm ve seni seviyorum diyerek asansöre bindim. Asansöre binerken kadına baktım, o da sertçe yüzüme kapıyı kapattı. Apartmandan çıkıp yukarıya baktığımda Atilla camdaydı, ona el sallayıp arabaya binecekken kadının da yan dairenin camından bize baktığını gördüm ve kendi kendime gülerek arabama binip eve döndüm.

22 Eylül Pazartesi günü ofisimde çalışırken moto kurye bir zarf getirdi, içerisinde bir cd vardı. Ama kimden geldiğine dair bir not yoktu. Cd’yi merakla bilgisayarıma takıp açtım. Atilla’nın evinde yaşadığımız seks anlarının görüntüleri vardı. Atilla’yı aradım hemen, teşekkür ederim hediyen geldi dedim. Atilla’da bana seninle bu cd’lerden daha çok çekeceğiz bebeğim seni seviyorum dedi. Ben de ona sex partnerim sen olacaksan her yerde seninle bu cd’lerden çekmeye hazırım dedim ve telefonu kapattım.

Atilla ile dans derslerimiz halen devam ediyor. Hayatıma çok farklı heyecanlar ve renkler katıyor. Ama onunla geçirdiğim zamanlar komşumun oğlu Emre’yi biraz kıskandırıyor gibi, bakalım ona da bir çare düşüneceğim artık.

Okuyan ve yorumlayan herkese teşekkürler,

ALINTIDIR.

Kaynak: http://arzuluanlar.blogspot.com.tr/p/blog-page_27.html

Kategoriler
Uncategorized

Kıza iki kişi kaydık kızın içi dışına çıktı -alınt

Kıza iki kişi kaydık kızın içi dışına çıktı -alınt
Merhaba porno seks okurları ben yakışıklı bir beyim ve benim bir samimi arkadaşım var bir gün onunla oturuken konu sikişten açıldı ve güzel seksi bir bayanın olduğunu söyledi ve istersen onula grup yaparak sikişebiliriz dedi ve benade tamam dedim olay bundan ibaret size iyi okumalar.Ben özel bir şirkette çalışıyorum her gün aynı duraktan aynı saatte aynı otobüse biner işe gider aynı saatte de geri gelirim şaşmaz artık benim için otomatikleşmiş rutin bir davranıştı. Bu her gün böyle otobüste kalabalığın içinde sıkış depiş gidip gelirken bundan bir ay önce benim dikkatimi çeken benim duraktan üç durak sonra genç bir kadın aynı otobüse binmeye başladı gerçekten çok güzel bakımlı aynı zamanda örtülü bir kadındı. Örtüsünün altında dipdiri taze bedeni kendini belli ediyordu ona karşı kendimde değişik duygular uyanmaya başlamıştı. Bir iki gün sonra davet edildiğim dul bayanla birlikteyken sadece otobüste gördüğüm aklıma kazınan örtülü bayanı hayal ederek sikmiştim ve bundan bende beraber olduğum bayanda haz almıştık gerçi onun bundan haberi yoktu ama ben onu hayal ederek siktiğim için biraz daha sert sikmişim dul bayan daha fazla haz almış daha çok mutlu olmuştu. Yine otobüse binmiş gözlerim onu arıyordu yine aynı saatte aynı duraktan bindi bugün otobüs biraz daha kalabalıktı şoför:Arkaya ilerleyelim beyler lütfen bugün kalabalık yolda kimse kalmasın hadi lütfen
diye anons yapınca ilerlemek için herkes biraz kıpırdadı adını daha bilmediğim kapalı kadın önüme kadar geldi onun tutunması için önümde yer açtım geldi sırtı bana dönük tutundu otobüs ilerlemeye başladı kalabalık olduğu için çok yakındım nerdeyse teninin kokusunu duyabiliyordum harikaydı ve benim yarak uyanmış taş gibi olmuştu bir ara otobüs fren yapınca kasıklarım onun kalçalarına yapıştı taş gibi kalçaları vardı kesin yarağımın sertliğini kalçalarında hissetmiş olmalıydı bu duygular içinde kendisinden özür diledim bana dönüp Önemli değil sizin hatanız değildi derken kadife gibi sesi beni bitirmeye yetmişti işte orda bu kadını sikme isteği bende doruğa ulaşmış her ne olursa olsun onu sikme isteği beynime kazınmıştı.Porno İzle.Akşam yine aynı otobüsteydik durağıma gelmeme rağmen inmedim kalabalıkta uzaktan takip edip indiği durakta bende arka kapıdan indim takibe başladım iki sokak sonra sağa döndü tenha bir yerdi burası yüz metre ileride tek katlı müstakil bir eve girdi birkaç dakika sonra evden bir kadın çıktı gitti biraz daha bekledim sonra evime geri döndüm. Artık evini biliyordum gerisi araştırıp soruşturmaya kalmıştı zaten yarında pazardı. Pazar sabahı adetim değildir ama erkenden kalkıp giyindim yürüyerek o sokağın yakınlarındaki köşedeki markete girdim ufak tefek şeyler aldım kasadaki kızla laflayabilmek için şaka yollu lafa girdim.Ortalık baya tenha nerdeyse kimse yok keşke her gün böyle olsa ne güzel olurdu dedim kız biraz da esnercesine daha tam uyanamamış bir ses tonuyla ve gülerek Nerde abi ya öğleye doğru herkes uyanır kalabalıklaşır burası Pazar curcunasına döner dedi. Ona aldığım şeylerden birkaç bisküvi ile bir adet çikolata ikram ettim kahvaltı niyetine yersin ikramım olsun size kolay değil erkenden gelip çalışmak hele Pazar günü siz kahvaltıda etmemişsinizdir diye takıldım güldü teşekkür etti. Oradan ayrıldım bir sokak sonra adını daha bilmediğim o kadının evinin önünden yavaş yavaş geçtim içeriden bebek sesi geliyordu anlaşılan çocuğu vardı ama bu benim onu sikmeme engel değildi. Dikkat çekmemek için fazla oyalanmadım geçtim gittim evime döndüm. Bu hafta sonu takibimi üç hafta daha yaptım kasiyer kızla aramız iyileşmiş ordan burdan sohbet etmeye başlamıştık artık istediğim bilgiyi alabilirdim lafı o afete getirdim şu ilerdeki sokaktayım bende yanımıza bir komşu taşındı akşam bebek sesinden uyuyamıyorum kim olduğunuda bilmiyorum diye zarf atınca kasiyer kız abi onlar yeni taşındı kocası uluslar arası şoförlük yapıyor bir gittimi epey gelmiyormuş bana da mahalleden bir kadın anlattı kadın işe gittiğinde çocuğuna bakıyormuş kadının adı da cemileydi sanırım daha 22 yaşındaymış 1.5 yaşında da kızı varmış bana bunu anlatan Zehra teyzede çocuğa hayrına bakıyormuş. Kocası çok ilgisiz duyarsız biriymiş eviyle ilgilenmez kadın çalışıp evine bakarmış dedi. Kadının kimsesi de yokmuş buralarda.Ben üzülmüş gibi gerçekten onun için çok üzüldüm zavallı derken içimden oynamak geliyordu nerdeyse orda zıplayıp kasiyere sarılıp teşekkür edecektim bundan güzel haber olamazdı benim için. Ben alacağımı almıştım şimdi cemileyi sikmenin planlarını yapacaktım o kadın kocasız yaraksız kuduruyor olmalıydı ona yardım edecektim onu yarağa doyuracaktım, işime devam ediyor bir taraftanda planlar yapıp bozuyordum bir türlü işin içinden çıkamıyordum. İş yerinde bir gün o kadar dalmışım ki iş arkadaşım kasım kemal hayırdır bu ne hal olum öyle dalmışsınki sikseler fark etmeyeceksin dedi kendime geldim. Kasım 42 yaşında benim gibi bakımlı ama evli benim kankamdı onunla aramızda sırrımız olmaz o bana her şeyini ben ona her şeyimi anlatırdık. Ona olanları olduğu gibi anlattım güldü olum kafaya taktığın bumu bir akşam beraber gider evine girer sabaha kadar sikeriz orospuyu dedi. Heyecanlandım neden olmasındı tamam dedim ama ne zaman yapalım bunu. Kasım biraz durdu iki gün sonra yengen annesinin evine gidecek bir gece kalacak bana başının çaresine bakarsın diyordu ben sana haber veririm dedi konu kapandı. Gerçekten çarşamba sabahı kasımın yüzü gülüyor kemal dostum gözün aydın yengen yarın akşama evde yok yarına hazır ol senin cemileyi sikmeye gidiyoruz dedi. Artık gözümü karartmıştım bu iş olacaktı. Ertesi akşam işten kasımla beraber çıktık otobüse beraber bindik ama ayrı yerlerde duruyorduk o beni takip ediyordu bir sonraki durakta cemile bindi otobüse onu uzaktan takibe aldık gözüme bu gece daha bir çekici görünüyordu başında siyaha yakım mavi bir türban petrol rengine benzer bir renkte altında boydan bir pardösü ayaklarında topuklu ayakkabılar tam bir afetti.uzun bir yolculuktan sonra cemile durağında indi bizde arka kapıdan inip uzaktan izlemeye başladık cemile iki sokak sonra sağa dönüp evine yöneldi biz hala uzaktan takip ediyorduk biliyordum cemile içeri girdikten sonra komşu kadın dışarı çıkacaktı ona görünmemeliydik. Aynen kadın çıktı çıkarken cemile kız ben gidiyorum kızın uyuyo sen yemeğini ye merak etme dedi gitti diş kapıyı kapatmayı unutmuştu ne şanstı ama kimseye görünmeden sokak kapısından ve açık dış kapıdan içeri süzülüp yavaşça kapıyı kapattık. Cemile üzerindekini pardesüyü çıkartmış boydan siyah diz boyu bir elbisesi elbisesinin altında parlak siyah çoraplar bacaklarının güzelliğini daha bir ortaya koyuyordu. Mutfaktan salona geçiyordu tam arkasındaydım kalbim çatlayacak gibi atıyor sesini cemile duyacak diye korkuyordum artık bu işin dönüşü yoktu. Arkasından cemilenin üzerine atıldım kollarımı bedenine dolayıp sıktım cemile neye uğradığını şaşırmış korkudan sanki dili tutulmuş gibi ayakta put gibi kalakalmıştı. Kasım arkamdan geldi cemilenin azgını eliyle hızla kapattı cemilenin gözleri yerinden fırlayacak gibi olmuş korkudan ölmek üzereydi titriyordu. Kendine gelir gibi oldu bağırmak istedi arkasından kulağına sakin ol cemile bebeğim ses çıkartma seni sikip gideceğiz başka bir niyetimiz yok dedim ama beni dinlemeye niyeti yoktu kucağımda debelenmeye çalışıyor bağırmaya yelteniyog boğuk sesler çıkartıyordu. Dediğim gibi daha 22 yaşında tezecik kadındı onu kucağımda tutmakta zorlanmıyordum ama bağırması iyi olmazdı. Kasıma seslendim vur şunun suratına tokatı kendine gelsin küçük orospum dememler kasım cemilenin yüzüne sert bir tokat indirdi cemile kollarımda başı sağa savruldu acıyla inledi başörtüsü biraz bozulmuş tokatın tesiriyle saçlarından bir kısmı ortaya çıkmış ben daha fazla tahrik olmuştum örtünün altında gördüğüm siyah saçlar yüzünden ve muhteşem kokuyordu. Cemileye.Bak içeride çocuğun uyanmasınsesini çıkartma hadi bebeğim sakin ol dedim. Başını tamam dercesine salladı zaten tokatın acısından kendinden geçmişti. Kollarımı açtım cemile yere düşmüş ağzının kenarından kan sızıyordu kasım baya sert vurmuş küçük orospumun dudağını patlatmıştı. Eğildim başörtüsünün kenarıyla dudağından sızan kanı silerken.Bak canım sen rahat ol canını yakmayacağız seni sikip gideceğiz deyince cemile ayaklarıma sarıldı.Abi noolur beni bırakın ben evli çocuklu bir kadınım beni kirletmeyin ne isterseniz yaparım ayağınızın altını öpeyim nolursunuz diye yalvarırken gözyaşlarına burnundan akan sıvılar karışmıştı ben daha çok kudurmuştum.Tamam lan orospu sana ayağımın altını yalatacağım deyip koltuğa oturdum ayakkabımı çoraplarımı çıkardım cemilenin önüne uzattım cemile şaşırmış ne yapacağını bilmez bir vaziyette beklerken kasım cemileyi saçlarıyla karışık başörtüsünden tutup ayaklarımın önüne atıp yala orospu deyince cemile korkuyla ayaklarımın altını yalıyor tükürük gözyaşı ve burnunun sıvıları birbirine karışıyor yüzüne dudaklarına bulaşıyordu cemilenin şimdi parmaklarımı yala dedim cemile ilk defa yaptığı bu şey karşısında şok olmuş ama çaresiz devam etmeye başlamıştı ki daha fazla dayanamadı yere kustu. Kasım odada bulduğu gazeteyi dürüp sopa gibi yapmış cemilenin kalçalarına vuruyor bir taraftan da.Kalk kızım küçük orospum daha benim ayaklarımı yalayacaksın dedi cemile acıyla ve çaresizlikle kasıma döndü onun ayaklarını yalamaya basladı ben cemilenin arkasına geçmiş kalçalarını elbisesinin üstünden okşamaya başlayınca başını kaldırıp bana karşı koymaya kalktı kasım cemileyi başörtüsünden tutup başını yere yapıştırıp yüzüne ayağını koydu.Kıpırdama küçük yosmam devam et deyip öbür ayağının parmağını cemilenin ağzına dayadı cemile karşı koyacak durumda değildi. Karşı koyamıyor ağlıyor ağzında bir ayak anlaşılmaz sesler çıkartıyordu ben arkasından eteğini kaldırdım cemilenin taş gibi bacakları ve kalçaları ortaya çıkmıştı siyah parlak çorapları o beyaz bacaklarının güzelliğine güzellik katıyor beni kudurtuyordu. Kalçalarını oksayarak kasıma.Yaşadık dostum bu genç taze karıyı orospumuz yapalım ne zaman canımız taze am göt çekerse gelir sikeriz dedim. Cemile daha çok korkmuştu kasım cemileye Korkma kızım hiç korkma bak seni sikecek iki erkeğn daha oldu dedi. Ben cemilenin kalçalarının birazını örten dantelli beyaz külotunu ellerimle çıkardım altında yeni ağdalanmış biraz ter kokan şişkin muhteşem bir am vardı bacaklarını ayırıp altına girdim amını yalamak istedim cemile bacaklarını öyle bir sıktı ki canım yandı başımı bacaklarının arasından kurtarıp geri çıktım sonra kalçalarına iki tokat atıp kasıma.Dostum karının başından ayağını kaldır dedim kaldırdı cemileyi sırt üstü yere yatırdım kasıma.Ellerinden sımsıkı tut şu orospunun dedim kasım cemilenin ellerini başının üzerinde yerde birleştirip sımsıkı üstünden bastırdı cemile istesede kaçamazdı benimdi cemilenin bacaklarını zorla ayırdım arasına girdim cemileye.Orospu amını emip yalayıp ıslatacaktım seni daha rahat sikecektim ama sen kaşındın şimdi seni zorla sikeceğim dedim yarağımın kafasını tükürükleyip uzun zamandır sikilmemiş cemilenin amının dudaklarının arasına koyup yukarı aşağı sürtmeye başladım cemile ağlıyor.Yapma ben kapalı bir kadınım Allahtan kork beni kirletme derken yarağımın kafasını cemilenin daracık amının içine milim milim gömmeye başladım cemile acıyla yüzünü buruşturup bağırmaya yeltenince kasım önce öbür eliyşe cemilenin yüzüne bir tokat vurdu sonra yarağını çıkardı cemilenin ağzına verdi cemile şimdi anlamsız sesler çıkartıyor bağıramıyor başörtüsü bozulmuş amında benim yarağım ağzında kasımın yarağı o acıyla kasımın yarağını ısırmaya kalktı kasım cemilenin burnunu sıktırdı cemile ağzını açtı kasım yarağını cemilenin gırtlağına kadar gömmüştü artık cemile nefes bile alamıyordu. Ben yarağımı cemilenin amına sokmaya çalışıyordum ama cemile kendini sıkıyor birde epey sikilmediği için bakire amı gibi daracıktı yarağımı alamıyordu yarağımı çıkardım cemilenin amının dudaklarının üstüne okkalı bir şekilde tükürüp yarağımıda tükürükledikten sonra tekrar yüklendim bu sefer daha kaygan olmuştu orospumun amı zorlada olsa yarıya kadar gömdüğümde cemile garip sesler çıkartıyor ama çaresiz iki yarak arasındaydı yarağımın geri kalanını bir hamlede cemilenin amının derinliklerine oturtmuştum artık cemile altımda acıyla kıvranıyordu ama yarak bir defa oturmuştu dibine kadar. Bu şekilde biraz bekledim cemile elbisesi üzerinde başörtüsü nerdeyse dağilmiş her yerini ter basmış saçları alnına yüzüne yapışmış muhteşem görünüyordu gözüme. Cemilenin amıı yarağıma alışmış biraz daha rahat girip çıkabiliyordum şimdi yavaş yavaş hızlanmaya başlamıştım. Cemilenin amı iyice ıslanmış her vuruşumda memeleri elbisesinin altında zıplıyor kasımda boş durmuyor cemileyi ağzından sikmeye devam ediyordu cemilenin nefes alışları değişmiş içindeki yarağı kabullenmiş bacaklarını biraz daha ayırıp bacaklarını belime dolamış ritme ayak uyduruyordu çok geçmeden cemile kasıldı titreyerek boşalıyordu kendinden geçmiş altımda kıvranıyor tam istediğim gibi alışmıştı artık yaraklara ve sikicilerine cemile zevkle boşalırken kasımda cemilenin ağzının içine boşaltıyordu bütün döllerini cemilenin ağzına akıtıp yutturmuştu cemile uzun zamandır yaraksızlığın hasretini çıkartıyordu şimdi. Amının suları epey gelmiş kasıklarımız her buluştuğunda etrafa sıçrıyor bazen üzerimize yapışıyordu daha fazla dayanamazdım bende cemilenin amının derinliklerine sıcak sıcak boşalırken cemile kasımın serbest bıraktığı ellerini bacaklarıma atmış ritmik olarak beni kendisine doğru asılıyordu ben boşalmaya başlayınca o da kendini bana doğru itip elleriyle beni kendine daha bir bastırıp
Oooooooohhhhhhhhh çok güzel erkeğim boşal içime diye inliyordu ne varsa akıttım cemilenin amının içine. Ben yarağımı cemilenin amından yavasca çıkardım döl ve am suyuna bulanmış yarağım cemilenin amından çıktığında çok güzel bir sesle çıktı cemile elini amının üzerine koyup kapattı bana baktı. Biraz dinlendik cemileyi elinden tutup kaldırdım nede olsa artık ikinci kocası sayılırdım banyoya götürdüm ellerimle soyarken hala abi bitti değimli yapmayacaksınız artık bırakacaksınız bemi değimli diye soruyordu ona banyoya gir ve yıkan dedim girdi az sonra çıkmış daha bir güzel olmuştu sanki. Biz işten doğru geldiğimiz için karnımız açtı cemileye aşkım bize yemek hazırlarmısın dedim tmm dedi çekinerek mutfağa girdi ben kasıma
Bu zilli bir delilik yapmasın ben gidip bakayım dedim kasım Tamam dostum bak gel ben tv izleyeceğim dedi ben mutfağa gidip geldim cemile yemek hazırlamaya devam ediyordu kasım bir cd bulmuş takmış izlemeye başlamıştı iki erkek bir kadını aralarına almış kıyasıya sikiyorlardı biz izlerken cemilede içeri girdi videoyu görünce utandı sanırım evde canı yarak çektiğinde bunu izleyip amına parmak atıyordu başı yerde bize Yemek hazır isterseniz dedi beraber mutfaga girdik yemeği yedik benim aklımda az önce videodaki gibi cemileyi sikmek vardı. Kasım salona gitti ben mutfakta kaldım cemileye yardım ediyordum ama cemile önümde eğilip doğruldukça memeleri bornozdan fırlayıp çıkınca dayanacak gücüm kalmadı cemileyi belinden tutup mutfak tezgahına oturtturdum bacaklarının arasına yerleşip dudaklarına yapıştım o taze dolgun dudakları emiyor arada ısırıyordum dilimi cemilenin azgına sokup dilini bulup onun dilini emiyordum bır elim memelerinde alttan yukarı tutup avuçluyor oksayıp uclarını sıktırıyordum parmaklarımın arasında cemile artık daha rahattı bacaklarını belıme dolamı amını kasıklarıma sürtüyordu dudaklarım cemilenin dudaklarından aşağıya indi boynunu öpücüklere boğarken arada dilimle de yalıyordum nefesim cemilenin teninde sıcak sıcak yankılanıyor cemile kendini bana teslim ediyor gözlerini kapatmış başını geri atmış hafif inliyor elleri saçlarımda başımı okşuyordu dudaklarım kulak memelerine yaklaştığında cemilenin tüyleri diken diken olmuştu titriyordu o güzel kulak memelerini emdim ısırdım elim hala memelerinde cemile titriyor Ooooooooh harika çok güzel durma diyordu kulağıma fısıltıyla dudaklarım aşağıya memelerine indiğimde o portakal büyüklüğünde memelerini sırayla ama bütününü ağzıma alıp emiyor içinde dilimi oynatıp cemileyi kudurtuyordum bir elim yavasca amına inmiş amını okşuyordum cemilenin amının dudakları ıslanmış vıcık vıcık olmuştu boşalması yakındı memelerini acıtana kadar emiyor uçlarını dişliyordum cemile küçük çığlıklar atmaya başlamıştı kasımda duymuş mutfağın kapısından bizi izliyordu. Ben biraz daha aşağıya inip cemilenin bacaklarının arasına yerleştim bacaklarını omzuma alıp amınıı yalamaya basladım cemile dil darbelerime daha fazla dayanamayıp agzıma amının zevk sularını akıtmaya basladığında elini başıma koymus amına bastırıyordu başımı bende dilimi daha derine sokuyordum cemile hırıltıyla rahatlarken basımı amına sımsıkı bastırmıstı cemilenin amının sularını emerek yuttum simdi sıra bendeydi ayağa kalktım cemileyi kucağıma alıp bacaklarını omzuma kaldırdım kollarını boynuma doladı şimdi kucagımdaydı amının dudakalrı karmında ıslak ıslak aşağıya bırakmaya başladım cemileyi yarağımı cemilenin amının dudaklarının arasına elimle yerleştirip bıraktım şimdi cemile yarağımın üstüne kendi ağırlığıyla oturuyor yarağım cemilenin amına milim milim giriyordu kısrağım dudakalrını dudakalrıma yapıştırmış dudakalrımı emiyordu yarağımın kafası cemilenin sıcak nemli amının dudakalrının arasından girmeye amının duvarlarını yara yara ilerlemeye devam ediyordu cemilenin nefes alışları sıklaşmış dudağımı ısırıyordu yarağımın bir kısmı girmişti cemileyi sımsıkı tutup alttan yarağımı amının derinliklerine gömerken cemileyide yarağımın üzerine doğru bırakmıştım cemileden
– Ooooohhhhhh yırttın yine amımı harika dibine kadar yerleşti muhteşem bir yarağın var derken kasımda yanımıza gelmiş arkasından cemilenin memelerini sıktırıyordu kasıma durma ortak sende aramıza katıl dedım ve masadaki tereyağı tabağını gösterdim kasım mesajı almıştı gitti erimeye başlamış tereyağını yarağının her yerine sürdü bir kısmınıda parmaklarına bulayıp cemilenin arkasına geçti yağlı parmağını cemilenin hiç sikilmemiş göt deliğinin etrafını yağlamaya başladığında zevk denizinde yüzen cemlie kendinden geçmiş ordan sikmeyin noolur kocam bile ordan sikmemişti beni diye mırıldanıyor daha fazla birşey yapamıyordu ben alttan her vuruşumda cemilenin memleri zıplıyor bütün bedeni titriyordu ve her vuruşumda yarağım cemilenin rahim azgını zorladığından kısa kısaaay aayy oohh aaay diye sesler çıkartıyordu kasım devam ediyor cemilenin daracık götünün içine yağlı parmağını fazla zorlamadan yavaş yavaş sokmaya başlamıştı cemilenin gözleri kayıyor sadece.yapma lütfen diyebiliyordu kasım cemilenin götüne iki parmağınıda sokunca cemile kendini yukarı çekmeye çalışsada kaçamamış ikinci parmakta götüne zorlada olsa girmiş cemile ter içinde kalmıstı kasıma hadı dostum artık fazla bekletme dedim kasım parmaklarını çekti ben yavasladım kasım yarağının kafasını cemilenin götünün deliğine dayadı ben de cemileyi biraz aşağın indirdim kucağımdan kasımn yarağını daha rahat alabilsin diye kasım bir iki zorlama sonunda yarağını cemilenin götüne sokmuş cemile acıyla aramızda kıvranıyorgötümü yırttın erkeğim parçaladın yanıyor götümün her yeri diye inliyordu ama almıstı artık içine kasımla beraber bir ritm tuturduk aynı anda girip çıkıyorduk cemile ter içinde kalmış acı ve zevkle aramızda nefes alış verişleri tamamen düzensiz ve daha sık olmaya başlamıştı çok geçmeden cemile aramızda ikinci orgazmını yaşarken kasımla kollarımızı birbirine kenetlemiş cemileyi aramızda sımsıkı tutyorduk cemile bayılacak haldeydı ama bizim durmaya niyetimiz yoktu daha hızlı gidip gelmeye cemileyi alttan alttan parçalarcasına sikiyorduk cemilede hayatında ilk defa böyle şiddetli ardı arkası kesilmeyen bir şekilde sikilmenin tadını almış zevkten kollarımızda bayılmak üzereydi ilk ben geldim bu sefer cemilenin amını döllerken kasımda cemilenin götünü dölleriyle doldurmuştu ve üçümüz mutfağın ortasında bayılır gibi uzandık ama aklımız daha sikişteydi çünkü ne kaşar bayan nede biz hayatımızda böyle bir sikiş yaşamamıştık.Porno sikşileri